30 Temmuz 2016 Cumartesi

Bu Gece Son Kez...!

Bir Volkan Yanıyor İçimde...
Yağmurlar Yağıyor Gönül Bahçeme...
Deli Bir Fırtına Var Havada... 
Ortalık Toz Duman...
Yapraklar Uçuyor...
Yağmur Damlaları Yüzünü Dövüyor İnsanın...
Titriyor Ellerim, Titriyor Tenim... 
Nasılda İstiyorum Sıcaklığını...
Işıklar Söndüğünde Karanlıkta Kalırsın Ya?
İşte O An Düşüyor Suretin Gözüme... 
Görünen Herşey Sen Oluyorsun... 
Bir Garip Ateş Düşüyor İçime... 
Titriyorum Sanki Zehmeride Donmuş Gibi...
Dokunsan Yanacak Gibiyim...!
Bu Gece Son Kez Gözlerine Bakmak İstiyorum... 
Aşk'ı Dinlemek Gözlerinden Ve Gözlerinde Dinlenmek İstiyorum... 
Kana Kana Seni İçmek, Yüreğimi Sana Açmak İstiyorum... 
Çaresizliğimi Hissettirmeden Son Kez Sana Doymak, Bu Gece Son Kez Ellerini Tutmak İstiyorum.... 
Tuttuğumda Kaybolmadığını Görmek... 
Ellerinde Yanmak Alev Alev... 
Ellerinde Kaybolmak Ve Yeniden Hayat Bulmak... 
Heyecandan Titrediğimi Hissettirmeden Son Kez Bu Gece Ellerini Tutmak İstiyorum.... 
Bu Gece Son Kez Seninle Olmak İstiyorum... 
Tüm İmkansızlıkları Unutarak Zaman ve Mekanın Ötesinde... 
Yaşanabilecek Tek Yerde, Sende Yaşamak İstiyorum  Son Kez Aşk'ı... 
Gideceğimden Korktuğumu Hissettirmeden Bu Gece Son Kez Seninle Olmak İstiyorum... 
Son Kez Sana Doymak İstiyorum Bu Gece...
Sineme Sokul Usul Usul...
Hisset Bedenimin Sessiz Çığlıklarını...
Bağrıma Sokul Usul Usul...
Akıp Gidelim Gecelerin Sınırsız Koynuna...!

Uykusuz Kalsada Kelimelerim... 
Daha Çok Sessizleşsede Gece...
Kaybolup Gitsemde İçinde... 
Gitmeler Uğuldarken Gönlümün Dar Sokaklarında... 
Sen Iraklardan Iraklaşırken Bana...
Söylenmemiş Sözler Adına Son Bir Mektup Yazmak İstedim Sana... 
Avazım Çıktığı Kadar Yüreğimin Serçe Kanadında Kanayan Yarayı Yazmak İstedim...
Ama Tek Bir Cümleden Başka Şey  Düşmedi Aklıma... 
Seni Çok Seviyorum!

Verdiğim Rahatsızlıktan Dolayı Özür Dilerim...

Ne Zaman Seni Düşünsem,
Sana Tutsak Prangalarda Bir Aşk'a Bürünüyor Bedenim...
Uzak Bir Ülkenin Zindanlarında Mahkumum,
Suskunluğun Kadar Yalnız...
Çığlık Çığlığa Titriyor Nefesim...
Bu Kaçıncı Düşüyorsun Gözlerimden?
Bu Kaçıncı Yenik Düşüyorum Sensizliğine?
Hangi Şiiri Kaldırsam Sen Çıkıyorsun İçinden,
Ve Hangi Şaire Sorsam Kırıyor Kalemi...
İçime Yürüyor Bu Amansız Sızı,
Ve Seni Kanıyor Bu Yara...

Şehrine Geldiğimde Mevsim Sonbahardı...
Solmak Üzereydi Şehrinin Sokakları,
Kırık Dökük Mısralar Peşindeydi...
Şimdi Yine Sana Gelsem;
Yağmur Olsam Sevda Ülkesinden Gelen Bulutlarda,
Damla Damla Düşsem Yüreğinin Yangın Yerine…
Ne Varsa İçimde Bir Bir Dökülse,
Bozulsa Suskunluğum...
Cümlelerim Noktasız Çözülse Dilimden...
Sarılsam,,
İçime Çeksem Özlediğim Kokunu...
Ürkek Gözlerle Baksam Sana, 
Ve Titreyen Dudaklarımla Desem ki;
"Başaramadım Sensizliği, Başaramadım İşte"...
Ve Sen Şiirler Söylesen,
Bahara Dair Umutlar Sürgün Verse...
Düşüverse İki Damla Yaş Gözlerimden,
Yangın Yerine Dönse Bu Şehir...
Dokunsan Gözlerime,
Ellerin Değse Yüreğime,
Kor Ateş Gibi Düşse Sevdan İçime...
Gelsem Diyorum...
Terkedip Bu Şehri, 
Senli Bir Düşe Doğru Düşsem Yollara,
Sana Dair Hayaller Kursam...
Kulaklarımda Sesin,
Senli Bir Sabaha Senin Şehrinde Uyansam Diyorum...
Kaldırımlarda Ayak İzlerini Arasam,
Sokaklarda Kokunu...

Bir Gün Diyorum;Terkedip Bu Şehri,
Mısralarımla, 
Yüreğimde Sana Biriktirdiğim Hasretim Avuçlarımda,
Yüzümde Senli Bir Gülümsemeyle,
Gözlerimde Uykusuz Gecelere İnat Yorgun Bir Şiirle,
Düşlerden Çıkıp
Bahara Dair Umutlarla
Geleceğim Diyorum Senin Şehrine…

Ama Biliyorum; Şehrine Geldiğimde Duracak Ayaklarım,
Kalacağım Öylece... 
Ve Biliyorum;
Suskunluğuma Yeni Cümleler Ekleyerek,
Şehrinin Kokusunu Sen Diye İçime Çekerek,
Geldiğim Gibi Gideceğim Sessizce...

Oysa Ne Çok Şey Biriktirmiştim...
Her Şeyi Söyleyip Kurtulacaktım...
Döküp İçimi Rahatlayacaktım…
Önce Ne Çok Sevdiğimi Söyleyecektim,
Her Gece Adın Dilimde Senli Düşlere Uyuduğumu,
Ve Her Sabah Sana Uyandığımı Anlatacaktım...
Neden Dalıp Dalıp Gittiğimi Söyleyecektim...
Bir Ses Ver,
Ve Bir Yol Göster…
Görmüyor musun...!
Hangi Gölgenin Peşine Düşsem Çıkmaz Sokak,
Hangi Rüzgarda Savrulsam Yalnızlık…
Beni Şehrinin Sokaklarında Kaybetme,
Sensizliğin Ayazında Titretme...
Senli Bir Şehrin Sensiz Sabahına Uyandırma...
Kokun Düşmüş Sokaklarda Yalnız Başıma Yürütme...
Kaldırımlarda Ayak İzlerini Aratma...
Bir Adım Ötedesin Biliyorum,
Uzatsam Elimi Dokunacak Kadar Yakın,
Ve Bir Düş Gibi Uzak…
Kaybettirme Bana Kalemimdeki Son Mısraları...
O Gün Diyorum,
Bul Beni Kaybolduğum Şehrinin Sokaklarında…!

Çok Seneler Geçti Ama Unutmadım Hala...
Şimdi Tekrar Gözlerinin İçine Bakmak İstiyorum,
Daha Duygulu, 
Aşkla...
Bir Daha Ne Zaman Görürüm Seni, 
Büyük İhtimal de Göremem... 
Gözyaşlarım Var Gözlerimin Bebeklerinde
Ve Ciğerlerime Doldurduğum Kokun... 
Bir Müddet Götürür Bunlar Beni,
Sonrası Allah Kerim...
Sonra Ne Yaparım Bilmem... 
Bir Kere Öldürdün Zaten, 
Bir Kere Daha Öldürsen de Gam Yemem...
Gülüşünü Özledim Be Adam...
Bakışını...
Duruşunu... 
Kokunu Özledim... 
Seninle Bir Bardak Çay,
Bir Fincan Kahve İçmeyi Özledim Be Adam...
Sözcüklerini...
Sesini...
Seni...
Ben Seni Çok Özledim Be Adam...
______________________

Çok Yorgunum, 
Çokça Uykusuz…
Ayazdı Gece, 
Üşüdüm…
Tutarsın Elimden,
Bir Nefes Isıtırsın Dedim,
Nasılsın Dersin,
Hal Hatır Sorarsın Dedim…
Belki Koyarım Başımı Omzuna,
Belki Bir Satır Şiirle Alırsın Yorgunluğumu Dedim,
Biliyorum
Uzaktı Yolun,
Vakitsizdi Gece,
Yine de Bekledim,
Gelmedin…
Yoksun Ya?
Her Yanım Zemheri,
Ayaz Her Yanım...
Yoksun Ya?
Karanlık Her Yanım
Her Yanım Zindan…
Sebebi Sensin Kendime Uzak Saatlerin,
Kırılmış Kalemin Günahı Sen,
Ve Uykusuz Gecelerimin Sebebi Sen…
Sensin Durup Durup İç Çekişimin Sebebi,
Ve Yüreğimde Büyüyen Bu Yangının Alevi...
Kelepçem Sensin,
Zindanım Sen...
______________________________

Gururu Kırılan İnsanın Çektiği Acı Kadar, 
Yaşadığı Duygular Kadar Kötü Hislerden Daha Kötüsüne Henüz Rastlamış Değilim... 
Gururunun Kırılması... 
Seni Çıkmaza Sokan Şeyler... 
Cevapsız Kalmak... 
Bunlar Zor Hisler... 
Bunları Bir İnsana Yaşatan Kişinin Hali Ne Kadar da Acı...

İnsanlar Hakkında Çok Erken Karar Veriyorsun, 
Yapma... !
Onların Her Halini Görmediğin, 
Ve Onlarla Birlikte, 
Ya da Onlara Karşı Mücadele Etmedikçe Onları Asla Tanıyamazsın, 
Aldanma...!
Kimseden Üstün Değilsin, 
Üstün Olduğunu Sandığın Yanların Yanılgı... 
Sahte Mütevazıcılık Oyunları... 
Oynama...!
Sevgiden Maraz Doğar mı? 
Doğarsa Kimlere, 
Doğmazsa Kimlere?
Neler Kalmalı, 
Neler Atılmalı, 
Verilmeli? 
Hak Etmeyene ve Senin Gibi Tüketmeyene İsraf Etme Sevgini,
Zamanını,
Ve En Önemlisi Kendine Olan Saygını...
Kendi Sınırların 
Ve Çevrene Yansıttığın Tutarlı Prensiplerin Olsun ki; 
Başkaları Senin Çizgini Geçip Seni Yoramasın...
Hayatta Bir İnsanı Kırmak Senin İçin Kolay Olmasın... 
Çünkü Kimsenin Bir Dakika Sonrası İçin Bile Senedi Yok, 
İyi Seç Kelimeleri... 
Kendini, 
Öfkeni İyi Kontrol Et... 
Unutma; Nefret Etmek Kolaydır. 
Kibar ve Düşünceli Olmak Güç İster...
Bir Gün Çok Seversen Gözlerini Açık Tutmayı Bil... 
Sen Ne Kadar Seviliyorsun Onu Gör... 
Sana Bile Bile Zarar Veren, 
Sadece Senden Bir Şeyler Bekleyip Öylece Duran, 
Ve Emek Adına, 
Sevgi Adına Bir Eylemde Bulunmayan İnsan Sevilmeye Değmez... 
Çok Seviyorsan Gidemezsin de Yanından, 
Ama Mutlaka Sevgini Tüketecek Günün Birinde... 
Unutma; Hiç Kimse ve Hiç Bir Şey Vazgeçilmez Değildir, 
Böyle Olduğunu Sanan da Senin İçin Doğru İnsan Değildir; 
Her Şey Biter Unutma, 
Ve Sen Kurduğun Her Düş İçin Düşlerinden Düşersin... 
Asla Vazgeçilmez Olmadığını Aklından Çıkarma, 
Çünkü Kimse Vazgeçilmez Değildir...

Ben Kendi Eksikliklerimle Yaşamak Zorundaydım..
Hiç Bir Zaman Tamamlanamayacağım, Anlıyorum...
Her Şey Eksik Bende, 
Ve Senin Bunu Tamamlamaya Gücün Olduğunu Sanmıyorum...
Ben Aslında Hiçbir Şeyim...
Hiçbir Şey Olamamışım...
Her Şey Benim Eksikliğim...
Diyecek Bir Şeyim Yok,
Özür Dilerim...
Seni Kendi Mutsuzluğuma Çektiğim İçin...
Sana Gösterdiğim İlgiyi Başkasına Gösterseydim, 
O Şimdiye Kadar Beni Başının Tacı Yapardı,
Ama Sen Kabuğuna Çekilmeyi Tercih Ettin... 
Verdiğim Rahatsızlıktan Dolayı Özür Dilerim...
Neyse, 
Çok Uzatmaya Gerek Yok... 
Olur Ya Aklına Gelirsem Bir Gün Her Şeyim Aynı,
Bir Telefonun Yeterli Olacaktır... 
Görüşemezsek de Hakkım Benden Yana Sana Helaldir, 
Umarım Sen de Bana Helal Edersin...




29 Temmuz 2016 Cuma

Yokluk Gibi Bir Şey!

Şiirlerimin Vazgeçilmezi Olan Hüzün Vazgeçmedi Benden Bir Kez Daha!
Yine Ayrılık Vurdu Tüm Gemilerimi Uğurladığım Limanıma!
Her Şeyden Vazgeçmiş, Her Şeyi Herkesi Hayatından Gözünü Bile Kırpmadan, Arkasına Bile Bakmadan Uğurlayan Ben Yine Kaldım Yalnızlığımla...

Hani Çok Acı Çekersin... 
Kanın Çekiliyor Gibi Hisseder Kan Kayıplarında Tükenirsin...
Anlatamazsın Ama Yaşarsın...
Hatta Yaşadıklarına Kendin de Şaşarsın...
Susarsın Susarsın!
Konuşmak Gelir İçinden Yine Susarsın...
Susmak Gelir Duramazsın... 
Konuşacak Takatinde Yoktur Artık Ama Konuşmalısın...
Sessizliğin Kurşun Darbesi Küçük Görünse de Girişi Çıktığı Yerde Bir Çağı Parçalarsın... 
Susmalarından Kaçılır... 
Kaçılmalıdır...
Çünkü Bacandan Sevda Tüter İçinde Yangın Sönmesiz Başlamıştır... 
Dudakların Kopkoyu... 
Yanakların Nar Gibi... 
Ellerin Alevli... 
Gözlerin Nemli... 
Adres Çıkmaz Sokak!

Yine Yenik Düştüğüm Bir İki Mısra Ellerimde... 
Hasretler Haddim Olmayan Özlemler Kanatıyor...
Gelsem Diyorum Ellerine Koşsam Gelsem...
Sevsem Diyorum Umursamazcasına Sevsem... 
Sevsem Diyorum Sevemiyorum Özgürce... 
Sevdalarım Hep Bir Yasağa Mahküm...
Gölgeler Hareler Gibi Kararır Yarınlarıma... 
Sevsem Diyemiyorum Sevmesem de... 
Sevmeler Hep Boğazıma Düğümleniyor.... 
Gelemiyorum Gelmek İstesem de...
Dağlar Misali Duygularım Yenik Düşüyor Yağmur Misali Yağan Gözyaşlarıma... 
Ağlamak Diyorum Bazen Ya da Gülmek... 
Karar Veremiyorum... 
Gülsem de Ağlıyorum... 
Ağlasam da Kanıyorum...
Geceler Boyu Düşlerimde Bin Kez Sana Geliyor, Bin Kez Sessizliğe Dönüyorum... 
Seninle Seni Yaşamak Varken Yokluğunu Yaşıyorum Çaresiz...
"Keşkeler" Yasak Bize "Ama lar" Yasak... 
Öyle Çok "Keşke" lerim Var ki Sanki Söyleyecek... 
Öyle Çok"Ama"larım Var ki Arkasına Sığındığım... 
Dilimin Ucuna Gelipte Öyle Çok Şey Var ki Söyleyemediğim...
Bir Gün Gelecek Yeşereceğim Gönül Bahçende... 
Her Gün Bir Çiçek Olup, Her Gün Ayrı Ayrı Bir Renge Bürüneceğim... 
İşte O Zaman Söyleyeceğim Sana Dilimin Ucuna Düşenleri...

Tepkiliyim Ruhumu Bunca Yalnızlığa Sürükleyen Gördüklerime, Biriktirdiklerime Karşı!
Suskunum... 
Islak Yağmurlu Karışımlarda Çöl İklimine Dönüşüyor Aklım... 
Ellerimde Gözlerimde Birikmiş Bütün Kalabalık Ortamlardan Toplanmış Eşsiz Bir Yalnızlık Senfonisi Şimdilerde... 
Yokluk Gibi Bir Şey!

Ne Zaman Konuşmalı İnsan, Ya da Ne Zaman Susmalı? 
Veya Ne Zaman Haykırmalı?
Kaç Kucak Boşluğa Dayanabildi? 
Kaç Yürek Gerçek Gözyaşı Döktü?
Nerdeyiz Biz?
Sevdaların Ortasında mı Yoksa Sevdasızlıkların Zamansızlıklarında mı?
Bitirtmeli miyiz Umutları? 
Terketmelimiyiz Yüreklerimizi?
Kapanıp Kapılar Arkasına, Görmezden mi Gelmeliyiz?
Mutluluk Bu mu, Böyle mi Yaşamalıyız?
Yaşanan "An" Diye Bir Türkü Tutturmuşuz İşte!
Peki Var mı Sizce O Türküye Gönül Gözüyle Eşlik Edip "An"ı "Anlayan!?

Bak Gördün mü Sevgili!? 
Akılda Sen, Yürekte Acı Olunca Ne Kalem Rahat Duruyor Ne Sayfa... 
Aşk'ı Doğurdular Yine!
Soğuk Rüzgarların Sinsi Gecelerinde, Devrik Cümlelere Sarınıp Yatarsın Beyaz Sayfalar Üzerinde...
Fakat Gel Gör ki Vefasızdır Bu Sayfalar... 
Ne Onlar Anlar Seni, Ne de Hayat!
Yazarsın Yılları Yalnızlığına Tutsak Sayfalara...
Bir Rüzgar Eser Bir Yerden Kaybolup Gidersin...
Zamanın Çaldığı Gibi Seni Alıp Götürür Benliğini Kelimelerden... 
Kalırsın Yine Yoldaşın Sefalet İle...!
Zaman Akmaya Devam Eder, Sen Hala Yazarsın, Donmuş Parmaklarınla... 
Kim bilir Kaç Tane Mum Alevi Tükenmiştir Bu Sinsi Gecelerde?
Kimbilir Daha Kaç Işık Söndüreceksin Yazdığın Hayatın Göz Yaşlarıyla?
Belki Yağmur Olup Yağacak İnsanların Düşlerine Kelimeler...
Kim Bilecek?
Beslediğin Cümlelerin Bir Bir Kaçıp Gidecek Dizelerinden, Yine Ağlayacaksın!
Yaşlanıp Gideceksin İşte Kendi Cümlelerinin İçinde... 
Ve Bir Gün Öleceksin... 
İşte O Gün Tamamen Senin Olacak Yazdığın Son Cümle! 

Benim Yalnızlığım Sende Hep Kalabalık Kalacak... 
Ben Yokluk Kararını Çok Oldu Verdim Birşeylerin... 
Kızıl Akşamlara Kalemimi Kıralı Uzun Zaman Oldu...
İçimde Birikenin Ne Olduğunu Görmen Çok Zor... 
Gelmedim... 
Gülümsemedim Say!
Yazmadım... 
Dökmedim Ruhumdaki Uzaklar Hevesimi Dizeler Yoluyla Ruhuna... 
Üflemedim En Bilinmedik İklimleri Tenine... 
Dalıp Dalıp Gitmedim Hiç Bir Su Birikintisine... 
An’lık Şiirler Dokumadım Say Sayfalara!

21 Temmuz 2016 Perşembe

Geçecek Gönlüm Geçecek...

Onda Bir Şey Vardı  Değil mi Gönlüm?
Çeken, 
İsteten, 
Özleten, 
Titreten Bir Şey...
Eli, 
Kolu,
Ayağı Bağlı Bir Bahardı Değil mi?
Biliyorum Gönlüm Sonun Sonsuzluğundasın,
Sonsuzluğun İçinde ki Son da...
Biliyorum Ağlıyorsun...
"Ne Zaman Bitecek Ona Ödediğim Bedeller? 
Ne Zaman Azad Edecek Beni?" Diyorsun...
Yorma Artık Beni Yüreğim,
Görmüyor musun Onsuzken Çok Ayazda Kaldım, 
Üşüdüm, 
Üşüttüm, 
Öksürdüm, 
Ciğerlerimden O Döküldü... 
Adeta Parça Parça Söküldü...! 
Kapadım Ağzımı Avuçlarıma Bulaştı...
Göğsüm Acıdı, 
Kalbim Göğsüme,
O İçime Sığmadı...
Kazımak,
Söküp Atmak İstedim,
Yapamadım, 
Olmadı, 
Kokusu Kaldı Ciğerlerimde... 
Günler Geçtikçe Büyüdü İçimde, 
Büyüdü Benimle... 
Ben Yine Kendime Dikkat Etmediğim Bir Zamanda Öksürük Nöbetleri Geçireceğim, 
İçim Kanayacak, 
Avuçlarıma Dökülecek, 
Dokunacak Yine Ellerime,
Ama Asla Bilmeyecek Vücudumda, 
Parmak Uçlarımda,
En Ücra Yerlerimde Dolaşıp Durduğunu... 
Her Öksürükte Ciğerlerimden Avuçlarıma Damladığını...
Anla Be Gönlüm,
Biz Artık Onunla Aynı Gecelerin Farklı İnsanlarıyız...
Aynı Gökyüzünde,
Aynı Gökkuşağındayız, 
Ama Farklı Renklerdeyiz...
Anla Be Gönlüm,
Artık Hayalleri Var O Eridiğim Dudakların...
Ve O Hayallerde Artık Kalbimi Eritmiyor,
Sadece Tüketiyor,
Bitiriyor...
Yeter Be Gönlüm,
O Öpecek de Geçecek Diye Düşünüp Kanatma Artık Yaralarımı; 
Çünkü O Hep Başka Yaralar Sarmaya Gidecek...
Geçecek Gönlüm,
Geçecek... 
Bu Günlerde Geçecek Göreceksin... 
Onsuz Günler de Gelecek... 
Onsuz Rüyalar da Göreceksin,
Onsuz Hayaller de Kuracaksın... 
Gün Gelecek İçinde Onun Geçmediği Şarkılar da Dinleyeceksin,
Ondan Bahsetmediğin Şiirler de Yazacaksın...
Geçecek Gönlüm,
Geçecek...
Göreceksin...!





17 Temmuz 2016 Pazar

Hoşgeldin Benim Derdim, Hoşgeldin...!

Sorular;

İyimisiniz?

Hep Yanlış Sorular Sordular Bana, 
"Nasılsın?" Diye Sordular Mesela...
İyi Olmadığımı Bile Bile Cevap Veremedim,
Dokunsan Ağlayacak Gibiyim Diyemedim İşte... 

Düşüncelerim Çok Hızlı... 
Kalbim Uyum Sağlayamıyor Buna... 
Çığlık Çığlığa Bağırasım da Yok... 

Hani Bazı Hüzünler Vardır, 
Yalnızlık Gibi Paylaşılmaz, 
Anlatılamaz da,
Sadece Yaşanır İçte... 
Zaten Bir Yalnızı da Kim Anlayabilir ki, 
O An Yalnız Olandan Başka?
Beni de Kim Anlayabilirdi ki Benim Gibi, 
Paylaşılmaz Bir Hüznü Yaşayanlardan Başka...

Hani Yalnız Başına Anlamlarını Bilmeden Dinleyip 
Sevdiğimiz Şarkılar Var Ya?
İşte Ben de Öyleyim... 
Islanıyor Gözlerim...

Belki de gururunuza yediremiyorsunuz onu hala sevdiğinizi  ona söylemeyi. ondan bıraktınız yazmayı.

Çok Sevdiğim Bir Huyum Var Benim... 
Sitemlerim Sevgimdendir...
Çaresiz Hissettikçe Kendimi Sitemlerim de Yavaş Yavaş Biter...
Vefam Kuvvetli Olduğu İçin Karşımdaki Beni Azar Azar 
Yitirdiğini Bu Yüzden Pek Anlamaz...
Vazgeçmek Sadece Çaresizliğin Son Halidir...
Ben Hiç Vazgeçmedim,
Yapamadım...
Sesi Kulağımda,
Kokusu Burnumda Uyandım Her Sabah,
Duymasa da Günaydın Dedim Canım Yana Yana...
O Hayatımda Yokken Daha Çok Sevmemin Sebebi Ne Bilmiyorum...
Sadece Onu Tanıdığım,
Nefesini Hissettiğim, 
Sesini Duyabildiğim İçin Şükrediyorum...
Bu Yaptığım Gururumdan Değil...
Ben Artık Ne Onunla Bir Hayat İstiyorum, 
Ne de Onun Olmadığın Zamanı Yaşamak...
En Azından Yanımda Olmasa Bile Aklımda Olmasını İstiyorum...
Ben Onu Sevmekten Değil, Ona Kendimi İfade Edememekten Yoruldum...! 
Ve Vazgeçtim...
Ondan Değil,
Onu Sevmekten Hiç Değil, 
Bir Şeyler İstemekten, 
Mutluluğu Beklemekten Vazgeçtim...

O Bütün Düşmanlarımı Sevindiren Sebebim Oldu... 
Ben, Artık Bir Hiç Kadınım,
Benden Hiç Kimseye Fayda Gelmez, 
Ne de Yar Olurum Bundan Sonra Başka Adama...
Çünkü O Beni Benden Aldı Gitti,
Farkında Değildi....
Ömrümde, 
Hayatımda Hiç Böyle Bir Acı Çekmedim...
Hiç Kimsenin Ardından Böyle Dağılmadım...
Kendimden Yabancı Düştüğüm Olmuştu, 
Ama Aynaya Bakıp da Kendimi Tanıyamadığım Hiç Olmamıştı Daha Önce...
Bunun Adı Aşktı,
Sevgiydi,
Ve de Gerçekti, 
Kalıcıydı...
Bitmeye Mahkum Bir Heves Hiç Değildi...
Ben Ondan Sonra
Aşık Olabilme Yetimle Birlikte 
O Sözcüğün Anlamını da Kaybettim...
O Beni, Ben Olmaktan Çıkardı...
Onunla Birlikte, Her Şeyi Ben Onda Kaybettim...

Onu İstedim Ömrüme...
En Çokta Güven İstedim...
Yalansız, 
Şüphesiz...
Her Ağladığımda Omuzlarına Yaslanmak
İçime İçini Dokundurmak İstedim...
Gözyaşlarımı Gözleriyle Silmesini,
Kalbime Sözleriyle Dokunmasını İstedim...
Aşkın Pençesine Düşmek Neymiş, 
Sıtmalanmış Gibi Titrerken Gecenin Üçünde, 
Beşinde Onu Düşünmek, 
Aşk Denen Hastalığa Düşmek, 
Alev Alev Yanmak Neymiş Ben Onunla Öğrendim...
Hayaliyle Bile Çarpan Kalbimin Sesini Bastırmayı,
Ağlarken Gülmeyi, 
Gönülle Mantığın, 
Arzuyla Istırabın Arasında Kalmayı, 
Sevdayla Hasretin Adını Ben Onda Öğrendim...
Onunla Tattım Bu Derdi...

Bazen Hayatta Kolay Sandığımız Hiç Bir Şey Kolay Olmuyor...
Bazen Mutlu Oluruz Sanıyoruz,
Ama Olamıyoruz...
Bazen Aşk Acısı Geçer, 
Nedir ki Diyoruz. 
Öyle Olmuyor...
Çevremde Bir Sürü İnsan Var Diyoruz,
Ama Sonra,
Kimsenin Onun Gibi Sarılamayacağı Aklımıza Geliyor, 
Kimsenin Onun Gibi Kokmayacağı...

Kendi Masalımı Dinleyecek, 
Ve Anlayacak Kadar Öğrendim Sessizliği...
Artık Bir Şeyler Anlatma Vakti Gelmiş, 
Ama Sessizce...!
Söylesem de Eskisi Gibi Olmayacağını Bildiğimdendir Belki... 
İçimde Bir Şeyler Kırıldı Bir Kere. 
İçimdeki Çocuk Öldü... 
Ona Artık Bir Şey Demiyorum...
Söyleyecek Çok Şeyim Varken Susuyorum... 
Söyleyince Hiçbir Şeyin Değişmeyeceğini Bildiğim İçin Zaten Söylemiyorum...
Uzun Lafın Kısası Anlamam Gerekeni Anladım Yani Ben...

Benden Buraya Kadar... 
Ben Soğuğundan Titrerken, 
Onu Isıtmaya Çalışmaktan Yoruldum...
Çünkü Olamayan Ben Değildim Oydu...
Olmayacaktı Biliyordum... 
Ve Onu Suçlamıyorum...
Sadece Ona Kendisinin Benim İçin Önemli Olduğunu Hissettirmek İstemiştim...
Artık Anlayabiliyorum...
O Seven Bir Kadına Değer Veren Roman Kahramanlarından Biri Değilmiş...


Yazılarınızı yazarken ağlar mısınız?

Beceremiyoruz İşte...
''Beni Bekleme'' Demesine Rağmen,
Onun Hayatının Kıyısında Dolaşmayı,
Size Sürgülediği Kapıları Zorlamamayı...
Bize Değer Verdiğini ve Saygı Duyduğunu Biliyoruz,
Ama Yetmiyor...
Daha Fazlasına İhtiyaç Duyduğumuz İçin Utanıyor, 
Kendimize Öfkeleniyor, 
Kendimizi Ayıplıyoruz...
İçimizin Titremesine 
Ya da Çoğu Zaman Burkulmasına Mani Olamıyoruz...

Şimdi Sayfalarca Yazsam,
Anlatmaya Kalksam Anlar mısınız Yokluğunun Hayatımı Cehenneme Çevirip, 
Cenneti Unutturduğunu? 
Gökyüzüne Bakarken,
Gözümün Takılı Kaldığı Bir Yıldıza Dert Yanan Birilerinin Var Olduğunu? 
Ya da, Ellerini Kendi Yaşamını Unutup,
Yaşamı İçin Göğe Kaldıran Birini? 
Düşünebilir misiniz? 
Aklınız Alır mı Bunu?
Gittikten Sonra Bir İnsan Neler Kaybedebilir Hiç Düşündünüz mü?
Hiç Düşündünüz mü Onu Düşüneni? 
Düşlerinde Yaşayıp, 
Günlerinde Kaybedeni?
Bilinen Şeylerin Cevabını Aramak,
İnsanoğlunun En Çok Düştüğü Çukur Olsa Gerek...
Öyle ki Her Defasında Aynı Yoldan,
Aynı Hatalarla Yürümek Sadece Biz İnsanlara Ait Bir Meziyet Gibi...
Bir İnsanın Renklerden Öte Görebileceği En Güzel Şey Kendisine Bakan Bir Çift Gözde Okuyabildiği Mutluluktur...
Aslında Her İlişki Böyle Başlar...
Benimki de Böyle Başlamıştı...
Gözlerine Baktım Bir Gün ve Mutluluk Gördüm...
Belki de Her İnsanın Kendine Söylediği En Kolay Yalandı Bu...

Sıklıkla Aklıma Geliyor ve Ben Ağlıyorum...
İnsan Duyguları Çok Güçlü Olunca mı Ağlar Sadece, 
Yoksa Yitirdiği Şeylerin Arkasından mıdır Bu Ağıt? 
Cevabım Yok...
Ona Dair Tüm Cevaplarımı Yitirdim...
Çünkü Söz Konusu "O" Olunca Adaletli Davranamıyorum... 

Tabirlerin Korkularla Yüzleştiği Anlamsız Rüyalarda Yüklediğim Anlamların, 
Anlam Bütünlüğünü Kaybettiği Cümlelerde, 
Benliğimin Soğuk Düşlerde Kaybolması Gibi Bir Şeydi Onu Sevmek... 
Her Gece Gördüğüm, 
Ama Asla Bana Ait Olmayan Bir Düş Gibiydi...
Her Sabah Uyandığım, 
Ama Asla Yaşayamadığım Gün Gibi...
Derin Derin İçime Çektiğim, 
Ama İçimde Tutamadığım Nefes Gibi...
Konuşmayı İsterdim Onunla Saatlerce,
Günlerce...
Dokunmayı İsterdim Ellerine,
Yüzüne,
Uzanmayı İsterdim Aynı Yastığa,
Bitirmeyi İsterdim Hayatımı Onunla...

Onun İçin Ağlasam Ne Olacak ki?
Hiç Bir Zaman Kıymeti Olmadı Onda Döktüğüm Gözyaşlarının... 
Zehir Zemberek Sözleriyle Kalbimi Kırarken,
Hoyratça İçimi Kanattığını 
Gizli Gizli Ağladığımın Hiç Farkında Olmadı... 
Bir Kalp,
Okyanus Dolusu Gözyaşının İçinde,
Nefesini Tutarak Ne Kadar Yaşayabilir Bilmiyorum...!

son yazınızı okudum sanki bir daha yazmıcakmış gibisiniz veda eder gibi olmuş herşey yolundadır umarım bi sorun yoktur inşallah 

Bazen İnsan Öyle Bir Zamana Denk Geliyor ki,
Söylenmek İstenilen Şeyin Yeri ve Zamanıyken 
Söylenmesi Gereken Kişi Yanlış Zamanda,
Yanlış Yerde Olabiliyor...
Bazen de Öyle Sözler Oluyor ki, 
Hiç Söylenemeden Yutkunuluyor...

Ne Kadar Oldu Yazmayalı? 
Ne Zaman Yazılıyor? 
Ya da Ne Zaman Yazılmıyor? 
Gerçekten İhtiyaç mı? 
Yoksa Kaçamak mı,
Ya da Kaçmak mı? 

Yazı Veya Şiir Yazmak Önemli Değildir, 
Yazamamakta... 
Önemli Olan Beyninde Yoğunlaşan Cümleleri Anlam Bütünlüğü İçinde,
Yüreğinden Geldiği Gibi Sayfalara Aktarabilmektir...
Yazı ve Şiir Yazabilmek Her Ne Kadar Marifet İstese de, 
Asıl Marifet Yürektedir...

Aslında Buraya Sayfalar Dolusu Şeyler Yazabilirim, 
Zira Birikmiş Çok Şey Var Yüreğimde,
Ama Ben Yine Kelimeleri Bir Araya Getirip, 
Onları Uygun Şekle Sokup Sergileyemiyorum...
Aslında Yazmam Gereken O Kadar Çok Şey Vardı ki,
Gün Geçtikçe Birer Birer,
Cümle Cümle Eksildi Yazacaklarım... 
Artık Ona Yazacak Kelimeler Bulamıyorum...
Zaman Geçtikçe Daha mı Kötü Oluyorum Ne? 
En İyisi Zamana Bırakmak,
Öteki Türlü Çok Bekleyeceğim Onu... 
Zaman Her Şeyin İlacıdır Ama,
Bana Pek Fayda Etmiyor,
O Olmadıktan Sonra Zaman Boşuna Akıyor...

Artık yazmayacak oluşunuz sağlığınızla mı ilgili?

Hayat O Yokken Çok Şey Aldı Götürdü Benden...
Aldığını Vermedi Geri...
Evet, O Yokken Güzel Değildi Hayat,
Bırakıp Giden O Değil miydin Sonuçta? 
Katlanmalıydım Elbet,
Katlandım...
Katlandım Katlanmasına da Olmadı Sanki...
Onsuz Hiçbir Şey Güzel Gitmedi...
Evet, Katlandım,
Çünkü Mecburdum...
Mecbur Olmasam Durur muydum Hiç?
Ve Nicedir İçimden Akıp Gitmek İsteyen,
Kalıbına Sığmayan,
Bedenimde Beni Boğan, 
Sınırlandırılmış Bir Bedende 
Sınırları Ortadan Kaldırmış Bir Ruh...
Boğazlarım Yanarak İçtiğim Sigaralardan Vazgeçmedim, 
Sesim Kısılsın,
Anlamadığı,
Bu Dudaklardan Dökülen Kelimeler, 
Dökülmez Olsun Diye İçiyorum...
Çoktan Anlaşılmaktan Vazgeçtim... 
Çoktan Bıraktım Beklenti Denilen Acı Olguyu Arkamda... 
Cevapsız Soruların da Olduğunu Öğretiyor Hayat, 
Her Şeyi Bilmenin Mümkün Olmadığını da... 
Yıllara Sorduğum Sorular Çok Gerilerde Kaldı Artık...
Hayatı Bir Yerden Bıraktığımı, 
Gülümseyip Yanımdan Geçip Gittiğini Görüyorum...
Ruhsuz Bir Şekilde Uyanıyorum Kaç Gündür... 
Kendime Soruyorum Neden Böyle Diye,
Ama Yanıt Bile Vermiyor Beynim... 
İçimde Derin Bir İsteksizlik, 
Sıkıntılı Bir Sancı Var... 
Başım Ağrıyor Deli Gibi... 
Ağrı Kesicinin Etki Ettiği O Yarım Saat Nasıl Geçiyor Bilmiyorum,
Kıvranıyorum Sadece... 
Sonra İlaç Etkisini Gösteriyor,
Ben Eski Halime Dönüyorum... 
Sonra Aynı Döngü Tekrar Gerçekleşiyor, 
Ve Ben Acı Çekiyorum...
Hayatımda Ara Ara Baş Gösteriyor Bu Sancı,
Ama Tam Olarak Neremde Hissettiğimi Kestiremiyorum...
Böylesine Yer Değiştirirken, 
En Çok Nereme Çarpıyor Bilemiyorum...
Sadece Çabucak Geçmesini Bekliyorum...

Aşkı hak ettiği gibi yazdığınıza inanıyor musunuz?

Aşk Neydi ki? 
Bunu Gören, 
Eliyle Tutan, 
Veya Kokusunu Duyan Var mıydı? 
Bilmiyorum... 
Bildiğim Tek Şey, 
Kalbime Titreyerek Eşlik Eden Dudaklarımda Onun Adının Olduğu...

Sahi Yapabilmiş miydim Aşkın Tarifini? 
Diyebilmiş miydim "Aşk Güzeldir? 
Aşk Mutluluktur? 
Değildir Halbuki...
Ne Mutluluktur Aşk,
Ne de Mutsuzluk,
Başlı Başına Bir Şeydir O,
Diğer Tüm Duygulardan Ayrı...
Aşkın Kendinden Başka Bir Umuda Kapılmak, 
Büyük Bir Hatadır Yani...
Velhasıl Yapamadım Tarifi... 
Bütün Pencerelerde Bekleyen Bendim,
Ve O Çalmayan Bütün Telefonlarda Yıllardır Konuşan da...
Şimdilerde Onu Anlatan Üç Noktalı Cümleler Kurmuyorum...
Paragraflar Yazmıyorum... 
Kelimelere,
Harflere,
Cümlelere Küstüğümden Değil, 
O İstediği İçin... 
Yine İstediğini Yapıyorum; 
Her Zaman Olduğu Gibi. Üç Noktalı Gözyaşlarımı İçime Akıtıyorum... 


İnşallah kızgınlığınız geçer bir süre sonra, tekrar yazarsınız.


Ne Doğru Ne Yanlış Bilemiyorum....
İçimdeki Gürültüde Yeter Diye Haykıran Bir Yüreğim
Ve Bir de Ona Hissettiklerim Var... 
Yıkıldı Aslında O Dünya Çoktan.. 
Yıkıldı ,
Enkaza Döndü Her Şey...
Neyin Önemi Kaldı Şimdi? 
Neyin Manası Kaldı?
Bizim Kapıları Birbirine Açılmayan,
Hiç Açılmayacak Bir Masalımız Var Artık...! 
İçimizden Kurduğumuz Cümlelerimiz Var...!
Onun Duymadığı,
Benim Sormadığım...
Sessiz,
Sedasız,
Sorgusuz,
Sualsiz...
Kendini Anlatmaktan Yorgun Düşen Ruhumun,
Kaçışını Engelleyecek Gücüm Yok,
Hoş Mecburiyetim de Yok Buna...
Fazlasıyla Yorgun Düşmüş Ruhum Lüzumsuz Sorulardan..
Bu Çıkmaza Nereden Girdim Ben?
Cevapları Nereye Kayboldu Soruların?
Gitmek Yalnızca Gitmek Değil midir Bazen?
Hem Yüreğinin Sokakları Gri Olanlar, 
Gitmek İstedikleri Yerlere Gökkuşağının Renklerini Taşırlar,
Bilmiyorlar...

Sizin için ne yapabilirim, çok üzülüyorum.

Geçer Bu Günler,
Eser Bir Rüzgar Düşer Yaprak... 
Hayat Akıp Giden Nehir; 
Eğdim Önüme Başımı,
Razı Geldim Hakkıma...
Hadi Diyorum Zamana,
Dur Şimdi...
Hadi 
Şimdi..
Tam da Şimdi...

Gerçekten yazmayacakmısınız

Ona Uzak, Bana Yakın Yakınlarım Var...
Yakınlaştıkça Korktuğum Yanlarım...
Öyle Bir Yerdeyim ki,
Gelişi Kavuşmak Olmayacak...
Bundan Sonra Edeceğim Cümleler Yarım Kalacak, 
Bitmeyecek Bir Şey Bu, 
Bitmeyecek Bir Hüzün, 
Bitmeyecek Bir Acı, 
Bitmeyecek Bir Özlem, 
Bitmeyecek Bir Sevda, 
Sönmeyecek Bir Ateş...
Artık Başı Sonu Belli Olmayan Zamana Bırakıyorum... 
Öyle Bir Aksın ki Zaman, 
Şu Kasvetli Anlarım Hiç Yaşanmamış Gibi Geçsin...

Hastamısınız siz?

Kayıp Bir Ruh Sona Yaklaşıyor... 
Kaybolmuşluğun Verdiği Yönsüzlük, 
Zamansızlık Sona Varıyor Nihayetinde...
Tanımadığım Kanatların Sessiz Elvedasının Tarifi Zor... 
Ne Hüzün Ne de Mutluluk... 
Tarifi Zor...
Bir Umut, 
Bir Yudum, 
Bir Elveda...
Her Geçen Gün Daha da Kötü Hale Gelmemi Gülerek Karşılıyorum, 
Ve Hoşgeldin Diyorum... 
Hoşgeldin Benim Derdim, 
Hoşgeldin...!

Ve İnsan En Büyük İki Hayal Kurar Farkında Olmadan;
Huzur ve Ölüm...
Huzur Gelir mi Bilmem Ama, 
Evet, 
Hepimiz Ölürüz...

İyikilerle Başlayan Cümlelerim Keşkelere Döndü Yine...
İnanarak Başladığım Bu Yolda Şimdi İnançsızlıklarımla Devam Etmek Zorundayım...
Şimdi Karar Veremiyorum Hiçbir Şeye; 
İnsan Kalbini mi Yoksa Gururunu mu Dinlemeli? 
Hangisisinde Gittiğin Yol Daha Güvenli?
İnsan Gidenlere Üzülmüyor Bir Yerde,
Gidenin Zaten Umrunda Olmazsın ki,
O Sensizlği Göze Almıştır Bir Kere...
Üzüldüğün Onun Senden Götürdükleri... 
İmkansızlıklar İçindeyim Şimdi... 
Yaşanacak Onca Güzel Şey Varken,
Hepsini Sinemde Bıraktı...
Yine de Teşekkür Ederim Ona,
Yine de Ondan Nefret Edemiyorum,
Yine de Ne Kadar İyi Dileklerim Varsa Hepsini Ona Bırakıyorum,
Benim Gitmiş Olduğumu Farkettiğinde Bunlarla Avunsun Diye, 
O Bana Avunacak Bir Şey Bırakmasa da... 
Şimdi Onu Kendisiyle Başbaşa Bırakıyorum...
İnşaAllah Çok Mutlu Olur,
Sevebileceği Birini Bulur,
O Ben Olmasam da... 

Geçmeyeceğini Bile Bile Geçmiş Olsun Dileklerinize Buradan Teşekkür Ediyorum,
Ama Geçmeyecek Biliyorum...

Ve Artık Bana Gmail Hesabımdan Sorular Sormayın Lütfen, 
Zira Çok Yorgunum...