22 Mayıs 2012 Salı

Yazarsın Kederinden Biraz Olsun Arınmak İçin...

Unut Gitsin Derler Ya İnsana Bazen...
"Her Şeyi Oluruna Bırak."
Ya da "Hayat Devam Ediyor"
Gibi Sözler Duyarsın Ya Sürekli İnsanlardan...
Umutsuz Teselliler Olduğunu Bilirsin İçten İçe...
Hatta Doğru Olmadıklarını, Ama İnanmak İstersin Ya Yine de...
Düşlerini Kendine Ait Sanırsın...
Seçtiğin Yolda Gittiğini Zannedersin...
Bir Gün Uyandırırlar Seni Saf Uykundan...
Çünkü Birinin Sana, Hayatının Denetiminin Ellerinde Olmadığını Göstermesi Gerekir...
Aslında Onlardan Seni Kandırmalarını İstediğini Fark Edersin... 
Yüreğini Açarken İnsanlara, Seni İncitmeleri İçin Ellerine Türlü Silahlar Verdiğini Unutursun...
Bunu Ya Güvendiğinden Yaparsın, Ya da Tedbirsizliğinden...
Karşılıksız ve Sınırsız Sevgi İstersin...
Oysa Bilirsin Herkesi Eşit Sevemediğini...
Bilinçli, Ya da Bilinçsiz Bir Karşılık Beklediğini...
Yalana ve Haksızlığa Tahammülün Yokken, Haksızlık Edersin Kendine...

Başkalarına Hep Doğruyu Söylerken, Kendinden Esirgersin Gerçeği...
İnsanlar Gözlerinin İçine Baksın, Yüzüne Konuşsun İstersin...
Oysa Aynada Bakamazsın Gözlerinin İçine...
Kelimelerin Güçsüzlüğüne İnanırken, Yaralanırsın Sözcüklerle...
Yanılgılarına Bir Yenisini Daha Eklersin...
Bağışladığında Sevdiğini, İnanırsın Yine Temiz Olacağına...
Oysa Bir Türlü Affedemezsin Kendini...
Gittiğin Her Yerde Sessizlik ve Sadelik Ararken, Yüreğindeki Fırtınayı Dindiremezsin Bir Türlü...
Doğruyu Söyledikçe Tenhalaşırken Etrafın, Şaire İnanıp, "Kargalar Sürüyle, Kartallar Yalnız Uçar" Diyerek Aldatırsın Kendini...
Kötü Günlerinde Güler Yüzlü İnsanlar Ararken Etrafında, Unutursun Gülümsemeyi...
Ayrıntılar Cezbeder Seni, Hep Nedenini Bilmek İstersin...
Oysa Çoğu İnsanın Umurunda Değildir Nedenler...
Sorularına Dilsiz, Cevaplarına Sağır Kalınır...
Öfkenin Bütün Enerjini Tükettiğini ve Kararlarını Etkilediğini Anlarsın Ama, Engel Ilamazsın İsyanına...
Seversin, Emek Harcarsın İlişkilerine...
Yine de Bedelini Ödemeye Hazır Değilsindir Daha, Bir Gün Olacağın da Şüphelidir Üstelik...
Elbette Bilirsin Gerçeği, Yaşarsın ve Ölürsün...
Gider Sevdiklerin...
Birinin Anıları Canlı Tutması Gerekir...
Ve Şimdiye Kadar Bu Görev Senin Payına Düşmüştür...
Anları, Özellikle de İyilerini Unutmazsın ve Biriktirirsin Onları...
Yine de Kötü Günler Gelmeden Anlayamazsın Değerlerini...
Acıdan Saklanmaya Çalışsan da Bilirsin, Acıyı Hissedemezsen Başka Hiç Bir Şeyi Hissedemeyeceğini...
Beklemekten ve Bekletmekten Hoşlanmazken, Geç Kalırsın Bir Teşekküre Ya da Bir Elvedaya...
Geçmişte Kalırsan, Yarını Yaşayamayacağını Öğrenmişsindir Ama Pişmanlıklar Yakanı Bırakmaz Yine de...

"Eğer" ve "Keşke" En Sık Kullandığın Kelimelerdir Hala...
Olduğun Gibi Göründüğünü Söylerler Sana, Oysa Kendin Olmanın ve Kendin Kalmanın Yükünü Taşıyamazsın Çoğu Zaman...
Defalarca Güneşin Doğuşunu Seyretmek İçin Uykusuz Kalmışken, Artık Doğmasın İstersin Güneş...
Gecelerin Umut Taşıyamaz Sabaha...
İnatçı ve Gururlu Olduğunu Söylerler Sana, Gurur Düşmanın Olurken, İnat Dostun Olamamıştır Daha...
Mutluluğun Çaba İstediğini ve Çoğu Zaman Bir Yanılsama Olduğunu Bilmene Rağmen Direnmek İstemezsin, Vazgeçersin Kendinden...
Yazarsın Kederinden Biraz Olsun Arınmak İçin, Ama Tek Nedeni de Bu Değildir Elbet...
Belki de Sadece Ben Varım ve Buradayım Demektir İstediğin...
Seni de Şaşırtır Kelimelerin Birbirini Kovalayış Hızı...
Söyleyecek Bir Şeyin Olmadığını Düşünürken, Yanıldığını Anlarsın...
Aklında Her Zaman Bir Dize, Dilinde Her Zaman Bir Türkü Olduğunu Fark Edersin...
Bilirsin İnsanlara Değer Verdiğini, Onları Dinlediğini, Önemsediğini...
Sevdiğin Bir Yüzde Karanlık Bir Gölge Üşütür Yüreğini...
Ağlayan Birini Görsen Uğraşırsın Güldürmek İçin...
Çünkü Bilirsin Çok Geçmeden Senin de Payına Yağmurlar Düşeceğini...
Beraber Ağlamaktansa Beraber Gülmeyi Tercih Edersin...
Gözyaşlarını Gizli Köşelere Saklarsın, Sadece Kendin Üzüleceğin Zamanlara...
Seversin İnsanları...
Bir Bebeğin Gülümsemesi Merhem Olabilir Yaralarına...
Ve Varlığından Vazgeçemediğin İnsanlar Vardır Hayatında...
Yüreğin Artık Heyecanla Çarpmasa da, Ateşi Küle Dönmemiştir Daha...
Ve Umut Büsbütün Terk Etmemiştir Yüreğini...
O Zaman İçindeki İnatçı ve Samimi Çocuğa Sarılırsın Avutsun Diye Seni...
Vazgeçersin Vazgeçmekten...
Gururun Pes Etmeni Engeller...
Bir Kez Daha Belirsizliğin İçinde Yol Almaya Başlarsın...
Şimdilik Nereye Gideceğini Bilmeden, Ama Niye Gittiğinin Bilincinde Olarak...
Yüreğini Açarken İnsanlara, Seni İncitmeleri İçin Ellerine Türlü Silahlar Verdiğini Unutursun...!!!



Kontrol Edemiyorum, Arkasından Su Dökemediğim Gibi Yitirdiğim Benliğimi...
Bir Şey Olsa Oysa...
Tek Bir Işıltı Görsem Tünelin Diğer Ucunda...
Ben miyim Bu Kadın Diyorum Her Sabah...
Bu Yüzünde Yalandan Yapıştırma Bir Gülümsemeyle...
Etrafta Kendinden Emin Bir Edayla Dolaşan Kadın Ben miyim Gerçekten?
İçimden Taşanları Bir Tek Ben mi Görüyorum?
Bir Ben mi Farkındayım?
Her Şey Dipte...
Dalıp Çıkarmaya Gücüm Yetmiyor...
Neyi Özlediğini Bilemeden Özleyip Kahrolan Kadın...
Ben miyim Bu?

Şimdi Kimsenin Söyledikleri Hakiki Gelmezken...
Hayata Dair Kendi Bıkkınlığım Haricinde Gerçek Olan Bir Tek Şey Göremezken...
Sıkılıyorum Konuşmalarımın Bomboşluğundan Artık...
Aradığım Kişiye Şimdi Ulaşılamıyormuş Meğerse...
İnsan Kendi Numarasını Arayınca Meşgul Sinyali Çalıyormuş Meğerse...!!!

...............................................................

10 Gün Önce Yüzümde Çıkan Kitleler Nedeniyle Geçirdiğim Yüz Ameliyatından Sonra Bugün Pataloji Sonucum Çıkacak, Du'alarınızı Esergemeyin İnşaAllah...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.