24 Ekim 2012 Çarşamba

Acıdan Tutulan Dilime Susmak Düşüyor...!

Gelmeye Çalışırım Gittiğim Yerlerden, Zordur Kendime Dönüş Artık Bilirim...
Şimdi Akşamın Bir Vakti Erken ve Hesapsız İnceldiği Yerlerden Kopmasına İzin Verdiğim Bir Şeyleri Bağlamaya Çalışıyorum...
Onarılması Zor Yanlarımı Yazılarla Uyuşturuyorum...
Herkese Bir Şeylerin Açıklamasını Yapmaya Çalışan Ben, Herkesin Sorunlarının Cevap Anahtarlarını Çoğaltmaya Uğraşan Ben Anahtarını Kaybetmiş Biri Gibi Dışarıdayım Şimdi...


Hani Olur Ya Bazen Susarsın Bazen de Suskunluğuna Yanarsın...
Bazen Üzülürsün Bazen de Mutlu Olmaktan Kaçarsın...
Bazen Değer Verirsin Birine Ama Bazende Onun Değersizliğine Verdiğin Değerden Utanırsın...
Bazen Konuşmak Dertleşmek İstersin Biriyle Ama Bazen de İnsanların İki Yüzlülüğü Gelir Aklına Yine Susarsın...
Bazen Birinin Gözlerine Saatlerce Bakmak İstersin
Ama Baktığın Gözlerin Senin Gibi Bakmadığını Görünce Başını Çevirirsin...
Bazen Aşk'ı Buldum Diye Haykırmak İstersin Bazen de Sesini Duymak İstediğin Kimseyi Asla Yanında Bulamazsın!


Hani Olur Ya Bazen Yalnız Kalırsın, Oyalanabileceğin Her Yolu Denersin Olmaz...
Sonra da Yapacak Bir Şeyin Kalmadığında Oturur Düşünmeye Başlarsın Seni Üzen Şeyleri...
Bir Nevi Kendi Kendine Acı Çektirirsin...
Sonunda Deli Gibi Ağlayacağını Bildiğin Halde Yine de Düşünürsün...
Her Güzel Saniyeyi Sanki Tekrar Yaşıyomuşsun Gibi Yüreğinde Hissedersin...
O'nu Hatırlatan Herşeyi Yaparsın..
Resimlerine Bakarsın, Sana Attığı Mesajları Mailleri Okursun ve En Çok da Hep Aynı Şarkıyı Dinlersin...
Ağlamaktan Gözlerin Şişse de, Artık Yüreğin Dayanmasa da İnadına Düşünmeye Devam Edersin...
O Hep Aynı Yerdedir, Sende Ama Aynı Zamanda da Yoktur...
Aslında İçini Acıtan da Budur, Yüreğindeki Közleri Yeniden Alevlendiren de...
Aslında Aynı Yerdedir Ama Yoktur...
Aranda Kilometrelerce Mesafe Olmasına Rağmen Sen İstediğin İçin Nefes Kadar Yakındır Ama O İstediği İçin de Yıldızlar Kadar Uzak...
Nerde Olduğunu Unutursun Kendini Soyutlar Sadece O'nu ve Yaşattıklarını Düşünürsün...
O Bilmese de Yüreğinin Derinlerinde Hep O'na Kavuşmanın Hayalini Kurarsın Hem de İmkansız Olduğunu Bile Bile...
Hep O'na Sarılırsın Düş'lerinde...
Gözlerinin İçine Bakarsın Taa Ki Kendini Görünceye Kadar...
Hep O'nunla Dans Edersin Her Zaman Dinlediğin ve Sana Sadece O'nu Hatırlatan Şarkıda...
Yaşadığın Yalnızlığa İnat Her Saniye O'nu Düşlersin Sanki Kapıdan Girecekmiş Gibi...
Yüreğinde Sadece O'na Ait Bir Dünya Kurarsın ve Hep O Dünyada Yaşatırsın O'nu...
Ve Dilinde Hep Aynı Cümle...
Şimdi Senden Vazgeçmeli mi  Masal Olup Yola Devam mı Etmeli...?!


Adına İma Edildiği Kaç Satır Yazdım, Kaç Defter Kaç Kalem Tükettim Hatırlamıyorum Bile...
Deli Sanıyorum Bazen Kendimi, Gerçi Zaten Aşk Bir Çeşit Delilik Değil mi?
Nasıl Bir Bilmeceydi Bu Ben Hiç Çözemedim...
Ne Garip Değil mi Onu Hala Seviyor Olmam?
Bende İnanamıyorum!
İnsan Bu Kadar Hayal Kırıklığına Rağmen Hala Birini Sever mi?
Seviyormuş!
Kelimeler Tükeniyormuş!
Hatta Acı'dan Artık Nefesi Kesiliyormuşta Sevdiğini Bile Söyleyemiyormuş!
Gururun Artık Sanki Kanata Kanata Aşk'ını "Yazıklar Olsun Sana" Diyormuş, Diyormuş ta Yine de Seviyormuşsun!

Kırılıyorum Dökülüyorum Parça Parça Oluyorum Ama Hala Kendime Bile İtiraf Edemediğim Bir Bekleyiştir ki Sorma Gitsin...
Keşke Diyorum Bazen Keşke Alkol Tedavisi, Uyuşturucu Tedavisi Gibi Bir Yer Olsa Ondan Kurtulmak İçin...
Bir Tedavin Olsa Keşke!
Ve Ne Garip ki Onu Yazarken Bile Son Cümleyi Bulamıyor Kalemim...
Ne Bitti Diyebiliyor Ne Terkedip Gittim Seni, Ne de Kavuşabilmeyi Yazabiliyor...
Ve Zaten Acıdan Tutulan Dilime Artık Sadece Susmak Düşüyor...!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.