22 Temmuz 2020 Çarşamba

Dünden Devraldığım Hüzün...

Dünden Devraldığım Hüzünlerimle, 
Yüreğimdeki Suskunluğumla,
Yine Sensizliği Yazıyorum... 
Yokluğunu Kanatıkça Duvarlarımda;
Tüm Acılarım,
Sevinçlerim,
Mutluluklarım,
Sende Doğuyor Çığlık Çığlığa....
Sen Her Duyguma,
Her Düşünceme Sızmışsın Ya?
Bu Yüzden Tüm Kalp Ağrılarım, 
Sabahlara Kadar Geçmeyen Baş Ağrılarım...
Senin Varlığın Güneşin Doğma Sebebiyken,
Geleceğin Günü Beklemek,
An Be An Özlemlerimi Büyütüyor, 
Döktüğüm Yaşlarım İse Umutlarımı...
Şimdi Kendimleysem, 
Kapatmışsam Herkese Gönlümün Kapılarını,
İçimdeki Ateşi Hiçe Saydığından,
Onu Büyütecek Yarınlarımı Benden Çaldığından...!

Hiçbir Düş Sıcak Bir Tenin Dokunuşunu Yaşattı mı Sana Uykularında?
Sen Gerçek Bir Dokunuşun Güzelliğiyle Günlerini Süsledin mi?
O Hazzı Yüreğine Yaşattı mı?
Seninde Kalbini Kanattı mı Hiç Yokluğu?
Sessizliğine İnat,
Ben Gibi Sayfalarda Çığlıklar Atın mı?
Kalemin Yalnızlığın Karanlığında Kanayan Yaralarını
Sessizce Yazdı mı Seninde?
Bitmeyen Acılarının Suçunu Yükleyip Geceye,
Kendini Benim Gibi Kandırdın mı?
Gecenin Hüznü Çökerken Sessizce,
Kalbin Kimseler İçinde Kimsesizliği Yaşadı mı?
İçindeki Yalnızlığını Sızlattı mı Hiç Kalabalıklar?
Yokluğuyla Besleyip Büyüttüğün Acılarından Akan Gözyaşlarını Hayal Denizine Akıttın mı? 
Karanlık Gecelere Astığın Umutların, 
Hayallerin Seninde Kayboldu mu Sessizlikte Birer Birer?
Karanlıkta Sonsuz Bir Uykunun Ağırlığı Senin de Ağır Geldi mi Yüreğine?
Bir Yanın Uykuya Dalmak İçin Çabalarken,
Diğer Yanın Gözlerini Kırpmadan Yıldızları Saydı mı?
Seninde Nefesini Kesiyor mu Umudun Ciğerlerine Dolmayışı?
Kalbimin Sağanaklarına Yakalanmamak İçin Sığınacak Yer Ararken,
Seninde Kendi Kendine Konuşmaya Başlıyor mu Kalbin?
Görünmez Bir Beden Bedenine Dolanmışken,
Ruhunun Yansımaları Ruhunda Suret Bulmuşken,
Yüreğine Bıraktığı Her Parça İçin Sende Ağlıyor musun?
Yerini Dolduracak Başka Bir Ruhun Olmayacağını Hissetmenin Hüznünü,
Acısını Sende Yaşıyor musun?
Uzaklara Bıraktığın Her Satırda,
Her Kelimede,
Yine,
Yeni,
Yeniden Sevdiğini Biriktiriyor musun?
Dokunurken Sana Sıcaklığıyla,
Sözler Dökülürken Dudaklarından,
Seninde Güneş Doğuyor mu Günlerine,
Gecelerine?
Günün Herhangi Bir Saati Çıkıp Gelmiyor mu Düşlerine?
İçinden Bir Rüzgar Gibi Geçip,
Özlemiyle Sızlayan Yüreğine Tokat Gibi Vurmuyor mu?
Ya Özlediğinde?
Solgun Bir Akşamüstü,
Zifiri Bir Karanlık İnmiyor mu Pencerene?
Durgun Dalgalar Gibi Gidip Gelirken Zihnine,
Yokluğu Gökkuşağı Açtırmıyor Değil mi Düşlerine?
Biliyorum,
Sana Doğru Akan,
Seni Ona Bağlayan Bir Duygunun Esareti Bunlar...
Özlediğin,
Eksikliğiyle Anlamsızlaştığın, 
Yüreğinin Yetimleşip,
Ruhunun Karanlığa Bırakıldığı Kayıplar...
Derinliğini Ölçemediğin Bir Kuyudan Yankılanan Sesler...
Issız Sokaklarda,
Üşüyen Yüreğinle,
Kaybolan Adımlarının İzini Sürmek...
Aşk Geçerken İçinden,
Duyguların Kilitleri Kırılmışken 
"Seni Seviyorum" Cümlesinin Onda Kucaklaşıp, 
Sarmaş Dolaş Sana Kavuşması...
Yaşadıkların Yüreğini Titrettiğinde, 
Her Defasında Farklı Bir Melodi İle Şarkılar Söylemek...
Belki de; Sevinçlerin, 
Sözlerin,
Şiirlerin, 
Heyecanların,
Heveslerin,
Hayallerin,
Düşlerin,
Rüyaların Ortak Adı...
Ya da; Bir Çılgınlık, 
Bir Delilik Anında,
Suskunluğu Giyinip Beklemek...
Pek Çok İnsanın Sahip Olamayacağı,
Belkide Sahip Olmak İçin Çabaladığı Bir Umut...
kelimelerinin Bile Tarif Edemeyeceği, 
İçinden Geçtiğin Bir Fırtına, 
Deli Bir Buhran, 
Garip Bir Tufan... 

Belki Bir Masaldı İnandığım...
Hayaller Kurduğum,
Uğruna Gururumu Hiçe Saydığım...
Belki Bir Yoldu,
Sevda Uğruna Sonu Olmayan,
Uzak Bir Hayaldi Göklere Uçuran,
Bulutlarda Dolaştıran...
Öyle Duruydu ki Sana Aşkım;
Kimseler Görmesin,
Kimseler Bilmesin İstedim...
Sonra Acıttın...
Umuda Yenik Düştükçe,
Hayallerimi Sigara Dumanında Savurdum...
Üşüdükçe Özlemlerim Sessiz Gecelerin Ayazında,
Öksüz Kaldı Kelimelerim,
Yağmurlara Karıştı Gözyaşlarım...
Parçalandıkça Kalbim,
Sığmadı Göğüs Kafesime...
Kefene Sardıkça Umutlarımı,
Paslı Kelepçeler Taktım Hayallerime...
Sürgüne Yolladıkça Özlemlerimi,
Prangalar Vurdum Yaşamak İstediğim Her Şeye...
Öğrendim En Sağlam Omuzun, 
Kendi Omzum Olduğunu...
Elimi Hiç Bırakmayan Elin,
Diğer Elim Olduğunu...
Artık Sadece Geceler Bana Sırdaş,
Yalnızlıklarımda,
Acılarımda, 
Hayallerimde,
Düşlerimde, 
Umutlarımda Bana Yoldaş...
Yüreğim Sus,
Dilim Lal,
Öyle Tükenmiş ki Kelimelerim,
Senle Savaşacak Gücüm Yok...
Sadece Merak Ediyorum,
Gidişin,
Kalbimi Kırışın Ne Kazandırdı Sana?
Ne Kazandırdı Sana Umutlarımı Kesip, 
Başkalarına Dağıtmak?
Canım Yanıyor Dedikçe,
Benden Gözlerini Kaçırmak?
Ellerimi Sarılmak İçin Açtıkça,
Sadece Düşlerime Misafir Olmak?
Söyle?
Neye Yarar Ben Öldükten Sonra Derince Susmak?
"Hayatı Yarım Kaldı" Diye Üzülmek?
"Geç Kaldım" Kelimesini Dudaklarından Düşürmek?

Şimdi Kanıyorsam Özleminle,
Susuyorsam Hasretine,
Aldanma...!
Yaşıyorsun Bir Nefes Gibi İçimde...
Çaresizce Savrulsamda Rüzgarında,
Bağlı Sana Elim,
Kolum,
Yüreğim...
Çünkü Bıraktığın Yaraların İzleri,
Hala Ateşten Bir Kor,
Yangın Yeri Yaşamım...
Ne Sönerim,
Ne de Daha Fazla Yanarım...
Boşlukta Yankılanan Sessiz Çığlık Olsa da Yüreğim,
Feryatlarım Arşa Dayansa da,
Korkma,
Ne Sırtımdan Vuranlara,
Ne de Hançerlerini Saplayanlara,
Benim Yüreğim Hiç Kin Beslemedi Bugüne Kadar...
Dualar Ediyorum Sana,
Çünkü Hayatın En Ağır Dersini,
Yemin Ederim Sen Verdin Bana...
Keşke Biraz Cesaretin Olsaydı Ellerimi Tutmaya... 
Çok Şey Değildi İsteklerim,
Baş Edilemez Arzular İçinde de Değildim,
Sadece Seven Bir Yürekle 9 Yıl Sana Seslendim,
Ve İnan Sesimin Sende Ses Bulmasıydı Tek Dileğim...
Keşke Böyle Olmasaydı... 
Sensiz Kurduğum Bu Dünya, 
Renksiz 
Sessiz Kalmasaydı...
Keşke Çekmeseydin Kendini Rüyalarımdan, 
Toplamasaydın Benden Gülüşlerini, 
Sözlerini, 
Beni Benden Alan,
Sana Ait Her Şeyi Toplayıp Kilitlemeseydin Yüreğine... 

Bazen Böyle Oluyor İşte... 
Hayatın Bana Verdiklerine Karşılık, 
Benden Aldıklarıyla, 
Bir de Hiç Vermedikleriyle Yüzleşiyorum...
Düşüncelerimi Kelimelere Saklıyor,
Cümlelerimle Duygu Denizine Dalıyorum... 
Derin Yalnızlığımdaki Sessizliği,
Adını Koymayı Bilemediğim, 
Ama Varlığını Hep Hissettiğim Duyguları, 
Sayfalarda Misafir Ediyorum...
Satırlarda Geçtikçe Zaman, 
Seninle İçilmemiş Bir Fincan Kahvenin, 
Yürünememiş Yolların Özlemini Hissediyorum...
Ruhum O Kadar Yetim, 
O Kadar Öksüz Hissediyorki Kendini,
Hiç Günahı Olmadığı Halde Suçlanmış,
Dışlanmış Bir Çocuk Gibi Oluyorum Sanki...
Hiçbir Umuda Umut Verecek Güçte Değilim;
Çünkü Gönlümde Rüzgarlar Soğuk Esiyor,
Yıldızları Hiç Sorma,
Onlar da Artık Takılmıyor Kirpiklerimin Uçlarına...
Beni Böyle Perişan Eden, 
Elimdeki Hayallerin Yüreğimi Doyurmamasından,
Mecbur Bırakıldıklarıma Kalbimin Dayanamamasından... 
Kaç Kere Gitmeye Kalktım, 
Ayaklarım,
Ve Ellerimdeki Kelepçeleri Parçaladım,
Ama Kalbimdeki Mühür Çözülmedi Bir Başkasına...
Eğer Bir Gün Okursan Bu Satırları, 
İşte O Zaman Anlarsın Özleminin Beni Nasıl Yaktığını,
Umutsuzluğumun Kalbimi Nasıl Ateşe Verdiğini...
Anlarsın İşte Varlığının Kalbimin İçinde Yandığını,
Bu Azabın Hiç Azalmadan Beni Nasıl Esir Aldığını...
Keşke Böyle Olmasaydı...
Her Şey Güzel Başlamıştı, 
Öyle de Kalsaydı... 
Gittiğin Uzaklarda Benden ,
Benim Sana Bıraktıklarımdan Sıyrılıp, 
Beni Unutmasaydın...
Ya da Giderken Yokluğunun Ayazını,
Yanına Almayı Unutmasaydın...




1 yorum:

  1. Ne Zaman Seni Düşünsem,
    Gönlüme Vurduğum Tüm Kilitler Açılıyor...
    Yüreğimin Defterinde Bir Sayfa Bulup,
    Senin Adının Anlamını Yaşıyorum...
    Seni İşte,
    Seni,
    Beni Benden Alıp,
    Aşka Bırakan Seni;
    Bazen Uykularında Yorgan Olup Sarıyorum
    Sonra Sesinde Bir Cümle Olup,
    Sana Karışıyorum...

    YanıtlaSil

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.