24 Haziran 2020 Çarşamba

Gerçek Aşkı Bulanlar Keşke Hiç Kaybetmese...

Olağanüstü Duygulara Dil Dönmez,
Kelimeler mi?
Yetmez...
Yaşarsın, 
Hissedersin,
Ama Anlatamazsın...
Kaç Kişi Vardır; 
Katıksız, 
Duru, 
Saf, 
Temiz Bir Sevginin Anlamını Kavrayan?
Sevgi; Sabır İsteyen, 
Emek İsteyen,
Güven İsteyen Kutsal Bir Duygudur...
Yürek Sesindir,
Gül Kokulu Nefestir...
Huzurdur,
Mutluluktur, 
Umuttur, 
Yasama Gücüdür...
Kalbine Her Baktığında Kendini Görebilmektir...
Öyle Çok Kayıp Zaman Taşıyordum ki Ömrümde,
Çoktan Ölmüştü İçimde Uçuşan Kelebekler...
Mürekkebim Tükenmiş,
Sözcüklerimden Çoktan Silinmişti Sitemlerim...
Keşke Dediğim O Acı Anlarda,
Dönüşü Olmayan,
Mazi Dediğim Yıllarda,
Sevgimi Kimseye Lüzumsuzca Sunmuyor,
Kimsenin Önünde Gurursuzca Eğilmiyordum...
Başkalarının Kırmasını Beklemeden,
Ümitlerimi Kendim Kırıyor,
Gönlümün Çiçekleri Kendim Solduruyordum...
Kimse Zayıflığım,
Alışkınlığım,
Yürüdüğüm Yolum,
Düşerken Tutunduğum Dalım Değildi...
Düşmüyordum Nisan Yağmurlarının Peşine,
Girmiyordum Olur Olmaz Birilerinin Düşüne...
Yüreğim Bende Ölüyor,
Dört Duvar Arasında Karanlıkta Çürüyordu...
Yüreğim Aşkla Dolup Taştığı,
Sevda Yelleri Başımda Estiği Anlarda,
Yalnız Benim Olan Sevdama,
Yalnız Seni Seven Kalbime,
Yorgun,
Yoksul Gönlüme Sen Geldin...
Mevsimsiz, 
Z/amansız Girdin Yüreğime... 
Elim Ayağım Birbirine Dolandı,
Gülüşlerinde Durup,
Bakışlarında Gözlerimi Söndürdüm...
Ömrüm Sen Koktukça,
Nefes Nefes İçime Seni Çektikçe,
Ayaklarım Yerden Kesildi,
Kuşlar Kanatlandı İçimde...
Aşk Ateş Olurken Dudaklarında,
En Derinlerinde Kayboldum...
Avuçlarında Yanarken Ellerim,
Aşkın,
Sevgin Sığmazken İçime,
Ateşler İçinde Erirken Yüreğim,
Uçsuz Bucaksız Bir Nehir Gibi,
Hep Sana Aktım,
Hep Sana Çağladım...
Mevsimlerim Rengarenk,
Her Nefesin,
Her Gülüşün Bir Ömür Oldu...
Gecenin Uzayan Karanlığına Gömüp Sensiz Zamanları,
Senli Zamanlara Koştum Hep...
Gözlerinin İçine Bakarak,
Ruhunun Derinliklerine İnerek,
Alıp Verdiğin Her Nefesi Duyamsayarak,
Sıcaklığını Hissederek,
Ruhumdan Dudaklarıma Dökülen, 
Duygu Dolu, 
Aşk Dolu,
Hiç Kimseye Söylemediğim,
Belki de Hiç Söylemeyeceğim,
Sadece Benim Olan Tüm Şiirleri Sana Yazdım,
Yüreğimde Yalnızlık Şarkısı Çalınırken,
Hayatımın Her Mevsimi Hazana Dönerken
Gözlerim Sadece Seni Özledi...
Belki Birkaç Saat, 
Belki Biraz Fazla Birlikte Oturduk,
El Ele Dolaştık,
Yürüdük Konuşmadan...
Bozulmasın İstedim O An,
Hiç Bitmesin İstedim Yaşadığımız Dakikalar...
Sonra Seni Sevdiğimi Söyledim Kulağına,
Dudaklarımda Buseni Hissettim,
Sıcaklığını Taa İçimde...
Ayrılmadan Önce,
Son Defa B/Aktın Gözlerimden Ruhuma,
Son Defa Aktın Dudaklarımdan Kalbime...
Son Hatırladıklarım:
Tatlı Bir Buse,
Sıcak Bir Tebessüm,
Titreyen Dudaklar...
Yüreğimi Dağlayan Ateş,
Kuruyan Dudaklarımı Islatan Bir Damla,
Bana En Güzel Aşkı Tattıran Tatlı Bir Rüya Odun...
Bir Sen, 
Bir de Dudakların Özlendi Uzun Geceler Boyu...
Olmadığın Gecelerde,
Cümlelerim Düğümlenip, 
Boğazıma Yapıştı...
Gözyaşlarım Ardı Ardına Süzülüp,
Yağmura Dönüştü...

Ben Hiç Gitmedim Senden...
Gönlüme Sesini İliştirip,
Her Şiirime Bir Tını Giydirip,
Yerlere Saçılan Kelimelerimi Toplayıp,
Kendi Sevda Masalımı Yazdım...
Korkmadan,
Bir Sevda Masalının Sonuna Kadar Yürüdüm...
Geceleri Yapayalnız Kaldığımda,
Titreyerek Her Uyandığımda,
Kimi Zaman Korktuğumda,
Sessizce Ağladığımda,
Kalbim Her Kırıldığında,
Kollarına Sığınacak Birini Aradığımda,
Bir Şeylere Özlem Duyduğumda,
Kalbimde Daima Varolan,
Eksikliği Hep Duyulan,
Her Gün Yeniden Yaşanan,
Sönmeyen, 
Küllenmeyen Ruhuma Ateş,
Hayali Asla Gölgelenmeyen,
Biri Olarak Kaldın...

Ben Hiç Gitmedim Senden,
Gitmek İstemedim...
Dinlediğim Her Şarkının Seni Hatırlatıp,
Okuduğum Her Kitabın Seni Anlatmasına İzin Verdim...
Sırrım,
Derinlere Gömdüğüm Hüznüm;
Olmasan da Yanında,
Gözlerimden Süzülen Her Damlada,
Her Şarkıda,
Duyduğum Her Seste,
Baktığım Her Aynada Seni Yaşadım...
Boğazımda Düğümlenen Her Hıçkırıkta,
Sel Olup Akan Her Gözyaşımda
Ayrı Bir Sen,
Ayrı Bir Acı Olsa da,
Ben Sendeydim,
Seninleydim...
Eğer Sevgimi,
Sabrımı Sınamaksa Derdin,
Ben Bir Yere Gitmedim,
Hala Buradayım...
Hala İçimdesin,
Hala Gözlerimde,
Kalbimi Olmadık Yerlerinde Saklısın...
İster Kabul Et,
İstersen Etme,
Bil ki,
Bu Sevda Bitmez Ben Ölmeden...

O Günü, 
Seni, 
Ve O Son Anı Hiç Unutmayacağım,
Sonsuza Dek İçimde Yaşatacağım...
Yıllar Geçse de Aradan,
Kalbimde Bıraktığın Her İzi,
Özenle Taşıyacağım...

Sende Ben mi?

Belki Bir Hatıra, 
Çok Eskilerden Bir Anı,
Bir Yudum Mutluluk, 
Kalpte Gitgide Azalan Küçücük Bir Tebessüm,
Belki de Islak Gözlerinde Küçük Bir Hüzün Olarak Kalacağım...

Hayret...!

Nasıl da Geçti Gitti Yıllar...
Oysa Her Şey Ne Güzeldi En Son Uyandığımda...
Mutluluk Şarkıları Çalınmıyor Artık,
Kırık Bir Pencereden Düne Baktığımda,
Her Şey Bomboş Gözüküyor,
Her Şey Yalan...!

Gözlerim Dolu Dolu Oldu...

Keşke Yıllar Hüzünler İçinde Akıp Gitmese,
Aşk Kalplerden Hiç Eksilmese...
Ateşlerde Yanarak,
Yağmurlarda Islanarak,
Gecenin Bir Yarısı Sancılarla Uyanarak,
Yalnız Köşelerde Sürekli Ağlayarak,
Yüreğindeki Fırtınalarla,
Şuursuz Duygularla
Tarifsiz Arzularla, 
Gerçek Aşkı Bulanlar,
Keşke Hiç Kaybetmese...


22 Haziran 2020 Pazartesi

Canımın Üşüdüğü An...

Var Olmak İsteyip Olamamak... 
Kalan Ömrünü Ölüme Ayırmak...
Yüreğinden Gözlerine Uzanan Acılarda Yaşamak...
En Son Ne Zaman Güldüğünü Unutmak...
Yürüdüğünü Bildiğin Halde,
Koştuğunu Zannetmek...
Ölürcesine Çarparken Kalbin, 
Yaşadığını Zannetmek...!

Yorgunluğumun Ne Kıyısı Var,
Ne de Sınırı...
Hazan Mevsimi Ömrüme Düştüğü Günden Beri,
Her Bir Parçam Başka Yere Dağıldı...
Ne Geçen Zamanı Kestirebiliyorum,
Ne de Geçen Her Gün Bir Gün mü,
Bir Ömür mü Onu Biliyorum...
Aynaya Baktığımda,
Kendimi Kendime Benzetemiyorum...
Gün Doğumuyla Başlayan Sıkıntılarım,
Güneşin Batışıyla Bitmiyor...
Her Doğan Günüm, 
Dünümden Daha Yorgun Geçiyor...
Ne Acılar Düşüyor Yakamdan,
Ne de Dertlerin Yükü İniyor Omuzlarımdan...
Öyle Yorgun ki Ayaklarım,
Bedenim, 
Beynim,
Düşüncelerim, 
Kalbim,
Öyle Yorgun ki Sızılarım...
Dizlerimin Titrediği,
Canımın Üşüdüğü Bir Anda,
Keşke Biri Çıksa Bir Yerden...
Gözleri Gözlerime 
Yüreği Yüreğime Değse...
Uzatsa Bana Ellerini,
Alsa Boğazımdan Düğümlenen Kelimeleri,
Bitimsiz Yağmurları Gözlerimden,
Üşüyen Yüreğimi Avuçlarımdan, 
Belki O Zaman Zamanın Sancılarında Hapis Kalmazdım,
Ölümü Çağırmazdı Yorgun Bakışlarım...
Yarınları Başkalarına Bırakmaz,
Hayata Tekrar Tutunur,
Umut Diye Her Bahaneye Sarılırdım...
Var Oldukça Düşlerim, 
Gülüşlerim,
Güzel Bir Şarkının Nakaratını,
Defalarca Tekrarlardım...
Baktığım Her Şeyde Huzuru Görür,
Yazdığım Her Satırda, 
Her Mısrada Mutluluğu Anlatırdım...
Günün Masmavi Aydınlığında,
Tekrar Hayallere Dalardım...
Filizlenir Tekrar Umutlarım,
Ben Yine Sevda Olurdum,
Umut Olurdum,
Ben Yine Ben Olurdum...






20 Haziran 2020 Cumartesi

İnsan İşte...

Resmetmek Öyle Zor ki İnsanı,
Anlatabilmek de... 
Kaybettiği Dünleriyle,
Sevmeyi Öğrendiği Bugünleriyle,
Hayalini Kurduğu Yarınlarıyla,
İçinde Kopan Fırtınalarıyla,
Aşk Pınarıyla Suladığı Yorgun Kalbiyle,
Titreyen Ruhu,
Ölürcesine Haykırdığı Sessiz Çığlıklarıyla,
Kırılan Umutlarıyla, 
Zamanın,
Mekanın Savrukluğunda,
Eskimişliği Hissettiren,
Hayat Boyu Yaşanan Hayal Kırıklıklarıyla,
Yüreği Yakıp Kavuran Pişmanlıklarıyla,
Kader Çizgisinde,
Gökyüzü Kadar Uçsuz,
Denizler Kadar Geniş Çizdiği Zikzaklaryla,
İnsan İşte...

İnsan İşte...
Ömür Sayfasının Yapraklarında Kaç Mutluluğu,
Kaç Kırgınlığı Vardır?
Hangisi Çoktur?
Hangisi Az?
Hücrelerine Kadar Hissederek,
Her Anında Onu Düşünerek,
Onu Yaşayarak,
Kaç Kez Kayboldu Hiç Bilmediği Bir Şehirde?
Sürüklenirken Sevginin İçinde Kaç Kez Yalpaladı?
Kör Bir İnsan Gibi Kaç Kez Çaresiz Kaldı?

İnsan İşte...
Seviyor Bir Şeyleri...
Görmeden, 
Bilmeden, 
İstemeden,
Duygular Süzülüyor Sessizce Derinliklere...
Bulanık Duygular İçerisinde,
Delice Aranıyor Yüreği...
Yitirdiği Duyguları Geri Döndürmek İçin,
Savrulup Duruyor Kavuşmak İsteğiyle...
Gözünü Gözünde Kucaklaştırıp,
Sesinin Sesinde Yankı Bulmasını İstiyor...
Hissetmek İstiyor Ruhunda Ruhunun İnce Dokunuşlarını...
Bugünün Üzerine Geçmişi,
Geçmişin Üzerine Bugünü,
Bugünün Üzerine Zamanı,
Zamanın Üzerine Yüreğini Katarak,
Dillendirmek İstiyor İçindekileri,
Hayatın Ondan Alıp Götürdüklerini...
Yazarak Anlatmayı,
Yazarak Sevmeyi,
Yazarak Sevinmeyi,
Yazarak Üzülmeyi,
Yazarak Yaşamayı,
Yazarak Ölmeyi,
Yarınlar Nice Ümitler Beslemeyi,
Sevgiyle Yüreğinde Bir Çiçek Büyütüp,
Gözyaşlarıyla Sulayıp,
Sevdanın Yangınlarında Yanıp, 
İmkansız Olduğunu Bile Bile,
Bir Girdabın Dönencelerinde Kendinden Geçip,
Denizin Derinliklerinde Yok Olup,
Issızlığın Istırabında Kavrulmayı Seviyor...

İnsan İşte...

Kaç Kez Sevdiğini Düşünür,
Kaç Kez Yanıldığını Anlar,
Kaç Kez Bir Başına Kaldı Kendisiyle,
Kaç Bilinmez Gecede,
Kaç Kez Duvarlarla Konuşur?
Unutmaz Aşkını,
Gitse de Gönlünden,
Sızlatır Yüreğini...
"İyiyim" Dese de Dudakları,
Çırpınır Kalbi...
Zaman Bahanedir,
Bir Şarkı Sözünde,
Bir Şiir Mısrasında Ansızın Akar İçine...
Uykusuz Geceleri,
Islak Yastığı Şahit Olur Acılarına...
Çılgın Rüzgarlar Misali,
Ordan Oraya Savurur...
Gülüşü Gelir Aklına,
Elleri,
Gözleri,
Sözleri,
Kısa Kavuşmaları,
Uzun Hasretleri,
Adını Her Andığında,
Ağladığı,
Umutsuzca Tükendiği Geceleri...

İnsan İşte...
Acabalar Sarıyor Beynini,
Yoksalar Yiyip Bitiriyor Yüreğini,
Keşkeler Eksik Olmuyor Dilinden...
Soruları Cevapsız Kaldıkça,
Nedenler Çoğaldıkça,
Yorulup,
Bunalıyor...
Keşkeleri Canlandıkça Eskilerin İçinde, 
İnciniyor Yüreğinin Kaldırımları,
Hüzünleniyor Gözlerinin Ufuklar...
Acı Vurdukça Ruhuna Hançer Keskinliğinde,
Sebepsiz Sorguların Eşliğinde,
Uzakların Sesini Dinliyor...
Biraz Kırık 
Biraz Kırgın,
Tüm Yanılgılarıyla,
Geride Bıraktığı Keşkeleriyle,
Pişmanlıklarıyla,
Bin Parçaya Bölünmüş Anıları,
Dağılıyor Her Bir Yere...
Hiçliğe Akıp Giderken Her Bir Parçasıyla,
Yitik Yalnızlığın Ortasında,
Geçmişte Kaybolan Dünleriyle,
Yürüyor Amansız Bir Sebepsizliğe...
Tarifsiz Yok Oluşların Derinliğine...
Dönüşü Olmayan Görünmezlere...

İnsan İşte...

Her Şey Yolunda Derken,
Gerçekler Çarpıyor Yüzüne...
Özlem Koktukca Yaşadığı Şehir,
Kahır Süzülüyor Tenine...
Renksiz,
Yorgun Oluyor Şafakları...
Üşürken Yüreği,
İnce Bir Sızı Çalıyor Kapısını,
Ama Biliyor,
Kapıyı Açsa Özlem Girecek İçeri,
Açmasa Umutları Sönecek,
Son Nefesine Kadar,
Hasret Kokacak Eceli...
Eli Mahkum İse Sevmeye,
Dili Mahkum İse Susmaya,
Aklı Mahkum İse Unutmaya,
Kalbi Mahkum İse Kırılmaya,
Küçücük Bir Dünyada,
Yalnızlığın Son Durağında,
Yoklukların Rüyasında,
Yüreğini Kaplayan Karanlıklarda,
Gecelere Sığınarak,
Herkesten, 
Her Şeyden Uzak,
Düşünceleriyle Baş Başa, 
Koybolmuşluğun Bulunamazlığında,
Hasretle Harmanlanmış Amansız Bir Yalnızlıkla,
Yıkıntılar Arasında Kalmış Bir Yürekle,
Kendine Dahi Anlatamadığı,
Yitik Tebessümlerle Andığı,
Bir Türlü Sonlandıramadığı,
Yıllarca Sürecek Mealsiz,
Suskun Bir Bekleyişle, 
Acılarının Küllerini Savurarak,
Yaralara Kabuk Bağlatarak,
Gönlünün Kapısına Kilit Üstüne Kilit Vurularak,
Aşka Dair Tüm Bildiklerini Uzaklara Yolcu Ederek,
Ruhuna,
Bedenine Yasaklar Koyarak,
Tevbelerine Yenilerini Ekleyerek,
Herkesten Sakladığı Acılarıyla,
Hep Kanayan Yanlarıyla,
Terk Edilmişliğinde ki Tek Başınalıkla,
Yapayalnız...
Kimsesiz...
Bir Başına...
Hayatın İçinde,
Hayatla Beraber Yalnız Kalıyor...

İnsan İşte...
Batan Gün Kadar Dingin,
Bir O Kadar Derin...
Kısaca; Düş, 
Acı, 
Sevinç,
Aşk,
Hepsi İnsanın Özeti...



9 Haziran 2020 Salı

Hoşça Kal Koca Adam...

Biliyor musunuz?
Benim Gecelerimde,
Gündüzlerimde,
Gökyüzümde,
Rüyalarımda,
Gerçeklerimde,
Hecelerimde,
Kelimelerimde,
Şiirlerimde,
Mavim Hiç Olmadı...
Çok Uğraşlar Verdim Ama, 
Gecelerimi, 
Gündüzlerimi,
Gökyüzümü,
Rüyalarımı,
Hayallerimi,
Cümlelerimi,
Şiirlerimi Maviye Boyayamadım...
Ben Avuçlarıma Yeşili de Hiç Alamadım,
Hayallerimi Pembeye Boyayamadım,
Hüznümü Griye Satıp,
Mutluluğu Ucundan Tutup,
Bırakmamacasına Sarılamadım..
Deniz Olup Usul Usul Akmadı Hayatıma...
Fırtına Misali,
Bir Durulup Bir Coşmadı Ruhumda...
Mavisinde Huzuru,
Huzurunda Maviyi Bulamadım...
Mutluluğu Maviye Boyayıp,
Yeşille Taçlandıramadım...
Ne Zaman Gözlerimi Kapatsam,
Mutluluğun Hayalini Kursam,
Damla Damla Süzüldü Gözyaşlarım...
Hep Kara Bulutlar Dolaştı Üzerimde,
Gözlerimde...
Mutlu Olamamanın Izdırabı,
Can Çekişti Yüreğimde...
Benim Göklerde Bir Yıldızım,
Yağmurlu Havalarda Gökkuşağım,
Karanlık Gecelerimde, 
Yolumu Aydınlatacak Ay Işığım da Olmadı...
Kimse Şiir Şiir Sevmedi Beni, 
Kimse Mısra Mısra Öpmedi...
Ruhumun Semalarında, 
Gök Gürültüleri Hiç Dinmedi...
Oysa Onu Sevince Başlamıştı Bende Yaşam,
Onunla Aydınlanmıştı Benim Dünyam...
Hiçbir Sabah Onsuz Olmadım,
Hiçbir Gün Onsuz Yaşamadım, 
Hiçbir Gecemi Onu Düşünmeden Geçirmedim...
Hiçbir Zaman Onsuz Bir Hayal Kurmadım,
Gözlerimi Açtığım İlk Günden Beri,
O Vardı Hep Hayatımda...
Nefes Alışlarımda,
Verişlerimde...
Tebessümlerimde, 
Gözyaşlarımda...
Öyle Başkaydı ki Bende,
Öyle Bir Yerdeydi ki Gönlümde,
Öyle Derindi ki Yüreğimde,
Tek Hayalim;
Sonsuza Kadar Onunla Olmak,
Bu Ömrü Onunla Tüketmek,
Hayallerimizi Birlikte Gerçekleştirmek,
Ömür Sermayem Tükenince,
Kollarında Ölümsüzleşmekti...

Her Saniye Görmek İsterken,

Şimdi Neden Gözlerim Boşluğa Bakıyor?
Yüreğim Avuçlarımın Arasına,
Duygularım İçime Akıyor...
Neden Umutlarımı Başka Baharlara Saklamıyorum?
Gözlerine Bakınca Yanmayı,
Hayal Edince Isınmayı Özlemiyorum...
Neden Umutlarımın Son Durağına,
Dönüp Bakılacak Bir Silüet,
Tutunacak Bir Anı Bırakmıyorum?
Çünkü Küsüm İçimden Geçen Her Cümleye...
Gerçekle Hayal Arasında,
Bilmediğim Uzaklara Sürükleniyorum...
Gücüm Yok Yeniden Dönüşlere,
Yarınlara Umutlar Yeşertmeye... 
Ölüm Gülümseyişi Taşıdıkça Dudaklarım,
Ayaklarım Adım Adım Yalnızlığa Yürüyor...
Yüzümü Güneşe,
Gözümü Geleceğe Çevirmiyorum...
Ne Anlatacak Bir Mazim,
Ne de Ağlayacak Gözyaşım Var...
Hiçbir Şeyin Peşinden Koşmuyor Ayaklarım,
Kaybolmuyorum Özlem Dolu Gecelerde...
Ne Ayazlarda Üşüyorum,
Ne de Yorganıma Sarılıp Isınmaya Çalışıyorum...
"Rüyalarını Süsleyen Tek Ben Olsam,
Rüyalarıma Gelen Tek O Olsa" Demiyorum,
Beşinci Bir Mevsim de Katmıyorum Baharlarıma... 
Tüketilmiş Vakitlerin,
Sabırsız Sancılarındayım...
Unuttum Sabahları Düşlerle Uyanmayı,
Bahar Tadında Güneşi Kucaklamayı,
İsmini Duyunca Heyecanlanmayı...
Arsız Bir Ağrı Yerleşmiş Ruhuma,
Bedenime...
Yitirmişim Her Doğan Güneşle Heyecanlarımı...
Kaybetmişim Gözyaşlarımı...
Bakamıyorum Aynaya Sabahları,
Tanıyamamaktan Korkuyorum Yüzümü...

İstemek, 

Dilemek, 
Sevmek Yetmiyormuş...
Değer Vermek, 
Kıymet Bilmek, 
Üzerine Düşmek Sıkıyormuş İnsanı...
Karanlığın Nabzında İsmi Atarken,
Titrediğim Akşamlarda Tenini Üzerime Örterken,
Vuslata Dair Mısralarıma Gülüşü Düşerken,
Saklandı Uzakların Koynuna,
Görmedi Ona Dökülüşümü,
Dindirmedi Susuzluğumu,
Bir Tebessüm Kadar Kalmadı Sıcağımda...
Sırtımda Bir Dağ Olup Büyüdükçe Mesafeler,
Sesiz Çığlık Olup Yalvardıkça Şiirlerim,
Azaldım Çoğaldıklarımda,
Öldüm Yaşadığımı Sandıklarımda...
Avuçların Hep Boşluğa Kapandı,
Hayallerim Sellere Kapılıp Gitti,
Düğümü Çözülmedi Yollarımın...
Bütün Sokaklar Çıkmaz,
Bütün Yokuşlar Çıkılmaz Oldu...
Çürüdükçe Takvim Yapraklarında,
Sırtıma Saplanan Bıçakları Çıkarıp Yerinden,
Silmedi Kanlarını Şiirle...
Yalınayak Rüzgarlarla,
Yudum Yudum Şiirlerle, 
Gelmedi Ömrüme...
Belki de Ondan Çok Şey İstedim,
Ruhuna Ağır Gelen,
Lügatında Barınmayan Duygular Bekledim...
Belki de Bu Yüzden Can Kırığı Oldu Hep Bende Kalan,
Cam Kırığı Oldu Hep Yüreğime Bırakılan...
Bakmayın Siz Suskunluğuma...
İçimde Kopan Fırtınaya Rağmen Hala Susuyorsam, 
Sitemim Ona Değil,
Yüreğimedir...
Başardı Sonunda,
Yüreğimden Sevgisini Kopardı...
Beni Her Gece Ağlata Ağlata,
Sevdasını Göğsümden Söküp Aldı...
Sebebini Kendime Bile Anlatamadığım Bir Başlangıçtı Yaşadığım,
Ve Hiç Hesap Edemediğim Bir Sonuç...
O ki, Bütün Kelimelerimi Söküp Aldı Dilimden...
Seslendikçe Sesimi Soluğumu Kesti...
Sürünsem de Yerlerde,
Yalvarmıyorum Artık Kimseye...
Kuruduğunu Sanmayın Gözyaşlarımın,
Sadece Gizlemesini Öğrendim...
Akışına Bıraktım Her Şeyi...
Sus Dedim Acılarıma,
Dur Dedim Canımı Yakanlara...
İsteyipte Ulaşamadıklarıma Yol Verdim...
Tebessümlerime de Aldanmayın,
Hayatımda ki Her Şey Gibi Onlar da Yapmacık,
Onlarda Yalan...
Artık Ruhum Çürümeye Yüz Tutmuş...
Bir Daha Demir Atmasın Hiçbir Limana Diye,
Gönlümün Perdelerini Çekmiş,
Pencerelerini Kapatmış...
Sevdikçe Gurursuz Diyenleri,
Değer Verdikçe Yüreğimden Vuranları,
Yaklaştıkça Kaçanları,
Güven Duydukça Öldürenleri,
Olmayacak Duaya Amin Dediklerimi,
Unutmayacağım Diye Yemin Ettiklerimi,
Can Duvarımda Sesi Çınlayanları,
Önce Aşk Denen Şarkıyı Mırıldanıp, 
Sonra Yarım Bırakanları,
Azad Etmiş...
Çok Sevdiğimi;
Yine,
Yeni,
Yeniden,
Bıkmadan,
Usanmadan Anlattıklarımı,
Özlemiyle,
Yüreğimin Ucunu Yaktıklarımı,
Gözlerinden Akan Her Damla Yaşı Öptüklerimi,
Değer Verdiklerimi,
Gözümden Sakınıp,
Canıma Can Bildiklerimi,
Geceleri Uykuyu Kendime Haram Ettiklerimi,
İsimlerini Yüreğime Kazıdıklarımı,
Yürek Zindanımdan Çıkarmış...

Bir Yazgı Bu, 

Umarsız, 
Çıkarsız Teslim Oluş...
Harabeye Dönmüş Ruhun Derinliklerinde,
Kördüğüm Düşlerde Yaşamak...
Her Nefes Alışta Yutkunup, 
İçe Atılan Acıyışlarda Nefessiz Kalmak...
Düşüncelerin Zindanında Mahkum Olmak...
Kabullenip Hasretin Yükünü,
Sancılı Uçurumlarından Yuvarlanmak...
Deniz Olmayan Bir Yerde,
Liman Aramak...
Bitmeyeceğini Bile Bile,
Kurak Toprağa Umut Ekmek... 
Kötü Bir Rüyanın Etkisi Bu,
Bir Delinin Düş'ü, 
Sessiz Bir Cinayet...
Alacakaranlıkta,
Şiirlerle Yaşarken,
Güneşle Yok Oluş...
Her Şey Yerle Bir... 
Sevinçlerim, 
Ümitlerim, 
Sevgilerim...
Mecali Yok Göğüs Kafesimde Çırpınan Nefesimin...
Ruhumu Yakmak İçin Bahse Girenler,
Ölesiye Canımı Yakanlar,
Sızlatıp,
Yaralarıma Kabuk Dahi Bağlatmayanlar,
Şimdi Gelseler,
Yere Yığılan Umutlarımı Tek Tek Toplasalar,
Bana Ne...!
Bana Ne Gecenin Mavisinden...!
Tutkuların En Kırmızısından...!
Dünümü Çalan Bugünlerden,
Yarın Doğacak Güneşten,
Mavi Sevinçlerden,
Pembe Düşlerden,
Düşüncelerden Bana Ne...!

Bunu Bir Sitem, 

Öfke,
Kızgınlık, 
Aşk Acısı Sananlar;
İnanın Bunların Ötesinde, 
Çok Ötesinde Bir Şey Bu...
Hatrı Sayılır Kırgınlık...
Her Gece Aynı Sızıyla Yatıp,
Her Sabah Aynı Sızıyla Uyanış...
Paylaşılmayan Duygular,
Cevaplanmayan Sorular Eşliğinde,
Son Kez Her Şeye Susuş...
Çünkü Kimse Anlamadı, 
Bilmedi Tebessümlerimin Ardında Gizli Yarım Asırlık Acılarımı... 
Bir Tesellim Yok Artık...
Ulaşılması Zor,
Ulaşılamayacak Kadar Uzak,
Çetin, 
Uzun Yollarım,
Yaş Dolu Gözlerim,
Çok Uzaklarda Kalan Ümitlerim,
Siyahlara Bürünmüş Hayallerim,
Uykusuz Gecelerim,
Yüreğimden Yaralar,
Acı Veren Hatıralar Var...
Dudaklarımdan Fısıltıyla Çıksa da Adı,
Çığlık Çığlığa Olacak İçimdeki Yankılanışı...
Damarlarımda,
Buz Gibi Yokluğu Dolaşsa da,
Adının Adresi Hiç Değişmeyecek 
Vedası Olmayan Bir Sır Olarak Kalacak Gönlümde... 
Onu Suskunluğumla,
Sorgusuz,
Sualsiz,
Sonsuz,
Sınırsız Dualarca Sevip,
Aminlerce Anacağım...
Acıları Gerilerde Bırakmak, 
Yürek Yangınlarını Yok Saymak,
Acıların Güzergahından Uzaklara Gitmek Tek İstediğim...
Yol Uzun Değil,
Bir Adım Sonrası Nefessizlik,
Sonrası Derin Bir Boşluk...
Yarım Kalmış Gülümseyişlerimle,
Elimde Kalan Son Umutlarımı,
Bir Uçurumdan İtiyorum...
Yüreğim Uslandı, 
Gönlüm Kapattı Kapılarını Aşka...
Herkes Yoluna, 
Ben Meçhule...!