5 Mayıs 2013 Pazar

Keşke Seni Yaşamak Olsaydı Kaderimde...!

Mutlulukların En Doyulmazı Seninle Başladı...
Sevgilerin En Tükenmezi Seninle Doldu İçime...
Seninle Vardı Özlemler Kavuşmalar...
Seninle Yaşadım Aşkların En Eksilmezini, Anıların En Unutulmazını...
Sonra Acılar, Çaresizlikler, En Kahırlı Ayrılıklar Geldi Seninle... Senden Uzak Kopkoyu Zifir Geceler, Bitmek Bilmez Upuzun Günler Geldi...
Ve Bir Sessizlik Geldi ki Anlatılamaz!
Düşünüyorumda Seni Tanımasaydım Sensiz Kalmayacaktım...
Bilmeyecektim Yokluğunun Bu Kadar Dayanılmaz Olduğunu...
Beni Sen Bütünlemiştin Yine Sen Yarım Bıraktın...
Şimdi Belki Yine Seninleyim Ama Öyle Kırık ve Öylesine Sensizim ki!
Neydin Sen?
Bir Rüzgar mıydın da Şöyle Bir Esip Geçtin?
Yapraklarını Döküp Dallarını Kırdın İçimdeki Duygu Çınarının!
Bir Ayna mıydın İçinde Gözlerimi Kaybettiğim Ve Şimdi Ne Seni Ne de Kendimi Görebildiğim?
Neden Bir An Pencerelerine Varana Değin Açtın Bana Gönlünü?
Sonra Bir Başka Diliminde Zamanın Esrarlı Bir Havaya Bürünerek Kapılarını Bile Kapattın Yüzüme?
Neydin Sen?
Gökten Avuçlarıma Düşen Bir Damla Su mu?
Kalbimin Yangınları Bütün Hücrelerimi Sarınca Buharlaşıp Kayboldun...
Sonu Gelmez Sandığım Bir Heyecan mıydın ki, Kendi Ellerinle Hazırladın Sonumu?
Yoksa Bu Gurbet Gönlümde Yıkılmaz Bir Kule Olarak mı Algıladım Seni?
Bir Masal mıydın Kuşların Geceleyin Ruhuma Anlattığı?
Bir Efsane miydin Çağların Ötesinden Kopup Gelen?
Yoksa Bulutların Kulağıma Fısıldadığı Bir Nağme miydin? Neydin Sen?


Adını Andım Yine...
Tam Adın Dudaklarıma Değdiğinde, Pencereme Bir Kaç Damla Değdi Yağmurun Bir Kaç Damlası...
Görmüş Olacak ki Gökyüzü Sensizliğime Ağlıyor Bak... 

İçimdeki İsyanımı Duymuş Olacak ki Ağlıyor Gökyüzü...
Boşuna İsyan Edip Ağlama Gökyüzü Benim Gibi Ağlayamazsın...!
Sokakları Boşuna Aydınlatma Şehrim Kör Oldu Artık Gözlerim...!

Ne Hayalin Terk Ediyor Beni Ne de Geriye Tek Bir Umudum Kaldı...
Yine de Ne Zaman Bir Şiir Okusam Mısralarındasın...
Ne Zaman Bir Şarkı Dinlesem Hala Sözlerindesin...

Ne Garip Bir Hayat Bu Yaşadığım!
Bir Papatya Falı Gibi; Mutluyum/Mutsuzum Diyerek Koparıyorum Hayatımın Sayfalarını Tek Tek...
Tüketiyorum Yaşamı, Tükeniyorum Ağır Ağır...

Öyle Çaresiz Hissediyorum ki Kendimi...
Yine Yağmur Olup Yağsan Diyorum Avuçlarıma...

Filizlense Yine Yok Olan Umutlarım...
Yine Geceler Boyu Bıkıp Usanmadan Yazsam...
Duvardaki Gölgelerde Seni Bulsam...
Gözlerim Kapansa Senin Sıcaklığın Kaplasa Bedenimi...
Ama Olmayacak Biliyorum...!


Keşke Seni Yazmak Yerine Yaşamak Olsaydı Kaderimde Ölüm Kederlendirmezdi Beni...
Doya Doya Yaşardım Seni ve O An Ölümsüzleşirdim...
Kaç Zamandır Yokum Kendimde, Kaç Zamandır Yoksun...
Ne Ben Alışabildim Sensizliğe, Ne Odam Alışabildi Hayalinsizliğe...
İnan Çok Gücüme Gidiyor "Bir Sevda Masalı"mda Can Bulanların Senin Yerine Beni Sahiplenmesi...
Kimsesiz Sokaklarda Attığım Her Adımla Sen Uzaklaşıyorsun Sanki...
Bunu Düşündükçe, Sensiz Kalmak Gücüme Gidiyor Sevgili...
Gözlerimi Açmak Bile İstemiyorum...
Sensiz Bir Güne Başlayacağımı Biliyorum ve Onulmaz Yaralar Açıyor Ruhumda...

Hayalinde Can Bulan Gülüşünü Özledim...
Kendimde Unuttuğum Ne Varsa Bulduğum Hayalini Özledim...
Seni Çok Özledim...
Bilmekteyim Yanmaların Acısını Ama Senin Bu Acıyı Bilmeni İstemiyorum Sevgili...
Sen Yanmaları Bilme, Sensizliğimde Yanmalarımı Bilmediğin Gibi...
Bilme!


Güncelleme...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.