22 Ocak 2013 Salı

Akşam'ın Hüznü/Biliyorum...

Her Şey Bitti Artık Dediğimiz Zamanlar Olmuştur....
Aynı Gökyüzüne Bakıp İç Geçirdiğimiz Dar Vakitler Yorgunuyuzdur Mutlaka Hayatımızın Bir Bölümünde...
Güneş Artık Isıtmaz İçimizi Temmuz Sıcağında Bile...

Sözlerim Bitmiş Gibi Suskunum... 
İçimdeki Hayatları Öldürmüşüm ve İçimdeki Enkazın Ağırlığını Hissediyorum... 
İçimdeki Yeminlere Kördüğüm Atmışım ve Açılmıyor... 
Yeminlerime Bir Yemin Daha Katıyorum Duygularıma Nasır Atarak...
Biraz Daha Büyüyorum Hayatın Kollarında Nasırlaşarak... 
O Güler Yüzlü Yüzümü Aynalara Hapsettim... 
Aynalara ve Kendime Anlatacak Bir Şeyim Yok Çünkü... 

Bazen Yaşamak İçin Neden Bulamıyorum... 
Biliyorum, Genelde Normal Görünüyorum Dışardan, Anlatsam Anlamazlar... 
Ruhum Ağır Geliyor Artık, Taşıyamıyormuşum Gibi ve Buna Dayanamıyorum... 
Hayatım Kaybetmekle, Çabalamakla Geçiyor ve En Ufak Bir Beklenti Zerreciği Taşımıyorum Artık Hayata Dair... 
Taşıyamıyorum... 
Her Günüm Birbirinin Aynı, Nasıl Mutsuzsa Bundan Sonrakiler de Farksız Olacak... 

Geleceğe Baktığımda Herkesi Hayatını Kurmuş, İşinin, Çoluğunun Çocuğunun Derdinde... 
Kendimi Yapayalnız, Sahip Olduklarını da Kaybetmiş, Ölümü Bekler, Ölüme Yalvarır Görüyorum... 
Başım Ellerimin Arasında, Gözüm Yerde, Nasıl Gelip Geçtiğini Anlayamadığım Boş Ömrümü Düşünerek... 
Mutlu Sonu Geçtim, Son Yok...
Bilmiyorum...
Olumlu Olamıyorum Artık... 
Sadece "Polyannacılık" Gibi Geliyor Kendime İyi Davranmaya Çalıştığımda... 
Gerçekleri Gizlemenin Bir Gereği Yok.... 
Herkese Karşı Saklıyorum Zaten, Kendime Daha Dürüst Davranmalıyım... 
Ben Dürüst Olmasam Zaten Organlarım Hatırlatıyor; 
"Acı Çektin, Çekiyorsun, Çekeceksin! Umutlanma Artık!"... 
Kapım Kapalı... 
Arkasında da Sandalye Var Hatta Açılmasın Diye... 
Etrafımda da Üç Duvar... 
Yani Bir Kapı, Üç Duvarla Paylaşıyorum Hayatımı... 

Bazen Mutlu Olduğumda Soruyorum Kendime Neden Diye... 
Neden Mutluyum Ben Şimdi? Ne Değişti de Mutlu Oldum Bir Anda ? 
Biliyorum Anlık Bir Şey, Bir Kaç Saat İçinde Geçecek ve Bir Alacakaranlığın İçinde Bulacağım Kendimi... 
Ama Bir Cevap Bulmak İstiyorum... 
Düşünüyorum, Düşünüyorum, Bulamıyorum...

Cezai Yaptırımı Olan Bir Şey Mutlu Olmak Sanırım... 
Yani Mutsuzlukla Cezalandırılıyorum, Ya da Tam Tersi, Mutluluk Bir Ceza... 
Mutsuzluğun Cezası Anlık, İnsanı Aptala Çeviren Bir Mutluluk... 
"Oh, İyi Geldi" Derken Tadı Damağında Kalıyor... 
Acımtrak Bir (U)Mutsuzluk Yapışıyor Dilinin Üstüne, İliklerine Kadar Hissediyorsun... 

Elim Kolum Bağlı, Ben Yön Vermiyorum Artık... 
Canımın Canı Nasıl İsterse Ruhum Ona Göre Hareket Ediyor... 
Yoruldum Artık! 
Hayatla da İlgilenmiyorum, Ruhumla da, Canımla da, Canımın Canıyla da... 
Nasıl İstiyorlarsa Öyle Olsun!

Zaman Şimdi ki Zaman, Gün Hiç Önemli Değil... 
Artık Herşey Anlamsız...
Herşey Issız, Herşey Yitik ve Eksik Kalmış... 
Sensizlik Bir Kat Daha Artmış...
Yüreğimin Sevgiye Açılan Damarları Tıkanmış... 
Bütün Kapılar Kapanmış ve Açılması Çok İmkansız! 

Bitap Düştüm Ruhum Gülmüyor...
Nedensiz Değil Hiçbir Şey...
Ruhumun Gıdası Yok Artık,Her Geçen Gün Tükeniyorum...
Ruhum İçimden Çekiliyor, Umutlarım Yok Olmuş...
Bu Bir Yok Oluş mu? Yoksa Yeniden Diriliş mi?
Sevmek İstiyorum, Yeniden Sevmek, Doyasıya Sınırsız Sevmek...
Sevgime Hasret Birisini Arıyorum Gecemde, Gündüzümde Her Anımda...
Boşa Çırpınışlar İçindeyim, Yok Oluyorum Her Geçen An...
Ruhum ve Bedenim Tükenişte, İç Dünyamda Kayboldum...
Neye İhtiyacım Var? Ne Yapmalıyım? Bilemiyorum...
Sadece Sessizlik İçinde  Bekleyişteyim...!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.