23 Ocak 2015 Cuma

Yalan da Olsa Aşk'tın Sen...

Yüreğine Gözlerine ve Ellerine Yalnızlık Sinmiş İse Eğer Nereye Gidersen Git Bir Yanın Hep Eksik, Bir Yanın Hep Yenik Kalıyor...
En Mutlu Olduğun Anlarda Bile Bir Bulut Gelip Gözlerine Yerleşiyor...
Dışından Güneşli Görünsen de Yüreğin Hep Islak Kalıyor...
Her Sevgiye Tamlanacağını Umarak Dört Elle Sarılsan da, Bir Süre Sonra Avucunda Bir Başınalığını Bulmanın Dayanılmaz Ağırlığı İnsanı Çok Yoruyor...
Yüreğinin Derinlerinde Gitmek Zamanla Tutkuya Dönüşüyor ve Artık Kendini Hiç Bir Yere Ait Hissedemiyorsun, Hep Gideceğini Düşündüğün İçin Gözün Hep Yolda Oluyor...
Yaşamak Maceran Hep Gitmelerden İbaret Olunca Köklerin Olmuyor ve En Küçük Bir Rüzgar Fırtınan Olup, Oradan Oraya Savuruyor...
Rüzgara Bir Kere Kapılıp Sürüklenmeye Başladın mı Nerede Duracağını Kendin Bile Bilmiyorsun... 
Dilinde Ayrılık Şarkıları, Gözünde Yiten Sevgilinin Yaşları Gidiyor... 
Gidiyorsun, Her Gittiğinde Bu Son Olsun İstiyorsun Ama Olmuyor, İnan ki Olmuyor...!
Ne Kendini Ne Hayatı Tutabiliyorsun...
Yanmış Gemilerle Açıldığın Derya da Boğulmamak İçin Çırpınıp Duruyorsun...
Sığınılacak Limanlar Bulmaya Çalışırken, İçindeki Fırtına Hep Açıklara Sürüklüyor ve Gün Geliyor Kendini Hiç Bilmediğin Bir Yerde Karaya Oturmuş Buluyorsun...
Bu Garip Tutkudan Kurtulmaya Çabaladıkça, Kendini Hep Yeni Sürgünlerde Bulunca İnsan, Yaşamın Gitmekten İbaret Olduğuna İnanıyor Elinde Olmadan...
Kendine Saklanmaya Çalışsan da Fırtına Bir Yolunu Bulup 
Sızıyor Yüreğine ve Esiyor En Durgun Olduğun Zaman...
Yaşamın Düşsel Bir Yolculukta Tüketilen Zaman Olduğuna İnandırıyorsun Kendini ve Artık Umursamıyorsun Ne Kalanı Nede Gideni...
Sorgulamanda Gerekmiyor Gitmelerin Nedenini...
Ama Yollar Hiç Bitmez...
Sonuna Geldiğini Zannettiğin Yerler Birer Duraktır Aslında ve Sen Yolculuğunu Gönüllü Bitirmişsindir O Durakta...
Gerçeklerle Düşler Yerini Kaybeder, Bir Tek O Kalır Yüreğinden Hiç Gitmeyen...
Aynı Bakışlı Resmine Saatlerce Dalışın Kalır, Sevdanın Tutsaklığında Acılarını Dindirmeyen…
Şöyle Dimdik Durup Rüzgara Karşı, "Ey Hayat Yokum Ben Bu Oyunda, Ömrüm Beni Yok Saysın"Diyerek Çekip Gitmek Gelir Aklına...
Hıçkırıklarla Kardeş Olur Sesin, Gözbebeklerin Denizi Taşırmak İstercesine Fırtınalar Koparmak İstercesine Akıtır Acısını... 


Sensiz Geçen Bir Günün Daha Akşamındayım...
Gözpınarlarımda Donan Gözyaşlarımla Kucaklıyorum Güneşi Son Demlerinde...
Elimde Yine Yorgun Kalemim, Zamansa Yoğun Bir Güne Hapsolmuş...
Kalemim, Kağıdıma Gözyaşı Dökerken Güneşim Biraz Suskun, Bir O Kadar da Üzgün... 
Yazdığım Her Kelimede Biraz Daha Artıyor Boşluğun, Her Geçen Dakika Biraz Daha Koyuyor Yokluğun...
Soyut Kavramların Eylemi Var İçimde, Karmaşık Duygular, Kararsız İsyanlar...
Kirli Bir Çocuk Yüzüyle Bakıyorum Hayata...
Sessizliğin Sesini Duyabiliyorum Bugün, Hiç Ötmeyen Kuşları da... 
Susarak Konuşuyorlar Sanki... 
Damarlarımda Hafif Bir Müzik Parmaklarımda Yorgunluk Var... 
Beyaz Bir Sayfa Açılıyor Gözlerimde Yeni Bir Son Gibi, Belki de Yeni Bir Başlangıç... 
Hafızam mı?
O Yitik...!
Nasıl Anlatabilirim ki Sensizliğimi Sana... 
Acılarımı Alır mı Sanıyorsun Kağıtlar, Kalem Aşkımı Yazabilir mi, Gözyaşlarım Aleve Vermez mi Elime Aldığım Her Kağıdı, Kalem Titreyip Yere Düşmez mi? 
Fark Etmez misin Her Yazı Beni Anlatır, Her Aşk Sözcüğünü Yüreğim Senin İçin Söyler, Yüreğini Titreten Her Şarkıyı Ben Söylerim Sana, Gözyaşın Olup Gözlerinden Akarım... 
Ve Ben En Güzel Mektuplarımı Suskunluğumda Yazarım... 
Bilmezsin, Kaderimi Ayakta Tutandır Sana Yorgunluğum... 

Bak Yine, Omuzlarıma Vurdu Batan Güneşin Sancısı... 

Yüreğimde Adı Konulmamış Volkanlar... 
Uyku Bile Gözüme, Yağmura Bürünüp Yağar...
Anlatamıyorum Seni...
Bugüne Has Değil, Bir Yalnızlık Bir Anlamsızlık Var Üstümde... 
Duygularımın En Dilsiz Günleri Bu Günler... 
Aşkımın, Hasretimin ve Sevgimin Sözlüğünde Bulamıyorum Seni Anlatacak Bir Kelime...
Kelime Kıtlığı Çekiyorum... 
Anlatamıyorum...!
Nasıl Tepki Gösterilir Sensizliğe Hala Keşfedemedim Kendimde... 
Belki Anlatılır, Belki Anlatılmaz Bu Karamsarlığın Nedeni... 
Sensiz Değeri Yok Zamanın, İçimde Senden Kalan Bir Hüzün, Dilimde Sessiz Adın... 
Ne Bileyim, Unutmadım mı Acaba Seni? 
Güneşten Ruhuma Sinen Gölgeler Konuşuyor Yerlere Benim Yerime...
Yokluğun Varlığımda Varlığım Yokluğunda Yaşıyorum Öylesine...
Öylesine Dalıp Dalıp Gidiyorum ki; Ben Bile Tanımakta Zorlanıyorum Kendimi... 
Seni Ezberlemekten Kendimden Az Hatırlıyorum... 
Birazdan Yavaş Yavaş Çekilecek Gölgeler... 
Ayak Sesleri Kesilecek, Şehir Kapatacak Gözlerini, Herkes Öyküsünü Bir Yastığa Gömecek...
Acıları, Kederleri, Hüzünleri, Gecenin Laciverdi Yıldızlı Bir Atlasla Örtecek ve Başlayacak Gecenin Şarkısı...
Vakit İlerliyor, Hüzün Atını Sürüyor Dört Nala... 
Ben Kırık Bir Aynada Suretimi Seyrediyorum... 
Yüzümde Kelimeler, Sana Dair Mısralar Var...
Kapanmak Bilmeyen Yaralarım Var Senden Arda Kalan...
Bitmek Bilmeyen Sızılar...
Olsun, Aldırmıyorum Artık..
Görmüyor Gibi, Unutmuş Gibi, Acımıyormuş Gibi Yapıyorum,Geçiyor, Ya da Kendimi Avutuyorum... 
Ne Farkeder, Hiç Biri Seni Geri Getirmiyor... 
Mevsimler Değişiyor, Yeşil Sarıya Dönüyor, Yapraklar Düşüyor, Ben Hala Aynı Yerdeyim..
Eskiden Ah Bir Gelsen Derdim, Artık Demiyorum, Ne Fark Eder, Yokluğunu Her Halükarda Hissediyorum... 
Yokluk İşte, Ne Fark Eder Ne Renk Olduğu? 
Nefeslerim Bile Öylesine,Yazmak Bile İstemiyor Kalemim, Bunca Kanadığım Yetmez mi Diyor...
Kızmıyorum Ona, Ya da Sana Ama Almasaydın Keşke, Çalmasaydın Satırlarımı, Ben Yine Dokunmazdım Sana... 
Yaşıyorum İşte Herkes Gibi, Hiç Kimse Gibi...
Neredeyim Bilmiyorum... 
Ne Fark Eder Adımın Ne Olduğu, Ölüm Değil mi ki, Bu Yaşanmışlıkların da Yarım Kalmışlıkların Sonu? 
Ne Fark Eder?
Boş Ver, Bu da Geçer, Geçmese Bile...
Çekilmez Dertlerin Vaktine Geldim Sanırım... 
Sızlıyor İçim Bugünlerde... 
Yolda Yürürken Bile Gözümden Yaş Akar Bir Halde Geçiyor Günler...
Dertler Soğuk Havayı Beklemiş Sanırım Üzerime Yağmak İçin... 
Ne Gündüzüm Belirli Nede Gecem...
Aklımda Sis Bulutları Dolu...   
Ne Doğacak Güneş Nede Yeni Başlayan Gün Umurumda Artık... 
Yüreğim Harabe, Bedenim İse Sefilleri Oynuyor...
Önceden İki İleri Bir Geriydi Adımlarım, Ama Şimdi Hep Geri...! 
Düzen Bozuldu, Feryatlar Duyulmaz Oldu.... 
Bir Yudum Zehir Gibi İndi Yüreğime Ama Öldürmedi, Süründürdü...!
Bir Avuç Dolusu Kelebekler Kalbimde, Bir Sürgün Yaşamışım Onun İzinde...
Aradım, En Kuytu Köşelerde, Bulamadım...!
Ararken Neler Çıktı Önüme, İçi Boş Değersiz Ne İnsanlar, Yine Yıkılmadım...
Gücümü Olmayan Sevgimden Aldım...
Kimse Ezemedi Beni Ayaklarının Altında...
Hiç Kimse Görmedi Gözyaşlarımı, Gizlice Ağladım Yağmurlu, Rüzgarlı Gecelerde...
Kim Anlayabilirdi Beni Senden Başka?
Kim Yaramı Sarabilirdi, Kim Olabilirdi Derdime Derman?
Sen Hep Benim Aklımdaydın... 
Paramparça Oldu Senin Kahrından Umutlarım... 
Hayallerimi, Özlemleri, Düşlerimi Parça Parça Kopardın...!
Kendini Hep "Çok" Beni Hep "Yok" Saydın ve Sonra Kuyruklu Bir Yıldız Gibi Kayıp, Kayboldun...!
Bir Fırtına Gibi Sarstı Yokluğun... 
"Buraya Kadarmış" Dedim "Unuttum" Bile Dedim, Avuttum Kendimi Sözde Ama Yine de Akıyor Gözyaşlarım... 
Islatıyor Yastığımı Gözyaşlarım Seni Özlediğim Gecelerde...
Kaç Gecedir Seni Uyuyorum, Seni Uyanıyorum, Kaç Gündür Seni Üşüyorum...
Şimdi Saatler Sensizliği Geçiyor Her Gün... 
Sen İse, Beni Siliyorsun Geçen Her Saniyede Ömründen ve Sen Her Saat Başı Vazgeçmeyeceksin İçindeki Beni Yok Etmekten...
Susuyorum...!
Belki Giderken Söylenecek Her Şeyi Söylediğimden, Belki Asıl Söylenecek Olanları Susup Tükettiğimden, Belki de Yorulduğumdandır Ne Dersin?

Ben Günah İşlemedim, Sadece Seni Sevdim...!

Yazılmış Bütün Günahlarımın Yükünü Atıp Sırtımdan, "Sevmek Günahsa Senden Olsun Günahın En Büyüğü" Diye Dillenip Gelmiştim Ömrümün Hazan Baharından Kurtularak Kollarına...
Acılara Göğüs Germeye Hevesli Sinemi Çatlatmıştım Seni Beklerken, Du'alarda Seni Dilemiştim Sevgiyi Gören Bütün Gözler Uykudayken...
Ben Günah İşlemedim, Kadere Boyun Eğdim...!
Dilediğim Gözlerinde Dirilmek, Ellerini Ellerime Uzanmış Görmekti...
Dokunmak Nefse Çoğalış, Aksi İse Aşka Artıştı Aşk Sözlüğümde...
Uzanmış Bir Çift Eldi Arzuladığım,Tutunmak İçin İse Çabaya Gerek Yoktu, Ellerimiz Zaten Yakındı..
Yakınlık Nasipten Önce Uzaklıktı...
Uzaklıkları Külfet Etmektense Yüreğe, Senli Uykularda Dilemenin Tadına Varmak Daha Bir Keyifli Tutsaklıktı...
"Her Anıyla Seninle Yaşanacaktı Bu Ömür, Sen Olmasan Bile" Demiştim Seni İlk Gördüğümde...
Bu Ateş-i Aşktı Benim Dilimde ki Aşkın Özüne Göre...
Ateş Bile Güzeldi Yanına Sana Dair Aşk Kıvılcımı Yanaşıverince ve Anlamsızdı Ateş, Aşk Kıvılcımıyla Tutuşmadan Beni Yakarak Kül Etse de Bir Ömürdü Seninle Yaşanan... 

Umutlarım, Varılmaz Uçurum Diplerinde, Karanlık Mağaralarda Hayallerim...

Derin Bir Kuyudan Su Çekercesine, Zamandan ve Mesafelerden Seni Çekiyor Ellerim...
Sensizliğin Koynunda Direniyorum Acılara...
Gözyaşlarım Çaresizliğe Akarken Sensizliğin Ayazında Üşüyor Ellerim...
Her Gün Doğduğunda Varlığına Uyanıyor Sevdam... 
Her Gün Battığında da Sevdan Çıkıyor Hayallerimde, Rüyalarımda, Uykularımda Gün Yüzüne... 
Artık Yalnızlık Değil, Varlığın Yağıyor, Sırılsıklam Islatıyor Dünyamı...
Anlıyorum ki Sadece Nefes Alabilmişim Yokluğunda... 
İçten Bir Gülümsemeden Uzak, Sahteymiş Tüm Gülümsemeler... 
Kelimeler Anlamsız, Yetersiz, Kimsesizmiş... 
Sevda, Sevda Değilmiş Aslında "Sen"mişsin... 
Kayboldu Artık Güneşli Dünlerim, Sislerin Ardında Buz Gibi Günlerim... 
Oyuncak Misali Oynandı, Ayaklar Altında Yüreğim... 
Ben Sadece Sevmeyi İstedim Belki de Sevilmeyi...
Anlatamadım…!
Sen Okumaya Alışkın Olduğum O Bir Solukta Biten Hikayelerimden Değildin..
Nasıl Başladığımı Bilemediğim, Ama Bitmesini Hiç İstemediğim En Uzun Romandın...
Sen Solumaya Alışkın Olduğum, O Toz Duman Dolu Kirli Havalardan Değildin..
Nasıl Tenefüs Ettiğimi Anlayamadığım, Ama İçime Çekmeye Doyamadığım Bahar Havamdın...
Sen Ara Sıra Hatırlanan O Alalade Aşklardan Değildin...
Nasıl Sevdiğimi Bilemediğim, Ama Sevmeye Doyamadığım En Büyük Aşkımdın...
Seni Bir Anı Olsun Diye Sevmedim ve Hiç Aldatmadım Kirpiklerimle Bile... 

Artık Her Yer Dağınık, Benim Gibi...

Güz'le Düşen Yapraklar Gibi Öylece Kurumuş Yere Düşmüşüm... 
Birileri Üstüme Basmasın Diye Rüzgara Yalvarıyorum ve Oradan Oraya Sürükleniyorum...
Sensiz Yolumu Bulamıyorum...
Düşlerim de Dağınık Şimdi, Kara Bulutlar Kümelenip Duruyor Usuma...
Acılar Çöreklenip Yüreğime, Yerden Yere Vuruyor Beni Olmadık Zamanlarda...
Ben Seni Sevdiğimden Beri, İlmek İlmek Hasret Dokur Ömrümün Gergefine Zaman...
Seni Ne Zaman Özleyip Ağlasam Güzelleşti Yeryüzü, Güzelleşti Gökyüzü...
Işık Doldu Gözlerime...
Sevgiyi Damıtı En Derin Yerinden Gözlerim...
Aşk Oldu Adı...
Yıldızım Yitikse Şimdi, Doğmuyorsa ve Işımıyorsa Gecelerime Ay, Beni Terkedip Başka Ufuklarda Parlıyorsa, Almıyorsa Beni Kucağına Bir Vefalı Dost Gibi ve Gelmiyorsa Beklediğim Sabah, Özlediğimde Yanımda Yoksan Eğer,Uzaklar Acımasızca Vuruyorsa, Her Gece Bir Tren Kalkıyorsa Gönlümün İstasyonundan Sana Doğru, Gözyaşlarım Ateş Olup Düşüyorsa ve Hüzün Olup Yakıyorsa Düştüğü Yeri, Sebep Sensin...!
Ve Bilmiyorum Bu Nereye Kadar Sürecek, Seni Sevmek, Seni Ölesiye Sevmek... 
Ama Vuslat Yok Bu Sevdada, Hep Özlemek, Hep Beklemek Var...
Yolunu Şaşırmış Bir Yolcunun Yolunu Bulmasını Beklemek Gibi Bir Şey Bu...
Bu Yolculukta Rehber Ben Değilim, Eğer İzin Verilseydi Buna, Hep Yeni Yerlere, Hep Yeni Güzelliklere Götürmek İsterdim Seni, Hep Güzeli, Hep İyiyi, Hep Sevdayı Paylaşmak İçin...
Bir Heves Değildi ki, Seni Çok Sevmiştim...! 
Yokluğunda Her Gece Sarılırken İsyanlarıma, Örterken Yorgan Misali Üzerime Hasreti, Yüreğim Üşürken Ayazda Kalmış Gibi, Seslenememek Sana, Sarılamamak, Gel Diyememek Tüketti Beni...!
Kıskanıyorum Artık Tüm Kavuşmaları... 
Hele Dalgalar Vurunca Sahile Hırçın, Coşkulu... 
Çakıl Taşlarının Çığlık Çığlığa Sarılmaları Yok mu? 

Bugün Yağmur Yağıyor Burada ve Ben Daha Çok Söylüyorum Seni Sevdiğimi... 

Ne Olursa Olsun, Kim Girerse Girsin Aramıza, Gerçek "Sen"sin, Senden Başka Gerçek Yok İkimize Yarattığım Dünyada...
Ve Hiç Kimse, Hiçbir Kural Değiştiremeyecek Bunu...
Sonu Olmayan Bir Deniz Olsan Bile, Küçük Bir Umut, Bir Serap Olup Görünsen Gözüme Seninle Olmak İçin Kürek Çekerim Günlerce...
Umutsuz Yaşanmıyormuş Ama Umuda Dalıpta Ölüp Gidiyor Bazan İnsan...
Benim İçin Çok Kolay Ölmek... 
Yüzünü Görmediğimi, Sesini Duymadığım, Her Gün Ben Bir Ölüyüm Çünkü...
Unutamadığım Bir Masal'sın Belki, Bir Şehrin Arka Sokağında, Bir Şairin Dizelerindesin Belki... 
Belkide Bir Şarkının İçinde İsmin, Ama Kim Tarafından Söyleniyorsun Onu Bilmiyorum...
Tek Bildiğim Seni Çok Sevdiğim... 
Bir Hasret Gibi İçimdesin, Sonu Gelmez Yollar Gibi Uzaktasın, Yüce Dağlarda ki Karlar Gibi Erişilmezsin, Ama Ben Seni Yine de Seviyorum ve Özlüyorum...

Ben Seni Asla Unutamam Demiştin Ama Unutmuşsun Besbelli...


Şimdi Kaybedişleri Dolduruyorum İçi Sen Dolu Bavullara ve Özümü Vuruyorum Adı "Sen" Olan Son Kurşunla...! 

Zaman Geçmek Bilmeyecek Biliyorum...
Her Geçen An Biraz Daha Büyüyecek Acım... 
Yalnızların Koğuşunda Ellerim Titrerken Bir Beyaz Tel Daha Düşecek Saçlarıma... 
Ve Sözcükler Biraz Daha Anlamını Yitirecek Büyüyen Sevdam Karşısında... 
Saatler Kemirecek Beynimi, Zaman Duracak, Aylar Kaçak, Yıllar Esir Olacak, Bense Kırık Bir Martı Kanadı Gibi Her Yeni Günde Yeni Acılar Büyüteceğim... 
Yastığımda ki Hayalet Seni Soracak Her Gece, Ben İse Sensiz Uyanacağım Düşlere... 
Ayaklarım Takılacak Zaman Bir Gidişe Düşeceğim... 
İkimizde Biliyorduk Aslında Sen Bir Gün Zaten Gidecektin ve Zaman Dolmuş ve Kader Örmüş Ağlarını... 
Kapandı Tüm Perdeler, Taş Duvarlar Çöktü Üstüme Birer Birer... 
Ezildim Çoğu Zaman, Hayatın Ağırlığını Taşıyamayıp Omuzlarımda... 
Kimi Zaman Hasret, Kimi Zaman Yalnızlık Yağdı Dünyama, Islandım... 
Kimi Zaman Acılar, Kimi Zaman Sancılar Bir Bıçak Gibi Saplandılar Yüreğime, Kanadım...
Acısıyla, Tatlısıyla,Hasretiyle, Sevdasıyla Benim Masalımdı Bu Sadece... 
Ben Yazmalıydım Tüm Satırlarını, Ben Kurup Cümlelerini, Ben Koymalıydım Noktalarını, Virgüllerini, Ben Silmeliydim Silinmesi Gereken Kelimeleri...
Galibiyeti de Mağlubiyeti de Benimdi Hayatın...

Eğer Yağmur Tanesi Olup Düşmüşsem Yanağına, Usulca Sil...!

Fazla Yakma Canımı Yanaklarındaki Beni Silerken...!
O Yalan Hayran Bakışlarını Yalan Aşklarına Sürgün Et...
Tüm Yalan Hayatlarını Al ve Çık Gönül Kapımı da Çarparak Yalan Dünyada Gerçek Olmaya Çalışan Hayatımdan...
Gidişinin Ardından Ağlarım...
Çünkü; Yalanda Olsa Aşk'tın Sen...

Ben Aşk mı Dedim?

Söylerken Bunu Tutulmadı mı Dilim...!
Kayıp mı Ettim Hafızamıda Hatırlayamadım En Derinimden Alıp da Başını, Uzaklara Gitmek Derdine Düşereninden Yaktığını Canımı...!
Gittim Evet...
En Uzaklara, En Dönülmezlere, Kendime Yıldızlardan Bile Uzak Düştüğüm Kuytulara...
Karanlıktı Sokaklar...
Çıkışsızdı Tüm Gidişler Ama Gittim, Gittim Evet...
Kaldım Gittiğim Yerde...!
Kaldım Çaresizliği Bileğimden Kelepçeleyip de Kendime...
İçinden Çıkmak İstedikçe Kendime Dolandığım Bu Yerde, Çaresizliğinden Kurtaracağım Seni Diyenler Geldi Ara Sıra, Ellerinde Kelepçeyi Hiç Açamayacak Sahte Anahtarlarla...
Gelenler Gitti, Bir Ben Kaldım Yine...
Başı Ellerinin Arasında Bir Ben Kaldım...
Aşk mı Dedim?
Aldırmayın...!
Geçti Zaman...
Artık Geç-ti Zaman...!

Karmaşık Yorgunluğun Serin Sendromuydu Aşk...

Yaşanılamayan Pişmanlıklar, Yaşanılmış Sevgilerdi Aslında...
Bir Düş Kırgınlığıdır Aşk... 
Gökkuşağından Geçen Yedi Ayrı Renk Gibi Solmamış Bir Sevgi Hikayesi Yada Üşümemek İçin Kullanılan Aşk Battaniyesi... 
Bense O Sıcaklıkta Titriyorum... 
Sebebi Çok Açık...
Çünkü Ben Seni Gerçekten Kalpten Seviyorum...

Kaç Türlü Anlatılır Sevda Hali?

Kaç Türlü Söylenişi Vardır?
"Yangınım" Diye Başlar Kimisi, "Vuruldum" Der Bir Sonra ki,  "Tutuldum" Diye Sevinir Bir Başkası...
Yani Canparçam, Sevdalıyım Bende ki Sana... 
Aşığım Bende ki Sana...
Kaybettiğim Değilsin...
Ben Seni Hiç Yitirmedim...
Çünkü İçimde Taşıdığımdın Hep...
Bakışlarım "Seni Seviyorum" Yüklü Bir Bulut Gibi Arkandan Yağıyor...
Fazla "Sen"le Yüklü Olduğu İçin Kendini Hafifletiyor...
Döndüğüm Her Yer Karanlık, Nereye Baksam Seni Anlatıyor, Acımı Kat Kat Arttırıyor...
Aşkımı Kazıdığım Duvar Buruk Bir Acıyla Beni Taşımaya Çalışıyor, Ben İse Toparlayamıyorum Yere Düşen Kalp Kırıntılarımı...
Sevmek, Sevebildiğin Kadar Sevmekti Aşk...
Ayrılık, Giden İçin Gidebildiği Kadar Gitmek, Kalan İçin Yaşabildiğin Kadar Yaşamaktı... 
Var Olmayı Başaramadım, Yaşayamadım... 
Sensizliğin Karamsarlığı Belkide Bu Sessizliğim... 
Sakinim... 
Hissizim... 
Ve Hala Aşığım...
Çıktığın Kapım Olsada Kalbimde Hala Tutuklusun... 
Susar Sandığım ve Kimselere Duyuramadığım Çığlığımla Arkandan Koşmaya Çalışıyorum...
Ama Arkasında Takıldığım Sen, Ellerinle İttin Beni Sonsuz Uçurumlara... 
Sevdam Yalnız, Sevdam Yetim Şimdi... 
Kaybettiğimin Yerine Ne Koysam Dolduramam...
Boş Kalacak Yerin, Hep Bomboş, Tıpkı Ardından Gözlerimin Baktığı Gibi Bomboş...
Alışmayı Hiç Başaramayacağım Sensizliğe...
Severek Unutmak Olur İş mi? 
Bilerek Uçuruma Önden Atlanır mı ki? 
Kaybettiğinin Yerine Ne Koysan Dolmaz... 
Boş Bırakacağım Yerini, Hep Bomboş...

Çok Önceleri Sorduğum Bir Soruydu "Şiir Bir Aşk'ı Kurtarabilir mi? ” Diye... 

Şimdi Gülümsüyorum Bu Soruma...
Çünkü; Şiir Bir Aşk'ın Ancak Bekçisi Olabilir...!

Sevda Mutlu





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.