1 Mayıs 2017 Pazartesi

Yetmiyor İşte...!

Aşk Gözlerde mi Başlar,
Yoksa Ağızdan Çıkan İlk Cümlede mi?
Ağızdan Çıkar Çıkmaz Aşık Olunur mu?
Aşk İçin Yandın mı Hiç?
Üşüyüp,
Titredin mi?
Yalnız Kalıp Yatakta,
Gözyaşı Döktün mü?
Biliyor musun? 
Aşk Anlatılmaz, 
Yaşanır... 
Karşılıksızdır,
Korkusuz,
Pervasız,
Yalansızdır...
Aşk Günlük Değil,
Aylık Değil,
Yıllık Hiç Değil,
Aşk Ömürlüktür...

Dünden Bugüne Ne Değişti Yaşamımda,
Ya da Ne Farketti Yokluğunda?
Hangi Senem de Sen Yoktun?
Hangi Mevsimimde Seni Solumadım?
Bu Kaçıncı Mevsimsizliğim?
Kaçıncı Sevgisizliğim?
Kaçıncı Yıkılan Hayallerim?
Hani Hayallerin Sonu Gelmez Derler Ya?
Gelirmiş...!
Hani Umutlar Tükenmez Derler Ya?
Tükenirmiş...!

Bir Elvedayla Başladı Bu Ayrılık...
Virgülle Ayrılırken İsimlerimiz,
Yağmurlar Döküldü Gözlerimden...
Hıçkırıklar Kapladı Günlerimi...
Hani Zamanla Unutulurdu?
Hani Her Şeyin İlacıydı?
Hiçbir Şey Değişmedi...!
İlk Gün Nasılsa,
Bugün de Yüreğim Aynı Kanamakta...
Ayrılık mı Bu Gözüme Kaçan? 
Umutlarım mı?
Yoksa Hayallerim mi?
Hangi Sözcük Anlatabilir? 
Kim Duyar Çığlıklarımı?
Ya da Kim Görür Gözyaşlarımı?
Hani Benim Umut Güvercinlerim Vardı Ya Gökyüzünde Uçurduğum?
İşte Onlar,
Onlar Artık Yoklar...
Ruhum Çıplak, 
Aşksız, 
Sevgisiz,
Hevesi Kaçmış Yaşamımın,
Yastık Altına Saklanmış Umutlarım,
Yorgan Altında Ağlıyor Gözlerim...
Gölgem İzlemiyor Peşim Sıra Adımlarımı,
Zemheri Bir Yalnızlık Vuruyor Bedenime...
Ellerin Ellerimi Tutmuyor Ya?
Düşüyorum...!
Gözlerin Gözlerime Bakmıyor Ya?
Göremiyorum...!
Umutların Umutlarımın Üzerini Örtmüyor Ya?
Üşüyorum...!
Hayallerin Hayallerimi Sarmıyor Ya? 
Bitiyorum...!
Hani Sustun Ya?
Şehrimin En Güzel Sesi Kesildi...
Hani Gittin Ya?
Gökkuşağında Bir Renk Eksildi...
Oysa Ne Zaman Yenilsem Hayata,
Soluk Alamasam, 
Çırpınsam,
Nefesim,
Ağlamaktan Göz Pınarlarım Kurusa,
Yağmurum Olurdun...
Dilimdeki Söz 
Kulağımdaki Ses Olurdun...
Neleri Bırakmadım ki Arkamda Senden Sonra;
Günleri, 
Ayları,
Yılları...
Yazlar Geçti,
Kışlar,
Baharlar...
Şimdi Ne Demeli Sensiz Günlere?
Ya da ne Söylemeliyim Sensiz Bahara?
Peki Ya Dudağımda Tadının Olmayışına?
Umutlarım Yetmiyor Beni Ayakta Tutmaya...
Mevsimler,
Güneş,
Gökyüzü Bile Yetmiyor,
Yetmiyor İşte...!

Bana Boşuna İyi misin? Diye Sorma;
Değilim...!
Bu Şekilde Yaşanır mı Deme; 
Zaten Yaşamıyorum...!
Görmüyor musun?
Yıllar Geçti, 
Mevsimler Değişti,
Gidenin Gelmediği Gibi,
Bekleyen de Gelemedi Kendine...
İçimde Akan Yıllarımda Sen Varsın,
Uzaklardan Gelen Seslerde,
Aşkı Saran Gecemde,
Baktığım Her Yerde,
Istırabımı Anlatamadığım Kelimelerimde,
Duygularımda,
Gerçeğimde,
Kalbimin Derinliklerinde...
Yaşanmamış Bir Sevdasın Ya Sen?
Taşıyorsun İşte Gecelerimden...
Biliyorum,
Anlam Veremiyorsun,
Belki de Anlamak İstemiyorsun,
Ama Sen Olmayınca Yanmıyor Gönül Şehrimin Işıkları,
Dalgalar Sen Olmayınca Vurmuyor Gönlümün Kıyılarına...

Sen Bende Yıllar Önce Yazılmış Bir Hikayesin,
Ne Başın Belli, 
Ne Sonun...
Hiç Umrumda Değil Artık Mevsimler,
Ve Hiç Umrumda Olmayacak Başka Bir Ten,
Başka Bir Beden...!

Aşk'tı İşte...!

Onun İçin Hayat;
Uzun ve Yorucu Zamanlar,
Çıkmaz Arka Sokaklar,
Yosunlu Taş Avlular,
Paslı Kilitler,
Derin Bir Yalnızlık,
Sözsüz Oyun,
Suskunluk,
Uzun Gecelerde ki Karmaşık Düşünceler,
Gözyaşı Durağı,
Çaresiz Dertlerin Adı,
Takvimlerden Düşen Yaşam,
Saçta ki Mevsimsiz Kar Taneleri,
Yitik Umutlar,
Acı Hatıralar,
Bekleyerek Geçen Yıllar,
Kavuşmak İstedikçe Uzayan Yollar,
Yalnızlığın Körebe Oyunu,
Zoraki Tebessüm,
Üşüten Sıcaklık,
Ağlamak,
Ağladıkça Gözlerden Akan Damlaların Acıyı Dindireceğini Sanmak...!

Onun İçin Yazmak; 
Acılardan Saklanmak,
Kelimelerle Yaşlanmak,
Bir Ömrü Kelimelere Yaslamak,
Çok Uzaklarda Bir Yerde Kaybolmak,
Ruhun Serzenişi,
Yokluğa Direniş,
Dilin Kelimelere Dönmediği An,
Susmak,
Sustukça Konuşmak,
Acıtsalar da Canını,
Kelimelerle Yüreği Dağlamak,
Yanan Bir Yüreğe Okyanusta Nefes Aldırmak,
Ve Yakarış,
Arayış,
Saklanış...
Kimi Zaman da Bir Dua Biçimi,
Yani Ruhun Sesi...

O Öyle Bir Yürek ki; Kırgın,
Belki Biraz Küskün...
Yaşanmış Ne Varsa Hayatında,
Fırtınalarda Kaybolan Gemiler Gibi...
Açmışken Gönül Kapılarını Sınırsızca,
Vurulmuş Sırtından Hançerle,
Ama Yine de Yılmamış Sevmekten,
Yine de Kopmamış Sevginin Gücünden...
Ne Çok Kanamış Umutları,
Karanlık Uçurumlarda, Büyük, 
Derin, 
Sessiz Çığlıklar Atmış...
Nasıl da Çıkarsızca İstemiş Yarınlar İçin Yüreğini...
Gözleri Karanlıklarda Aramış,
Sözleri Durmadan Hecelemiş Seni...
Bazı Geceler Sevdana Şiirler Yazmış Usulca,
Kaybolmuş Duygularının Satır Aralarında...
Sana Çıkan Yolların Her Köşe Başı Yalnızlık,
Her Adımı Çıkmaz Sokak Olmuş Ruhuna,
Sana Açılan Kapıların Her Kilidi Sürgülü
Her Biri Dört Duvar Olmuş Karşısında,
Kaybolmuş Cehennem Kokan Yalnızlığın Avlusunda...

Yıllarca Yazdı; 
Seni,
Sensizliği,
Seni Yazdı Uçsuz Bucaksız Şiirlere;
Her Hecesinden,
Her Cümlesinden Sevgi Damlayan,
Kokladıkça Buram Buram Sen Kokan...
Aklı İsminle,
İçi Kokunla,
Ruhu Seninle Yaşadı...
Yürek Kaleminin Ucuna Düşen Her Harf,
Dilinin Ucuna Gelen Her Kelime Sendin...
Ve Yazdığı Her Kelimede,
Her Cümlede Seni Büyüttü...
Gizli Gizli Yandın Yüreğinde.. 
Aşkı Büyüktü, 
Ateşi Büyüktü, 
Onu Nasıl Yakıp Erittiğini Bilmedin...
Yıllarca Seni Aramıştı Aslında;
Akşamlarının Sonunda, 
Gecelerinin Nefesinde,
Rüzgarların Sesinde,
Kaleminin Ucunda...
Sen Vardın Hep Dizelerin de,
Sen Vardın Özlemlerin de...
Gözlerini Seninle Kapadı Gecelere,
Sensizliğe Sarıldıkça Sımsıkı,
Bir Yanına Hayalin Uzandı,
Bir Yanına Özlemin...
Teninde Tanıdı Kokunun Ruha Haz Veren Dokunuşunu,
Umudun Tadını,
Özlemin Adını...
Duvarların Ardında da Olsa Ellerin,
Seninle Sevdi Özlemleri, 
Hasretleri, 
Umutla Beklemeyi,
Uykusuz Geceleri, 
Kabusları, 
Düşleri, 
Hayalleri...
Düşlerindeydin Hep,
Ama Hep Uzaktın, 
Uzaktan Usulca Öptü Seni... 
Her Nefesi Senindi,
Çünkü O, Sen Nefes Alıp Verdikçe Vardı...
Sende Sensiz Kalması,
Boynunu Bükmeden İç Çekmekti Onun İçin,
Umutlarına Sarılıp,
Beklemekti Yarınları...
Kokunu Duymak Ama Dokunamamaktı Ellerine...
Ne Vakit Aklına Düşsen Tebessüm Etti Yüreği, 
Rotasını Şaşırdı Yürek Kalemi... 
Çünkü Sen, Henüz Adını Koyamadığı;
Özenle Seçilmiş, 
Satır Aralarına Serpiştirilmiş, 
Aklına Takıldıkça Hayalin,
Mısralarında Gezindiği, 
Yazdıkça Yazmak İstediği, 
Okudukça Bitmesini Hiç İstemediği, 
Satır Aralarında Gizlice Biriktirdiği,
Hiç Bitmesini İstemediği Şiiriydin…
Ayrılıktın Çoğu Zaman; 
Ayrılık Sonrası Dinmeyen Sızılı Özlemleri,
Kimselerin Bilmediği Gözyaşları...
Bazen Hayatının İçinde Bir Tını Oldun,
Bazen Belli Belirsiz Uzakları,
Ve O Sırılsıklam Olurdu Yokluğunun Sağanaklarında... 
Eğer Sustuğu Kadar Yazabilseydi Sana, 
Dokunabilseydi Yüreğindeki O Nasırlı Yere, 
Dudaklarından Dökülen Her Cümleyi Yüreğine Akıtabilseydi,
Tutunabilirdi Belki de Sahipsiz Bıraktığın Düşlerine...

Şimdi Sızlayıp Duran Yüreğinin Boynu Eğik,
Rüzgarlar Toplayıp, 
Yağmurlar Biriktiriyor,
Ve Sen Yokken de Seni Sevebiliyor...
Yüzünün Gölgesi Düştükçe Doğan Her Güne, 
Yaralar Sarıyor Ruhunu...
Yokluğunun Zincirlerine Vurulmuş Sırlarında Gizli Artık Ömrü... 
Senin Sustuğun Gibi Susuyor Yaşamaya...
Boğucu Bir Sensizliğe Dolanmış Gibi;
Susarak İçini Kanatıyor... 

"Çok Denedim,
Ama Olmadı;
Sevemedim Senden Başkasını,
Bakamadım Başkasına...
Gözlerindeki O Bakışı,
Yüzündeki Tebessümü,
Ellerinin Sıcaklığını,
Hissedemedim Bir Başkasında" Demedi Hiç,
Çünkü Seni Öyle Çok Sevmiş,
Ölesiye Bağlanmış ki;
Senden Başkasını Sevmek İhanet Olurdu Kalbine...
O Seni Sevmiş Ne Çare...

O...!
Koskoca O...!
Sevdasını Yükledi Sırtına,
Yolu Uzun,
Yolu Sarp...
Belki de Yolu Menzilsiz...
İnsan Sevdasına Bu Kadar mı Yabancı Kalır? 
Seni Ne Alıp Yüreğinin Ortasına Koyabiliyor,
Ne de Uçurumlardan Atabiliyor,
Ne Seni İtebiliyor, 
Ne Kendine Doğru Çekebiliyor, 
Usulca Saklıyor Seni Sol Yanına,
Gülümseyişlerini Hapsediyor Gözlerine...
Ve Çok Üzgün,
Çünkü Kelimeleri Yenik Artık Onda ki Susmalarına... 
Susarak,
Tek Söz Etmeden,
Seni İncitmeden,
Suskunluğuna Üç Nokta Koyarak,
Unutmayarak,
Özleyerek Gidiyor...
Birazdan Son Kez Bakacak Perdesi Açık Camından,
Son Nokta Koyacak Aşka Dair Sözlerine...
Sen İnanmayacak, 
Geri Geleceğini Sanacaksın,
Çünkü Biliyorsun Evi de Barkı da Sensin;
Ama Dönmek Kısmet Olmayacak,
Yürüdüğü Hiç Bir Sokak Sana Çıkmayacak,
Rüzgar Kokunu Ona Taşımayacak...
Hayalinde Son Kez Öpüp Seni,
Son Kez Gidiyor Hiç Gelemediği Senden...
Nasıl Kıyıyor Kendime? 
Hep Bu Sorunun Cevabını Merak Edip Duracak...

Ne Önemi Var Değil mi;
Yüreği Nerede Ölmüş,
Nereye Gömülmüş...
Bırak Ölen Öldüğü İle Kalsın...
Altı Üstü Aşk'tı Ya, 
Gelip Geçerdi Değil mi...?!
Üzülme; 
Senin Suçun Yok...
Bu Aşka Tutulan,
Sevdalanan Kalbiydi,
Hasretine Dayanamayan İse Yüreği...
Beklemiyor Artık Seni Değil;
Zaten Beklemiyordu Seni,
Çünkü Biliyordu Gelmezdin,
Gelsen de Hiçbir Şey Değişmezdi,
Bundan İşte Umutlarının Beklediği Zamanlarda Kalışı,
Geceler Boyu Seni Yaşayışı,
Senli Düşlere Sarılışı...
Bundan İşte İliklerine İşleyen,
İçini Titreten Özlemlerde Yüreğinin Yanışı,
Bütün Hücrelerinde Sen Varken,
Can Veremeyişi...

Hayır, 
Seni Beklemekten Yorgun Değil, 
Sitemi de Yok Sana ve Sensiz Geçen Zamana... 
Zaman Yenilgileri Öğretti Ona,
Nice Ölüşler Yaşasa da Yalnızlıklarında... 
Yaşanmamışlıkların Hayal Edildiği,
Arzuların Çağladığı,
Mantığın Dizginlenemediği,
Yüreğin Pır Pır Uçtuğu,
Varlığının Coşturduğu,
Yokluğunun Öldürdüğü Garip Bir Sevgi,
Garip Bir Hayaldi,
Ama, Hayal Edilenlere, 
Edilmeyenlere,
Yaşananlara, 
Yaşanmayanlara Baksak,
Sadece Sükut’u Hayaldi...!

Seni Unutabilmek Onun İçin Bir Tesellidir Belki,
Ama Unutmaya Cesareti Yok...
Anlayacağını Bilseydi, 
Söyleyemediklerini Avuçlarına Koyardı...
Eğer Anlatabilseydi Yüreğini,
O Bugün Değil,
Çoktan Susardı...!

Şimdi Kırgın Bir Şiir Olsa da;
O Hala Seninle Dolu Nefeste, 
Hayallerinin En Tenha Yerindesin...
Senin Onun Geçmişinde Kalamazsın,
Çünkü Sen Onun Her Anında,
Her Şeysin...
Sen Diyorum,
Onun Geçmişinde Kalamazsın...
Ondasın İşte,
Hem de Çok Derinlerinde...
Çünkü Sen Kayıp Zamanlarında Düşlerine Girdin...
Bir An da Olsa Bakışlarında Aşk ve Tutkuyu Gördü,
Ve Bilinmeze Koştu Yarım Aklıyla...

Unuturum Sanmıştı,
Unutmamış...
Biteceğine İnanmış,
Bitirememiş...
Sadece Yaralı Kalmış...
Sen Büyük Fırtınalarla Sevilmeliydin Değil mi?
Büyük Heyecanlarla... 
Zapt Edilemeliydi Bu Sevda, 
Çoğaldıkça Çoğalmalıydı...
Şiirler Yazılmalıydı Adına,
Kulak Vermesen de Feryatlara... 
Sana Böyle Bir Sevda Yakışırdı Değil mi?
Sen Böyle Sevilmeliydin,
Yanarak,
Kavrularak,
Yok Olarak,
Sevgilim Denmeliydi Sana Değil mi?
Sadece Sana Ait, 
Sadece Senin Tadacağın,
Kelimenin Manasını Bile Bile,
Sindire Sindire,
Doya Doya,
Bağıra Bağıra...
Yalnızlık Şarkılarının Nağmelerinde Bakışlarına Susayıp, 
Susadıkça Sabahların Donduran Soğuğuna, 
Akşamların Sensizliğine Daldırılmalıydı Hasretin...
Düşlere Sığmayan Gecelerde Hayallere Saklanmalıydı Değil mi?
O Seni Zaten Böyle Sevmişti,
En İyi Bildiği Şeydi Böyle Sevmek,
Yüreğiyle,
Tüm Benliğiyle,
Mısra Mısra,
Satır Satır,
Ama Düşleri Vurulmuş,
Güneşi Çalınmış Bir Kadının Hikayesi Sana Ağır Geldi;
Dinlemek İstemedin,
Dinlemedin de Zaten...
Dinlesen de Anlamak Gelmedi İçinden,
Korktun Belki Anlamaktan,
Ya da Dinlemekten...
Aşk,
Sevda, 
Sevi,
Sevgi,
Hepsi Sende Kaldı,
Yakışanda,
Olması Gerekende...!

Kim Bilir, 
Belki Bir Gün İstanbul'un Herhangi Bir Yakasında Karşılaşırsınız...
Aynı Havayı Soluyup,
Aynı Sudan İçersiniz...
Belki de Aynı Parklarda Gezer,
Aynı Güneşle Isınıp,
Aynı Gökyüzüne Bakarsınız...
Ya da Aynı Sahillerde,
Aynı Kaldırımlarda Yürür,
Aynı Yolları Arşınlarsınız...
_____________________________________________

Oysa Neleri Anlatmak Arzusuyla Başlamıştım Bu Şiire...
O Aşk Rüzgarının Kalbimdeki İlk Temasından Başlayıp,
Senin Busenle Alevlenen Aşkımı Anlatacaktım...
Hep Beklediğim,
Ama Belli Etmediğim Telefonları,
Her Çaldığında Yerinde Duramayan Kalp Çarpıntılarımı Anlatmak İstediysem de; 
Yazmak İstediysem de; Yazamadım İşte...
Bütün Zamansız Zamanları Yükleyip Sırtıma Her Defasında Gitmek İstedim Bu Aşktan,
Ama Gidemedim, 
Tutun Beni Yüreğimden... 
Ağladım, 
Bırak Beni Diyemedim...
Gitmek İstedikçe Yüreğim Titredi, 
Dizlerimin Bağı Çözüldü, 
Kelimeler Düğümlendi Boğazımda, 
Konuşamadım...
Gözlerinin İçi Doldu,
Ağlayamadım...
Hıçkırıklar Düğümlendi Boğazımda,
Haykıramadım...
Deli Bir Sevdaydı Benimki Sessiz Çığlıklarla Dolu,
Nefes Aldıkça Kalbime Saplanan Bir Acıydı...
Nerede Başlayacak, 
Nasıl Sürecek,
Ve Nasıl Bitecek Sorularının Peş Peşe Sıralanması,
Kelimelerin Satırlar Arasında Kalışıydı...
Sen Diye Yalnızlığa Sarılmaktı Yüreğimi Kanatırcasına...
Kelimelerin Satırlar Arasında 
Kalışına Sebep Olan Deli Bir Sevdaydı...
Bu Sevda da Seni Özlemek Vardı;
Kokunu Hissetmek,
Tenine Dokunmak,
Sana Sarılmak,
Ellerini Tutmak 
Kalbimin Delice Çarpması,
Hayal Edebildiğim Kadar Yanında Olmak Vardı...
Ve Seni Sevmek Vardı;
Görmeden, 
Dokunmadan Sevmek... 
Ve Seninle Hiç Bilmediğin Yollarda Yürümek Vardı Yapayalnız,
Ama Senin Hayalinle...
Ve Yokluğunu Hissetmek Vardı Bu Sevda da;
Soğuk Yatağımda Gözlerimden Süzülen Yaşları Sensiz Silmek,
Gecenin Bir Yarısı Senin Olmadığını Bildiğim Halde Seni Aramak Vardı...

Hatırlar mısın Nefes Almanın O En Zor Olduğu Günü?
Suçlu Bir Tedirginlikle Gözlerine İlk Kez Baktığım Günü...
Sana Dair Düşünülen 
Akılda Söylenmek Üzere Biriktirilen Her Şeyi Unutmuştum Gözlerinle... 
Birbirini O An'a Dek Tanımayan,
Kaybolmuş İki İnsan Giydik Sanki...
Avuçlarımın İçerisinde, 
Avuçlarının Terlediğini Hissetmek Yaşadığım ve Yaşanılası En Kutsal Zamandı Ömrümde...
Çünkü Sen, Solunası En Doğru Şeydin Benliğimde,
Özümde...
İçimde Sorgulamadığım Tek Gerçeğimdin Benim...
Allah'ın Emri Bir Sevdaydın Sen Bana...
Küçücük Bir Serçe Yüreğindeki Ürpertiyle Sevdim Ben Seni...
Hep Kırılgan,
Hep Naif...
Kalbimin Her Atışında Adını Zikreder Gibi 
İçimden Geçenim Oldun Sen...
Sensiz Yaşanası Tek Bir Gün Dahi Düşünmedim...
Ta ki Gülüşlerimin Yerini Acıdan Canı Çekilmiş Gözyaşlarım 
Alana Kadar...
Bu Gün Ayrı Bir Hüzün Var Yüzümde,
Bu Gün Senin Olmadığın Yerlerdeyim...
Bir Hayli Zamanlar Tükettim Senden Bir Haber,
Ve Adını Sevda Koyduğum Büyük Bir Boşluktan İbaret Artık Ömür Bende... 
Tükenen Umutlarım Bir Daha Ömrümde Yeşermeyecek, 
Bir Daha Hiç Kimseye Kalbim Böylesi Sırsıklam Gülümsemeyecek...

Ve Son Sözler:

Hayatta Öyle Acılar Vardır ki; 
Zamansız Yaşanır
İçini Acıtır,
Nefesin Kesilir,
Çaresizliğinin İçinde Bir Başına Yoğrulursun...
Her Şeyi Yakmak, 
Yıkmak İstersin,
Yakamazsın,
Yıkamazsın...
Duyguların Donar, 
Düşüncelerin Kararır...
Hazan Rüzgarları Uğrar Gönlüne,
Zemheri Ayazında Titrer Biçare Yüreğin...
Savrulursun Hoyratça Hicran Sokaklarında...
Umutsuzluğun İçinde,
Çaresizce Kaderin Ağlarına Takılı Kalırsın...
Bu Dağılmışlığın İçinde Her Şeyden Vazgeçerek,
Parçalarını Bırakıp Gitmek İstersin...
Kimi Anlarda Düşüncelerini Dinlersin,
Kimisinde Duygularının Sesini, 
Bazen de Yürek Sesini...

Sensizliğin Zorluğunu Ben Bilirim... 
Gündüzlerin Karanlığa Dönmesini,
Gecelerin Kabus Gibi Geçmesini, 
Sensiz Günlere Güneşin Doğuşunu, 
Uykusuz Gecelerin Zorluğunu... 
Umutlarım Tükenişte...
Duygularım Boş,
Gönlümde Dağlar Kadar Pus...
Hasret Yağmurlarında Boğulurken Yüreğim,
Hüzün Sokaklarının Derinliğinde,
Savrulup Gidiyorum...
Karanlıkların İçinde Yalpalayıp Duruyorum... 
Yönüm Belirsiz, 
Yolum İzsiz, 
Gözyaşları İçinde Son Hıçkırıklarım Bunlar;
Elveda Dercesine Savrulan...
Son Serzeniş Dudaklarımdan Dökülen,
Gözpınarlarımdan Yanaklarıma Süzülen...
Son "Seni Seviyorum" Sözü Bu,
Derin İç Çekişlerimle Söylenen,
Zamanın Yorgunluğunda,
Boşlukta Yankılanan...
Her Şey Anlamını Yitiyor, 
Çoğalıyor Hüzünlerim,
Anlamını Yitiriyor Dilimde Söylenemeyen Cümlelerim...
Mevsimler Gelip Geçerken Esir Ediyorum Kendimi Kendi Ellerimle Kurduğum Zindanıma... 
Kendi Kurduğum Düşlere Yeniliyorum Kendi Sığınağımda...
Dar Zamanlarım Artık Bunlar, 
Kendime Sarılıp Nefes Almaya Çalıştığım,
Her Nefes Alışta Yutkunup, 
İçime Attığım İç Acıyışlarım,
Ters Yüz Olmuş Bir Hayatın Son Dönemeci,
Kendi Kuytularımda Üstüme Toprak Attığım, 
Çırpındıkça Battığım, 
Aşkın Girdabında Nefessiz Kaldığım, 
Hoyratça Başka Kalplere Savrulduğum,
Gittikçe Daralan Kimsesiz Zamanlar...
Hiçbir Şey Eskisi Gibi Değil Artık;
Zamanlı Zamansız Fırtınalar,
Tufanlar,
Dağıldım, 
Karıştım...
Seni Hiç Mesul Tutmadım Gönlümün Denizindeki Martıların Çığlıklarından... 
Firarda Olan Uykum Hüzünler Biriktirse de, 
Bıraktığın Azap Gecelerimde,
İçime Çektikçe Yokluğunu Hep Çoğaldın Bende...
Bana Çok Acılar Yaşattıysan da, 
Kızmıyorum Sana...
Cehennem Kuyusu Akşamlara Gömdüm Umutlarımı, 
Dört Duvar Arasındayım,
Taş Duvarlar Arasında,
Dertlerin Harman Yeri Yorgun Yüreğim...
Düşüncelerim Kördüğüm, 
Bir Türlü Çözülmüyor...
Yıllar Boyunca İçimde Ateştin, 
Söndün Sanırdım, 
Sönmemişsin...
Yanıyorsun İçimde Tüm Sıcaklığınla, 
Dumansız,
İssiz...
Gözlerinin Kış Kadar Acımasız Soğuğunda 
Baharı Aramıştım Defalarca, 
Ama Şimdi Ben, Bana Bıraktığın Kışta Donmaktayım...
O Kadar Kolay Değil Unutmak Seni;
Ellerinin Sıcaklığını,
Yüreğinin Çarpıntısını,
Dudaklarının Sıcaklığını...
Her Şeyi Unutsam Bile;
Gözlerinde Gördüğüm Kendimi Unutur muyum Sanıyorsun?

Artık Ağlamıyor Gözlerim; 
Sanki Çöldeyim...
Bittiğim, 
Damla Damla Tükendiğim,
Varlığımı İspatlamaya Çalıştığım Kör Noktadayım...!
Her Şey Manasını Yitirdi,
Artık Söz Söyleyecek Zaman Değil;
Sözün Bittiği Yerdeyim...
İçimde Acılarımla Kenetlenip,
Birlikte Yaşanmaya Alışmaya Çalışıyorum...
Ve Acıya Direnen Bedenimle Yüreğimdeki Sabra Sığınıyorum...
Tebessümle Bakıyorum Bana Sevgiyle Bakan Yüzlere,
Ta ki...! 
Bir Gün Bende ki Yaşama El Sallayışlarına Kadar...

Her Şeye Rağmen Sevmesini Bilenleri Seviyorum...
Yalansız,
Ön Yargısız,
Tereddütsüz,
Çıkarsız Yüreğini Sevdiğine Uzatanları,
Canı Yansa da Can Yakmayı Düşünmeyenleri,
Görünene Bakıp,
Görünmeyeni Görebilenleri Seviyorum...
Keşke Diyorum,
Keşke Tek Derdim,
Tek Üzüntüm,
Tek Hüznüm,
Tek Acım,
Tek Sancım Seni Sevmek Olsaydı...