9 Kasım 2017 Perşembe

"Seni Seviyorum" Diyerek Bitiriyorum...

Sana Yazdığım Kaçıncı Sayfa Bu?
Sana Dair Kaç Cümle Kurdum Bu Güne Kadar?
Ya Yazmadıklarım?
Yazamadıklarım?
Beynimde Tükettiğim,
Tüketmek Zorunda Bırakıldıklarım?!
Seni Sevmenin Ne Demek Olduğunu Sana Anlatmak İçin Yazdığım İlk Şiirim Değil Bu...
Sana Koşan Yorgun Adımlarım,
İçimdeki Kırık Hüzünlerim İlk Değil...
İçimdeki Sevginin Ne Kadar Büyük Olduğunu Anlatamadan Hazanda Kalışım,
Solmuş Yapraklar Gibi Dökülüşüm de İlk Değil...

Ne Zaman Yazmak Gelse Aklıma;
Sana Duyduğum Hasret Çığ Gibi Büyüdü,
Yüreğim Kor Alevlerde Yandı,
Kan Revan İçinde Kaldı Ellerim...
Özlemin Çoğaldıkça,
Yokluğunun Adı Karanlık Oldu... 
Sana Yazdıkça,
Seni Yazdıkça Parmak Uçlarım Acıdı...
Adın Düştükçe Yürek Kalemimden Satırlarıma,
Ruhum Can Çekişti...
Sana Yazmak,
Seni Yazmak Yok Olmaktı Kelimeler Arasında, 
Her Dizede Özlemek,
Her Dizede Ağlamak,
Umuda Küsmekti...
Seslendiğim "Sen" mi Çok mu Uzaklardaydın?
Yoksa Sesi Duyulmayan Ben miydim? 
Belki de Yazdığım Her Cümle Ömrümün Hikayesiydi...!

Sen Hep Kendini Tanımadan Yaşamış,
Aşktan Korkmuş,
Sevgi Dolu Yüreğinden Kaçmıştın...
Bir Gün Ben Çıkageldim Ansızın,
En Dokunulmazına,
Yüreğine Dokundum,
Senden Daha Derin,
Senin Bile Bilmediğin "Sen" Buldum Sende...
Ve Bir Gün; "Merhaba" Dedin,
En Dokunulmazıma Dokundun,
Gülüşün Kirpiklerime Değdi,
Yüreğin Yüreğime Ses Verdi...
Yüreğime Damlarken Sessizce,
Giriyordun Aslında Gönlüme...
Uykularımın Bölündüğü Saatlerde,
Tek Düşündüğüm Sendin Soluk Soluğa...
Kokun Sarardı Geceleri Odamı,
Kokunu Derin Derin İçime Çekerdim,
Başım Dönerdi,
Uçardım Bulutların Üstünde...
Teninin Sıcaklığı Isıttıkça Buz Kesmiş Bedenimi,
Erirdim Avuçlarında...
Uyuyamazdım,
Hayalini Kurardım Sancılar İçinde...
Penceremden Her Sokağa Baktığımda,
Her Giden Sen Olurdun,
O An; Gözlerim Ayaklarım Olurdu,
Yüreğim Kanatlarım,
Seni Arardım,
Yokluğuna Ağlardım Sonra...
Günlerce,
Haftalarca,
Aylarca,
Hatta Yıllarca Gecenin Karanlıklarında, 
Yalnız Yüreğimle Seni Bekledim,
Yazdım Bekledim, 
Yandım Bekledim...
Sevdam Öyle Büyüktü ki,
Karanlıklar Korkutamadı,
Rüzgarlar Savuramadı,
Ateşler Yakamadı,
Soğuklar Üşütemedi...
Biliyorum,
Sen de Beni Sevdin,
Ama Beni Ben Olduğum İçin Değil,
Senin Peşinden Bir Çocuk Gibi,
Tertemiz Duygularla,
O Masum Halimle,
Peşinden Gelmemi,
Uzakta Olsan da,
Sana Yakın Olmak İçin Engel Tanımadan Yollarına Düşüşümü Sevdin...
Usumda Usanmadan Savruluşunu,
Seni İçinde Taşıyan Bedenimi,
Senin İçin Çarparken Kalbimi,
Senin İçin Yazdığım Şiirleri,
Yaşadığım Uykusuz Geceleri,
Sana Ayırdığım Zamanımı Sevdin...

Sende Bilirsin,
Yazmak;
Konuşamadığım,
Yaşayamadığım Tüm Duygularıma Hayat Verebildiğim,
Erişemediğim,
Gerçekleştiremediğim Hayallerime Sarılabildiğim, 
Onlara Hayat Verebildiğim Tek Gerçeğim Oldu...
Hiçbir Şeyden Korkmadan, 
Kimseden Çekinmeden, 
Korkusuzca Yüreğimi Yazdım... 
Yüreğimi Dinledikçe,
İç Sesime Kulak Verdikçe,
Ardı Arkası Kesilmedi Cümlelerimin...
Adını Sayıkladıkça Kalemim, 
Yazma Dürtüsü İçimden Hiç Eksilmedi...
Ne Seni Yaşamaktan, 
Ne de Cümlelerimde Yaşatmaktan Korkup Kaçtım,
Hep Sana Yazdıysam Şiirlerimi,
Bir Bildiği Vardı Elbette Kelimelerimin...
Hep Sana Ait Hissettiysem Düşlerimi,
Umutlarımı,
Bir Hayalim Vardı Elbette Senli Benli,
Daha Çok Bizli...
Ben ki; Kalbimi Bağışlamıştım Kalbine,
Ellerimi Ellerine,
Yastığına Bırakmıştım Düşlerimi,
Emanet Etmiştim Sana Hayallerimi,
Ama Sen Koparttın Umutlarımı, 
Sensizlik Gölgesini Düşürdün Peşime,
Suskunluk Düşürdün Dilime,
Anlamadın İçimdeki Suskun Dizelerimi,
Hep Yalnız Bıraktın Aşkta, 
Sevdada,
Hayatla Kavgamda...
İsmin Yüreğimde Dua İle Başlarken,
El Açarken Rabbimin Huzurunda, 
Kokuna,
Sesine,
Nefesine,
Yani Varlığına Susattın...
Acıttın Yüreğimi Sözlerinle,
Her Cümlen, 
Her Kelimen Yaktı,
Sürükledi Dipsiz Kuyulara...

Belki Bende Olmayan Yanlarındı Beni Sana Yaklaştıran,
Damarlarımda Dolaştıran...
Gün Oldu "Bir Rüyadır" Dedim,
Gün Oldu "Sevgilimsin" Benim...
Adına Ne Dersen De...! 
Bana Ne Söylersen Söyle...! 
Ölümüne Bir Sevdayla Sevmiştim Seni...
Sana Olan Aşkım Bir Yangındı,
Dalgay‍dı Hiç Durulmayan,
Rüzgardı Delice Esen,
Ama Duymadın Rüzgarın Fısıldayarak Sana Anlatmaya Çalıştığı Sevgimi,
Dinmek Bilmeyen Hasretimi...
Ben Sevgimin Büyüklüğünü Sana Benzeyen Mutluluk Olmadığı İçin Anlatamadım Belki de...
Bu Olmayanlar Var Oldukça Anlatamayacağımı da Biliyorum...
Çünkü "Sen" Diyemediklerimdeydin, 
Göremediklerimde...

Ben Seni Kalbindeki Ateşin Sıcaklığını Duyacak Kadar,
Geceleri Sabaha Kadar Gözümü Kırpmadan Sabahlayacak Kadar Sevdim...
Ben Seni Unutacak Kadar Değil,
İçimde Bir Ömür Yaşatacak Kadar Sevdim...
Sabahları Seni Düşünerek Uyanmayı,
Her Düşüncemde Benimle Olmanı,
Tüm Hayallerimde Esirin Olmamı Sevdim...
Ben Kalbimle Sevdim Seni,
Dilimle Değil,
Ben Özümle Sevdim Seni,
Sözümle Değil...
Fırtınam Oldun Durgun Sularıma,
Dalga Dalga Sokuldun Gönlümün Koylarına...
Ben Büyük,
Çok Büyük,
Büyük Yürekle Ne Kadar Sevilirse O Kadar Büyük Sevdim Seni
Sakın...!
Sakın Sen Benim Gibi Sevme, 
Hatta Benim Kadar...!
Dayanamazsın...! 
Aklın Durur, 
Yüreğin Şaşırır...!

Umut Etmek İçin Yaşamıyorum Artık,
Umut Ederek de Yaşamıyorum,
Ama Bil ki; Bu Aşkın Enkazıyla Yaşamak Zor...
Yüreğim Sana Korken,
Başka Bir Sevdanın Yanına Yaklaşmak,
Kalbe Başka Bir Sevda Almak Zor...
Sensiz Çekilmezmiş Bu Ömür, 
Anladım, 
Farkına Vardım...
Ve Anlıyorum ki; 
Ben Artık Beni Anlatmamalıyım... 
Beni Bende Saklayıp,
Beni Bende Susturmalıyım...
Çünkü Anladım, 
Ben Beni Anlatamıyorum...
Yaralarımı Gömeceğim Yüreğimin En Derin, 
En Karanlık Köşelerine...
Yüreğimi Bir Kafese Hapsediyorum,
Üzerine Zincirler Vurup,
Söküyorum Ruhumdan...
Biliyorum Kolay Değil Sensiz Olamayacağımı Bilirken, 
Kapkaranlık Bir Yalnızlıkta Kalmak,
Ama Bir Daha Gel Demeyeceğim Sana...
Gülüşümde Çiçekler Açtıracak,
İçimin Acısını Dindirecek,
Karanlık Gecelerimi Aydınlatacak Olsan da,
Bir Daha Gel Demeyeceğim Sana...

Belki Bir Gün Sen de Uzandığında Dokunabileceğin Birini Ararsın...
Çığlıkların Yükselirken Gecenin İçinde,
Belki de Kendini Susturamazsın...
Gözlerin Uzaklara Dalar,
Gittiği Yollara Bakarsın,
Yürüdüğünüz Yerlerde Yürür,
Hayallere Dalıp,
İkinizi El Ele Görürsün...
Belki Bir Gün Sende Muhtaç Kalırsın; Bir Selamına,
Bir Merhabasına,
Bir Yudum Sevgisinin Sıcaklığına...
Eğer Birgün; Benim Halime Düşersen,
Avucunda Taşıdığın Yüreğin Ellerinde Yorulursa, 
Ben Senin Bana Yaptığını Yapmayacağım....
Sana Taştan Duvar Değil, 
Umut Olacağım...

Ölüm Kokan Bir Sevda Masalıydı Bu...
Kelebek Misali Dolaştı Alaca Karanlıklarında,
Gönlünün Soğuk İklimlerinde...
Var Gibiydin,
Ama Yoktun,
Sadece Uzaklardan Göründün Siluetler Gibi... 
Uzaklığın Özleti, 
Yakınlığın Acı Çektirdi... 
Bir Sızıydın, 
Her Yeri Toz Duman Eden Bir Fırtına... 
Sessiz Bir Fırtınanın Ardında Kalanlar;
Gönül Kırgınlıkları, 
Hüzünlü Ağlayışlar,
Bilmiyorum Artık Ruhum Nerede,
Sadece Susmak Geliyor İçimden,
Bir Köşede,
Sessizce,
Kocaman Sessizlikte,
Çaresizlikler İçinde Ağlamak Sakince...

Sanırım Bu Kadar Yeterli,
Kozama Geri Dönüyorum,
Yalnızlığı Seçiyorum Kendime...
Bundan Sonra Yazmamak En Doğrusu Olacak,
Belki de Kaçmak,
Sonu Görünmeyen Bir Yola Çıkmak,
Terk Etmek Gölgesine Sığındığım Hayalleri,
Sensiz Gecelerin Düşlerini,
Gecenin Karanlığında Donan Ümitleri...
Duygularımı Yüreğime Kilitleyerek,
Düşsüz, 
Hissiz,
Haddimi Bilerek,
Sonu Görünmeyen Yollara Düşmeliyim...
Çünkü Sen Benim İçin Bir Hayal İdin;
Sonu Olmayan,
Tutamadığım,
Dokunamadığım,
Sıcaklığını Hissedemediğim Bir Hayal...
Ben Seni Yüreğime, 
Yüreğimin Derinliklerine,
Damarlarıma,
Gözlerime,
Nefesime,
Dudaklarıma Saklıyorum...
Gülümsemelerin Solmasın, 
Ben Her Zamanki Gibi Uzaklardan Severim;
Sana Hasret Gözlerimle,
Resimlerinle Yaşamasını Öğrenirim...
Belki Gün Olur İçimdeki Acımı Dindiririm,
Kirpiklerimi Kuruturum,
Hayallerim mi?
Onları da Karanlığa Savururum...
Belki,
Belki Bir Gün Seni Unuturum...! 

Allah Şahidimdir ki: Ben Seni Saf,
Temiz,
Lekesiz Sevdim...
Yarama Merhem Olmayacağını Bile Bile Sevdim...
Yalvarırım, 
Sakın Hiçbir Kadının Elini Tutar Gibi Yapıp,
Aniden Bırakma,
Üşütme Sakın Hiçbir Kadının Düşlerini,
Öldürücü Cümlelerinle Öldürme Benim Gibi...
Yalvarırım,
Nefes Diye Savurma Soluğundan,
Her Sabah; Sessiz,
Nefessiz,
Eksik Kalkmasına Sebep Olma Yatağından...

Sen Bu Şiiri Okuduğunda;
Ben Sisli Sokaklarda,
Parklarda Dolaşacağım...
Bazen Uyurken Yorgana "Sen" Diye Sarılıp,
Yastığımda Seni Koklayacağım... 
Dudaklarım İsmini Heceleme Çabasında Oldukça,
Sesimi Sessizliğimle Bastırıracağım...
Aynalardan Toplayacağım Kırılmışlıklarımı...

Bu Güne Kadar Hiç Kimsenin Karşısıda Eğilmemiş Başım Eğsem de,
Kimsenin Çiğnemeyi Başaramadığı Gururumu Çiğnesem de, 
Bilirim Yüreğini Başka Başka Sevdalarda Ateşlediğini,
Gözlerinin Beni Görmeyecek Kadar Uzaklarda Olduğunu Bilirim...
Bilirim Bilmesine de;
Karşılıksız,
Umarsız Yine Severim Seni...
Hani Sen Hep İsterdin Ya Sonsuz Sevilmeyi?
Ben "Seni Sonsuz Seviyorum" Diyerek Bitiriyorum Sözlerimi...
Bunu Laf Olsun Diye Değil,
Öylesine Hiç Değil,
Sonsuz Sevdiğim İçin Söylüyorum... 
Şimdi, 
Her Zaman, 
Ölene Dek,
Çünkü Ben Seni Gerçekten Seviyorum...



7 Kasım 2017 Salı

Bu Aşk Son, Bu Son, Son...!

Uzun Zamandır Bulutlarda Asılı Kimliğini Kaybetmiş Gölgem...
Dilim Lal,
Kirpiklerimde Çiğ Taneleri...
Can Çekişirken Düşlerim,
Üşüyor Yüreğim...
Kanadıkça Can Kesiği Yaralarım,
Avuçlarımı Yakıyor...
Yuvasız Kalmış Kuş Misaliyim;
Ne Çırpınmaya Mecalim Var,
Ne de Bu Acıyı Taşıyacak Kanatlarım...
Acım Öyle İçime Yerleşmiş ki;
Benle Öyle Bütünleşmiş ki;
Acım Bile Acımıyor Artık...
Alabildiğim Nefesle Yaşıyor,
Ya da Yaşıyormuş Gibi Yapıyorum...
Nefes Alacak Nefesim Yok,
Varlığı Olupta Ruhu Olmayan,
Cansız Bir Varlık Gibiyim... 
Ne Mevsimin Kokusunu Alıyorum,
Ne de Güneşin Sıcaklığını Hissediyorum...
Bakışlarım Bazen Sağanak Yağmur,
Bazen Hırçın Dalga... 
Sessiz Bir Nefes Gibiyim;
Özlem Gibi,
Düş Gibi…
Öyle Bir Zaman ki; Geçmiyor Saatler,
Avuçlarım Nemleniyor Gözlerim Yerine...
Bazen Cümlelerin Anlamını Yükleniyorum Kalemime,
Bazen de Derinlerimde Bir Yerlerde Saklıyorum,
Lal Oluyorum Her Şeye...
Yüreğim Tutuklu Kalıyor Kalemimde,
Dökülmüyor Satırlara...

Ne Kadar Oldu; 
Umutlarım Avuçlarımda,
Düşlerimi Zamansız Zamanlarda Bıraktığım?
Düşlerimi Yağmur Tanelerinden Topladığım?
Yorgun Gözlerimi Aynalarda Seyrettiğim?
Gündoğumlarından Düşürülen Düşlerimi Topladığım?
Kaç Yıl Geçti Kanattığı Hayallerimin Üzerinden?
Kaç Mevsim Baharsız Kaldım?
Hani Layık Olmadığımı Bilerek, 
İç Çekerek,
Bir Yüreğin Kapısında Beklediğim?
Cesaretimi Topladıkça Yüreğinin Kapısına Tekrar Tekrar Gelişlerim?
Bir Işık Görme Hevesiyle Yaklaşabildiğim Kadar Yaklaşışım?
Bu Kaçıncı; 
Beni Yokluğuyla Terbiye Ettiği Geceleri,
Attırdığı Sessiz Çığlıkları,
Gündüz Yaşattığın Geceleri Kaleme Alışım?
Ama Sesim Geçemedi Yüreğinin Duvarlarından İçeri,
İçerlerime Battı  Hep Sessiz Haykırışlarım,
Kendinden Yoksun Bırakışları,
En Kötüsü de Benden Aldıkları,
Kendi İçin Beni Bende Yitirişleri...

Ben ki; Kendimi Yok Edercesine,
Ne Çok Unutmaya Çalıştım... 
Ne Çok Nefes Almaktan Korktum,
Ondan Bir Koku Gelir Diye...
Ne Çok Ayak İzlerine Basarım Diye,
Yürüdüğü Yollardan Uzak Durdum, 
En Çok da Gözlerimi Korudum Uykularımdan,
Rüyalarımda Onu Görürüm Diye...
Onu Kelimelerimden Çıkarmak İstedikçe,
Yağmur Gibi Yağdı Yokluğunun Sızıları...
Parmak Uçlarımdan Dökülen Binlerce Sızılı Satır,
Damarlarından Süzülüp Yüreğime Aktı...
O Geldikçe Aklıma,
Göğsüne Yaslayamadığım Başım Bir Külçe Oldu Omzuma... 
Perdeleri Kapatıp, 
Işıkları Söndürdüğünde; 
Ellerimin Suskunluğunda Düşler Sığdırdım Mısralarıma...
Hayalini Çizdim Gökkuşağının Renkleri Arasına... 
Öyle Büyüktü ki Varlığı; Beni Aştı,
Ama Ona Ulaşmadı,
Bundandı İşte Ben Onu Hep Uzak Sevdim, 
Hep Uzak Öptüm...
Onu Düşünürken, 
Gecenin Zifiri Perdesine Resmini Düşürdüm Gökkuşağı Renginde...
Sensizliği Adımları Ruhumun Tavanıda Gezindikçe,
Tenimde Teninin Nemini Hissettikçe,
Ona Uzanan Ellerim Hayalline Dokundu, 
Sevgisini Tuttu Aşkından Tir Tir Titreyen Ellerim...
Aldığım Her Nefeste Kokusunu Duydukça,
Verdiği Her Nefes Tenime Değdi,
Kalp Atışlarımı Titretti,
Yüreğimin Kıpırtısında Hayat Buldu Sureti...
Adı Yok Ona Yazdığım Şiirlerin,
Bende ki Yokluğunun,
Geçen Zaman Teselli Etmiyor,
Ruhumu Avutmuyor...
Yüreğimin Kaldırımları Onun Varlığına Aşina Ya?
Ne Tarafa Baksam "O" Duruyor Karşımda...
O Benim Gökkuşağım Oldu,
Karanlıklarımdan Aydınlığa Çıkardı...
Rüzgarım Oldu,
Sevda Okyanuslarına Savurdu...
Yüreğim Oldu,
Özgürce Damarlarımda Dolaştı...
Nefesim Oldu,
İçime Çektiğim Her An Yaşattı...
O Benim Baktıkça Bakasım,
Sevdikçe Sevesim Gelen,
Canıma Can,
Ömrüme Ömür Oldu...
Üzerine Titrediğim,
Sevdiğim,
Kaybetmekten Korktuğum Vazgeçilmezim Oldu...
O Bilmese de, 
Her Yağan Yağmurda Yağmur Damlalarıyla Gözlerinden Akıp, 
Buse Kondurfum Yanaklarına,
O Bilmeden Ona Sarıldım...

Ben ki; Hayatımda Bu Duyguyu Hiç Tatmamıştım,
"Onsuz Yaşayamam" Kelimesini Hiç Ama Hiç Kullanmamıştım,
O Hep İlkleri Yaşattı Kalbimde...
Ondan Uzak Olunca;
Aklım Onda Kaldı,
Hüzünlü Tebessümlerim Onu Aradı...
O Gitmiş Olsa da Kendince,
Benim Yüreğimde Tutuklu Ömrümce...

Biliyorum, Kolaydır "Seni Seviyorum" Demek,
Zor Olan Taşıdığı Yükü Kaldırabilmek,
Ki Bakışı Bana Uzaktan Bakarken, 
Nefesin Uzakta Solurken Hayat Bende Durmuş Sanki...
Böyle Uzaktan Severken Yetmiyor Satırlar, 
Doldurmuyor Yerini... 
İçimde Kocaman Bir "O" Var,
Kalbimde Onu Her An Hissediyorum...
Ben Onu, O Yokken Yaşarken,
Sessizliklerde Sesini Duyarken,
Kocaman Bir "Hiç!" Oluyorum,
Ama Yine de Ben Her Nefeste Onu İçime Çekiyorum...
Ki Ben Umutsuzca, 
Beklentisizce
Hayallerimin Derinliğince,
Yüzlerce Mesafe Uzağından Sevdim...
İlkbahardan Sonra Yazı Beklerken Birden Bastıran Karakış Gibi Birşey Bu Aşk;
Titreten,
Sızlatan Bir Ayaz...
Gözlerimden Akan Yaş, 
Tarafından Görülmeyen...
Onunla Yaşanmak İsteyipte,
Yaşanamayan An'lara Özlem,
Yüreğimde Bir Sızı,
Canını Acıtan...

Ömrün Ona Sürgünken,
Yüreğimde Gözlerinin Kahvesi Var,
Bir de Yokluğunun Nefesi...
Görülmeyen Bir Hasret Bende,
Mesafelerin Ötesinden Sıcak Bir Dokunuş,
Yüreğimin Parmaklarımdan Akışı,
Suskunluğumun Dili,
Gecelerimin Dokunuşu,
Titreyen Mısralarımda Bahsettiğim Sevdam,
Yazılmayı Bekleyen, 
Bir Ömür Yazılmaya Devam Eden...
Ki Cümlelerimde Hep Onu Anlattım,
Birikip Sel Oldu, 
İçime Aktı,
Kim Çıkarsa Çıksın Karşıma, 
Kim Uzatırsa Uzatsın Ellerini, 
Parmak İzi Tenime Bulaşmasın Diye Geri Çekildim,
Çünkü "O" Öyle Güzel İzler Bıraktı ki Üzerimde;
Silinmez, 
Kazınmaz, 
Atılmaz...

Bölüşemedik İşte Sabahları Sıcacık Bir Çayı,
Tebessümle Uyanamadık Sabahları,
Uyku Mahmurluğunda Öpüp,
Başımı Göğsüne Yaslayıp,
Sayamadım İşte Benim İçin Atan Nabzını...
Oysa Sevdasını Öyle Bir Serpmişti ki Kalbime,
Ruhunun Tebessümü Öyle Yayılmıştı ki Gönlümün İklimine,
Utanmıştım Bunca Yıl Kurak Topraklarda Yaşadığıma...

O ki; Başkasıyla Olabilir, 
Birbirlerini Sevebilirler de, 
Ama "O" Hala Benim Herşeyim... 
İçimde Ondan Bir Sevda Var Yalnızlıklarımla Büyüttüğüm,
Ve Ben Artık Anladım ki; 
O Unutmam İçin Dağlar Yürümeli,
Denizler Kaynamalı,
Yani Kıyamet Kopmalı, 
Çünkü; Doğumum Oydu,
Mahşerim de O...

Anlatırım Sandım Harflerle Aşk'ı;
Aşk Anlatılmazmış Meğer,
Cesaretin Varsa Yaşarsın Sadece...
Şimdi Çıkıp Dağlara Haykırsam,
Anlatsam,
Ağlasam...
Desem ki; 
Bu Son Sonbahar,
Kirpiklerimden Avuçlarıma Düşen Son Yağmur Damlaları,
Son Çırpınışlar...
Desem ki;
Bu Aşk İlk,
Bu Aşk Son,
Bu Son, Son...!
Bu Son Olsun,
Bu Son...!!!










6 Kasım 2017 Pazartesi

Söyleyin Ona, Nefesiyle Örtsün Üstümü...

Birdenbire Oluyor Her Şey: 
Önce Ruhumun Yaprakları Sararmaya Başlıyor,
Sonra Usulca Üstüme Dökülüyorlar...
Sabaha Dek Özlemler Biriktirip, 
Kapatıp Gözlerimi, 
Bitiremediğim, 
Beni Yoran Hayallere Dalıyorum...
Fırtınalar Gezindikçe İçimde, 
Dipsiz Bir Uçurum Gibi Bakıyor Gözlerim, 
Anlattıklarıma Değil Anlatamadıklarıma Oluyor Telaşım... 
Sabahı Olmayan Gecelerin Düşlerinde Unuttukça Kendimi,
Sırılsıklam Kanatan Hüzünlere Uyanıyorum...
Perdelerimi Hiç Açmıyorum...
Bir Odanın İçinde,
Bir Başıma,
Derin Bir Hüzne Yaslanıyorum...
Güneş Dünyama Işık Saçmıyor,
Bütün Yüzler, 
Bütün Resimler Kayboluyor...
Sonra Ellerim Kanıyor,
En Çok da Avuç İçlerim,
Çağrılmadan Ona Koşan Ayaklarım,
Ona Çoğalttığım Hücrelerim...

Haberi Yok Buralardan;
Bilmiyor Neler Oluyor,
Hayat Buralarda Nasıl Geçiyor,
Ya da Geçiyormuş Gibi Yapıyor mu Demeliyim?
Anlatayım; Belki Bilmek İster:
Delice Bir Yangın Var Parmak Uçlarımda,
Yazarken Sadece Elimi Değil, 
Kalbimi de Tutuşturan... 
Yağmur da Var,
Rüzgar Hüznün Kokusunu Savuruyor Sokaklarda...
Yelkovanla ve Akrep Aynı Yerde Durmuş; 
Ne Güneş Batıyor, 
Ne de Ay Doğuyor...
Şehir Yetim Kalmış Bir Çocuğun Bakışı Gibi Suskun, 
Ürkek, 
Çaresiz,
Ortada Kalmış Gibi...
Hiçbir Şeyin Tadı Yok, 
Rengi de...
Dışarda Sis Var,
Ama Ne Farkeder ki;
Zaten Perdelerim Kapalı...
Mevsimler Değişiyor, 
Günler Geçiyor Ama,
Ben Aynı Yerde,
Aynı Rüyada, 
Aynı Duygularda Susuyorum...
Her Akşamım Bir Kayboluş,
Her Gecem Bir İntihar...
Yaşamaktan Az,
Ölmekten Fazlayım...

Ben İyi Bilirim Sevilmeyen Bir Kadının Neler Hissettiğini,
Özlemlerini,
Hasretlerini,
Gözyaşlarıyla Harmanlayıp,
Yazıp Gönderemediği Mektuplarındaki Özlemi,
Beklemenin Bitmeyen,
Hiç Bitmeyecek Sonsuzluğunu,
Umudu Tüketmenin,
Kırık Kalple Yaşamanın Zorluğunu...

Sahi, Kim Daha Cesurdu Bu Aşkta? 
İlk Kim Kucak Açmıştı Bu Sevdaya? 
İlk O mu Söylemişti Sevdiğini,
Yoksa Ben mi Dile Getirmiştim Hissettikleri mi? 
İlk Kimin Kollarıydı Saran,
Sarılan?
Ben mi Önce Tuttum Ellerini,
Yoksa O mu?
Ne Farkeder ki İlki,
Koskoca Bir Sevdaydı Yaşadığım,
Gerisi mi?
Ufak Tefek Ayrıntıdan İbaretti...

Çok Şey Var Aslında Söylenecek,
Ama Bitmiş, 
Tükenmiş Bütün Sözler...
Ezilen, 
Ama Bitmeyen Sevgide Anlamı Yok Kelimelerin,
Dünyanın En Zor Şeyiydi Onu Sevmek,
Ben mi?
Daha Zorunu Yaptım,
Hem Onu Delice Sevdim,
Hem de Ondan Vazgeçtim...

Neden Gelmediğini, 
Neden Sevmediğini Sorgulayamam, 
Çünkü İzim Yok, 
Yüzüm Yok Bilirim Üzerinde... 

Aslında Yokluğu Bir Şey Değildi,
Alışırdım Belki de,
Ama Şu Kokusu Yok mu?
Kokusu İşte,
Hiç Rahat Bırakmadı Beni...
Şimdi Bu Yazıyı Okuyorsa; Ben Onun Unutmaya Çalıştığıyım,
Ama Bir Türlü Unutamadığım,
Unutmaya Çalışmadığım...

Nasılsın? Diye Sormasın Bana...! 
Zaten Sormaz da,
Özlüyorum Desem Ne Değişir? 
Olsun,
Yine de Söylüyorum;
Özlüyorum...
İyi misin? Diye Sormasın Bana,
Zaten Sormaz da,
Yinede Söyleyim,
İyi Değilim Ben...

Yeter...!
Sormayın Artı Bana; 
Kim Bu Satır Satır,
Mısra Mısra Yazılan,
Yüzlerce Şiirde Anlatılan,
Bir Kadının Yüreğini Kor Gibi Yakan,
Bir Sevda Masalında Anlatılan...
Nasıl Anlatırım ki Onu Size?
Kıyaslayamam ki Hiç Bir Şeyle...
O Benim Şiirlerime Düşen Yaram,
Sol Yanıma Vurulmuş Damgam...
Onu Unutmak,
Hafızamdan Silmek Ölümü Seçmek Gibidir...
Yokluğu Yorgunluğum,
Varlığı Yaşama Sebebimdir...

Yine Başım Dönüyor, 
Biraz da Üşüdüm,
Aranızda Onu Tanıyan Varsa Söylesin Ona,
Elini Koyup Sol Yanına,
Bir Ses Versin...
Yürekten Bir Ses,
Bir Nefes Yetecek Isınmama... 
Söyleyin Ona, Canımda Canlansın,
Canıma Can Versin,
Bırakmasın Beni Gözyaşlarımın Kuytularında,
Bırakmasın Beni Yüreğinin Tenhalarında...
Söyleyin Ona, 
Durmasın,
Dolasın Kollarını Düşlerime,
Sımsıkı Sarsın Hayallerimi,
Sokulsun İyice Üşüyen Umutlarıma,
Özgürleştirsin Rüyalarımı...
Söyleyin Ona, 
Bir Nefes Alsın Benim İçin,
Sonra Versin En Derinden,
Nefesiyle Örtsün Üstümü, 
Kim Bilir,
Belki de Geçer Hüznümdeki Üşümüşlüğüm...