12 Mart 2015 Perşembe

Bir Sonu Var mıdır Bu Acıların, Bir Yolu Sana Sarılmanın?

Ufka Bakıyorum da, Sanki Gökyüzü Beni Seyrediyor...
Gözlerim Puslu Kafamda Binbir Düşünce, Üşüyor Bedenim...
Ve Ben Hücremdeyim, Aşk Denen Hapishanede...
Sensizlik Ağlatıyor Yine...
Yazmak Sana...
Yokluğunda Bir An Olsun Avutmak Kendimi, Yüzünü Belleğimde Gezdirmek Şu Günlerde En Büyük Sığınağım...
Sana Sarılmalarımın Sonrasında Bedenimi Hissetmiyorum...
Kendimle Kalınca, Senin Ruhumu Aldığını Anlıyorum...
Ruhum Sende Kalıyor ve Ben Yine Yarımlaşıyorum...
Bu Kısacık Süre İçerisinde Sana Bu Denli Alışmanın ve Onun da Ötesinde Sana Bu Denli Hasret Kalmanın Ucunda Yine Sen Varsın Diye Sana Koşuyorum...
Ellerimi Kocaman Açarak Çığlık Çığlığa Koşuyorum Sana...
Ömrümün En Güzel Mevsimine Koşuyorum...
Bitmiyorsun!
Gitmiyorsun Hiç Bir Yere, Durduğun Yer Hep Aynı...
Yeni Bir Adım Atmaya Çalışsam Olmuyor, Bir An'a Takılıyor Düşüncelerim...
Aklıma Düşüyor Ellerin, Sözlerin, Yüzün, Nefesin…
Kimsenin Gözleri Senin Gibi Bakmıyor...
Kimsenin Eli Senin Gibi Dokunmuyor...
Kimsenin Yüzü Senin Gibi Gülmüyor..
Yüreğimi Kimse Titretemiyor…
Böyle Değildim Ben Seni Bilmeden Önce...
Gittiğinde Biterdi, Böylesine Acıtmazdı Yüreğimi...
Umut Aramazdım Kırıntılarda ve Yalnızlık Hissettmezdim Böyle Kalabalıklarda…
Hep Seni Anıyorum Sen'li Sensizliklerimde... 
Her Şeyde Sen Varsın...! 
Her Kelimede, Her Cümlede, Her Satırda, Mısralarımın Başında, Sonunda...
Ortalarına Koyarım Seni En Süslü Kelimelerin Yerine, Sıfatların En Anlamlısı Olur Çıkarsın Karşıma...
Bazen Yalın Bağlaçlarda Kullanırım Seni; Ve Sen Diye Uzar Gider Sonsuza Dek...

Çok Şey İstememiştim Senden...

Dudaklarıma Kırçiçekli İlkbahar, Gözbebeklerime Mavi Düşlerimizin Gerçekleşmiş Sevda Portresi... 
Oysa Şimdi, Zamansız Gidişine İçin İçin Yanarken, Yüreğime Düşen Ateşi Söndürmüyor Gözyaşlarım... 
Hani Sende Vazgeçmiştim Ya İnadımdan? Tek Başına Savaşmakta Yoruyormuş İnsanı… 
İçime Dönüp Baktığımda Yorgun Bir İhtiyar Görüyorum… 
Beni En Çok Senin Çıkmazların Yoruyor...
Sanırdım ki Her Şeye Bir Çözüm Bulurum, Ama Sende Elim-Kolum Bağlı Kaldı Hep… 
Çaresiz Kalıp İzlemekte Yoruyor İnsanı İnan…
İçimde ki Sen, Sözcüklere Sığmıyorsun Artık...
İkimizi Öyle Bir Yaşıyorum ki, Sen Kendini Bu Kadar Yaşamıyorsun... 
Ellerimde, Bedenimde, Dudağımda ve Sarılışlarımda Öyle Tarif Edilmez Bir His Var ki Özlemek Adına... 
Özlemin Vuruyor Harflere...
Seni Sevdiğim İçin Gülüyorum Hayata ve Sevgimdir Tek Direniş Sebebim...
Hayatın Nasıl ve Nedenlerine Aldırmadan, Sadece ve Sadece Seninle El Ele Koşmak İstiyorum Sonsuzluğa...
Sen, Aklımın Sürgün Yanı, Kendimde Yokluğum, Kalabalık Yalnızlığım, Tenhalarda Çokluğum... 
Öncesi Kimsesizlik Sevgili, Sonrası Sen…

Hangi Hislerle Dolu Olduğumu Farkedemesende, Bu Seslenişte Üşüdüğümü Hissetsende Ben Yine de Üşüyorum...

Bak Avuçlarıma Koydum Düşlerimi Sana Göstermek İçin...
Gösteriyorum İşte, Sana Anlatamadıklarımı...
Belki Korkularımı Yendiğimde Sen Olmayacaksın Karşımda...
Kimbilir Bir Haber Dahi Alamayacağım Senden Ama Ben Aynı Düş'leri Avuçlarımla Yine Sana Göstereceğim...
Duygu Yüklü Yüreğimden Sana Sesleneceğim...
Belki Sen Duymayacaksın Ama Biliyorum Sen Hissedeceksin...
Ben Hep Yanlış Zamanda Yaşadığıma Hayıflanacağım ve Yüreğimin Özlem Sızıntısından Sana Bir Kase Sunacağım...
Sana Taa Dünyanın Öbür Ucundan Uzatacağım...

Sensizliğe Doğru Savruldu Geçmişim... 

Yorgunluk ve Gözyaşı Oldu Şimdiye Kadar Bana... 
Şimdiden Sonrası İse Daha da Ağır... 
Terk Edilmişlik Duygusuna Bir Türlü Alıştırılamayan Bir Yürek ve Artık O Yüreği Taşımaya Gücü Yetmeyen Bedenim... 

Sen Beni Hiç Sevmedin Biliyorum... 

Kendini Yalnız Hissettiğin Anlarda, Her Cümlesinde Adının 
Geçtiği Özlemlerimle Büyüttüğüm Seni, Bana Katmak İçin Sevgi Dolu Seslenişlerimi Sevdin...
Sadece Yüreğine Dokunmak İstediğim An'larda İçimde Kopan Fırtınalara İnat Sessizliğimi Sevdin. 
Tüm Saatlerimi Gelişine Kurduğum O Çaresiz Bekleyişlerde, Gülümseyişimi Geldiğin Yollara Serişimi Sevdin ve Her Gidişinde, Yüzümde Beliren, Sana Bakmaya Doymayan O Küskün Kız Çocuğunu Sevdin... 
Bedelini Kendime Ödettiğim ve Kendim Kalabilmek İçin Verdiğim Mücadelenin Sana Yansıyan O İsyankar Tavrımı Sevdin...
Vazgeçemeyişimi, Seni Bekleyişlerimi ve Sana Doğru Atılan Adımları İzlemeyi Sevdin, Özlenmeyi Birde...
Ama En Çok Bir Başkasının Kalbinde Yarattığın Kendini Sevdin... 

Bir Sonu Var mıdır Bu Acıların?

Bir Yolu, Sana Sarılmanın...
Ve Dayanabilmenin Hasretine...
Bir Zamanlar Ne Çok Korkardım "Gel" Demekten, Şimdi İse Ürkekliğim Gitmelerden...
Seni İstememi Yasakladın Bana Ama, Hayal Etsem, Kavuşmak Ümidini Yaşayıp, Hasretle Beklesem, Aramayacağını Bile Bile, Her An Haber Beklesem, Seni Hissedip Yanımda, Koklasam Kızarmısın Sevgili?
Sesini Kulaklarımda, Dudaklarını Dudaklarımda, Sıcaklığını Yanaklarımda Hissetsem, Gözlerindeki Gülüşü Yakalasam, Bana Gülümsediğini Sanıp, Resmini Öpsem, Adını Haykırsam Çığlıklarla, Sessizce Kimse Duymadan, Sonra Uzaktan Uzağa Rüzgarlarla, Bir Selam Yollasam Kızarmısın Sevgili?
Akşamlarda Ağlasam Senin İçin, Yolunu Beklesem Gecelerle, Sabaha Doğru Kapasam Gözlerimi, Rüyalarımda Seni Bulsam Kızarmısın Sevgili?
Artık Bilsemde Sevmediğini, Başka Biri Almış Olsada Yerimi, Başbaşa Kalıp Hatıralarımla, Seni bir Ömür Sevsem Kızarmısın Sevgili?


Her Yeni Gün Bin Bir Umutla Başlar ve Yine Acıların Altında Çöküşü Yaşar Yürek... 

İsyanlardan İsyan Beğenmez Beyin...
Kime, Neye, Neden Kızması Gerektiğini Asla Bilemez... 
Düşünemez, Hissedemez, Anlayamaz ve İnanamaz Artık Hiç Bir Şeye... 
Çünkü Doğrularını Yitirmiştir ve Nasıl Bulacağını Bilmez, Nasıl Yaşayacağını Bilmediği Gibi... 
Artık Savaşmaktan Vazgeçmiştir! 
Uzun Zamandır Kendini Sevda Adına Bir Rüyaya Adamıştır, Ama Her Başlangıcında O Rüyadan Anlamsızca Uyandırılmıştır...! 
Ne Rüyalara Ne Gerçeklere İnanmaz Artık, Kanmaz Kolay Kolay Sevdalara... 
Bilir Sonun Mutlu Sonla Bitmeyeceğini ve Verilen Hiç Bir Sözün Tutulmayacağını Ama Yinede Ateşe Atar Kendini... 
Şimdi Hangi Masala, Hangi Kahramana İnanmalı?! 
Artık Bildiklerimi de Bilmiyorum, Duyduklarıma da İnanmıyorum, Sadece Gördüklerim Canımı Yakıyor... 
Göremediklerimi Düşündükçe Hem Seviniyorum Hem de Üzülüyorum... 
Yani Karmakarışık Oldum, Hiç Bir Şeyi Düşünemiyorum...! 
Neden Diye Sormadan Duramıyorum Kendime, Neden Her Şey Bu Kadar Kirletildi? 
Neden Masalların Üstüne Karabasanlar Çöktü?! 
Neden Sevdalar Bu Kadar Basitleştirildi?! 
Neden Aşk Oyuncak Oldu, Basitleştirildi?!
Savaşmak, Sonuna Kadar Gitmek, Sevmek Sevilmek, Sadakat, Dürüstlük, Neden; İmkAnsızlar Listesine Alındı?! 
Neden...!!!

Koskoca Bir Sevdayı El Birliği İle Kar Topuna Çevirdik...  
Önce Sıktık Ellerimizle, Buz Haline Getirdik ve Hiç Acımadan Birbirimizi Kırmak İçin Kullandık Defalarca, Sonra Yaşlı Gözlerle Avuçlarımızın Arasında Erimesini İzledik Gözyaşlarımızla...
Hapsettim Artık Harfleri... 
Nedenler Soru İşaretlerinin Yerini Almış, Cevap Arıyorlar Bu Aşk'a... 
Duygular Silik, Yazmaya Gücü Yok Parmaklarımın... 
Mutsuz ve Yorgun Cümlelerim Kendini Dinliyor Boş Siyah Bir Sayfada... 
Yazılacak Bir Şeyde Kalmadı, Bahanesi Bu Yazı, Yaz/ama/dıklarımın... 
Yazmak Anlamını Yitirmiş... 
Sadece Mutsuz ve Yorgunum Şimdi... 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.