Beni boş ver

Hasret mi sarıyor tekrar bedenimi, 
Yoksa hiç mi kaybolmadı içimdeki alevler?
Neden can çekişir gibi titriyorum hayata?
Neden uzaklarda uçuyor senden haber getiren kuşlar?
Neden gecelerim uzun gelen sabahlara uzanıyor, 
Her şey bir sonda birleşiyor?
Korkuyorum demiştim ya hani sana?
Yanmaktan değildi ki korkum
Küllerimi toplayamamaktan... 
Sahi, sen sensizliğin kaç renk olduğunu bilir misin? 
Bilir misin kendine başlayıp kendinde biten geceleri?
Yaşadının mı hiç sabahı zor olanlarını? 
Geçmeyen saatlere eşlik eden şarkıları?
Zemheride sensizliğin buz tutmuş rengini?
Sevdanla yüreği donmuş bir bedenin 
Kendini kaç kez kefenlendiğini? 
Kaç kere ölür insan? 
Kaç kere yeniden doğar küllerinden? 
Aşk diye kaç kere geçer acıların çölünden?
Sahi, sen "Sevdaca" yı bilir misin? 
Ya "Hasretçe" yi?
Bilemezsin değil mi...!
Çünkü sen hiçbir zaman bir uçurtmanın kuyruğuna takılmış mutluluklardan medet ummadın...
Dermanını kağıt parçalarında aramadın... 
Acıları hissetmedin ellerinde... 
Yine mi sustuğun yerde,
Yangınların tam da ortasında bırakıyorsun beni?!  
Yoluna devam et...!
Ben mi? 
Beni boş ver... 
Sen bende değil ama galiba ben sende geçiciyim...