5 Temmuz 2021 Pazartesi

Etme...!

Etme...! 
Düş Olunca Sıcaklığı, 
Susa Susa Susmaları Öğrenirsin...! 
Yıllar Eskidikçe Ömründe, 
Yaşanmış Yılların Kırıntıları Fırtınalarda Savrulur, 
Yetim Kalır Baharların...! 
Yutkunamadığın Kelimeler Köz Gibi Yanan Kalbinde Yara Olur...! 
Çıkmaz Yollara Girdikçe Düşlerin, 
Kaybolur Gülüşlerin...! 

Etme...! 
Beklediğin,
Aşkıyla Aşklandığının Varlığı Hayal Olunca, 
Yokluğunun Azabında Yangınların Söner, 
Alevlerin Yorulur, 
Kuruyan Yapraklar Gibi, 
Rüzgarların Önünde Savrulur...!  

Etme...! 
Vazgeçersen "Nefesim" Dediğinden, 
Varlığıyla Yaz Akşamlarını Yaşayamadan, 
Yokluğuyla Kış Ortasında Donarsın...! 
Yalancı Baharlara Dönerken Anıların, 
Hiçbir Kelime Tarif Edemez Ruhundaki Yangını...! 
Sonu Olmayan Bir Vedanın Koynunda, 
Unutmaya Mahkum Günler Kanatır Yüreğini...! 
Hislerini Yokluk Uykusuna, 
Anılarını Hüznün Yalnızlığına Yatırırsın...! 

Etme...! 
Gidersen "Gözümü Açtığım" Dediğinden, 
Tılsımını Yitirir Cümlelerin...! 
Yalnızlık Sığınağı Olur Yüreğin...! 
Hayatın Engebeli İniş Çıkışlarında Zamanın Durur, 
Cümlelerin Donar...! 
Sızlayan Sol Yanın Takvim Yapraklarından Tüm Yaşanmışlıklarını Siler Süpürür...! 
Etrafındaki Gölgeler Kalabalık Olsa da, 
Yalnızlık Rıhtımının Bekçisi Olursun...! 

Etme...! 
"Sol Tarafım" Dediğini Ömründen Silersen, 
Saniyelerin Azap Verici Sessizliğinde, 
İsyanın Zirvesinde,  
Közlenmiş Yüreğinle, 
Dikenlere Aldırmadan, 
Yalınayak, 
Yorgun Argın, 
Sessiz, 
Dilsiz, 
Lisansız, 
Islanmış Kirpiklerinle, 
Her Şeyi Kabullendiği Bir Zamanda, 
Yüreğinin Yarısı Sessizlikte, 
Diğer Yarısı Hasrette, 
Bir Yarısı Sevda Ateşinde, 
Diğer Yarısı Küllerde, 
Bir Akşam Gün Batarken, 
Ya da Yorgun Bir Gecenin Gri Sabahında, 
Ezan Sesi Yükselirken Minarelerden, 
Can Kırkları İle Dolu Yüreğinle, 
Ardında Yarım Kalmış Bir Hikaye Bırakarak, 
Mahzun Bir Çocuk Gibi, 
Zamansızlık Tünelinde, 
Kalbinde Anlam Veremediğin Acı İle, 
Hüzne Yolcu Olur, 
Nice Mevsimler, 
Nice Takvimler Eskitirsin...!

Etme...! 
Eğer Silersen Hayalini Gözlerinden, 
Düşlerin İçinde Sessizlik Vururken Pencerene,  
Hayali Kapını Çalar...
Sessizliğin Sesinde Kelepçelenmiş Duyguların Feryadını, 
Hiç Yaşanmamış Aşkının Çığlıklarını Dinlersin...! 
Mum Misali Yanarken; Seni Hayata Döndürecek Bir Işık, 
Bir Umut, 
Bir Aşk Beklersin...!





1 yorum:

  1. Onun sahip olduğu bir şey,
    belki kokusu,
    belki dokunuşu,
    belki gülüşü,
    belki zekası,
    belki hayata bakış tarzı,
    belki zevki,
    belki aldırmazlığı,
    belki de kötülüğü,
    içimizdeki boşluğun bütün girinti çıkıntılarını dolduruyor…

    Ahmet Altan

    YanıtlaSil

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.