21 Kasım 2020 Cumartesi

Bu Sevda Artık Hep Uzak Olacak Bana...

Hayat; Yorulmuş, 
Sona Yaklaşmış Zamanın Ortasında,
Savunmasız Olduğum Duygularımdan Vururken Beni, 
Yüreğimin Sancılı Dönemlerinde, 
Bazen Kalbimi, 
Bazen de Ruhumu Ortaya Koyarak, 
Sana Hiç Ulaşmayacak Olsa da, 
Olur Ya? 
Belki Bir Gün Ulaşır Umuduyla, 
Yüreğimin Ağrısı, 
Gözlerimin Sancısı İle, 
Okusan da, 
Okumasan da, 
Duygularımın Doruğundaki Mısralarla, 
Aşkının Ateşinde Kül Olmuş, 
Yok Olup Gitmiş Bir Kalbin Son Hediyesi Olarak, 
Sayfalarında Yüreğim, 
Cümlelerinde Düşlerim, 
Kelimelerinde İtiraflarım Olan, 
Beni Anlatan Doğrularımla, 
İçimden Söküp Atamadığım, 
İçimde Bir Yerlerde Kanayan, 
İnceden İnceye Sızlayan, 
Sana Özlemli, 
Sana Tutkulu, 
Kim Gider Önce, 
Kim Kalır Belli Olmaz Diye, 
Bir Mektup Yazmak İstedim Sana, 
Ama, 
Ben ve Kalemim Sanki Bir Girdabın İçine Düşmüş,  
Cümlelerim Sonsuzluğa Sürgün Edilmiş, 
Kelimelerim Karamsarlığa Demirlemiş, 
Toparlamak İstedikçe Kelimeleri, 
Köşe Bucak Kaçıyor Benden Cümlelerim...
Oysa Bu Güne Kadar, 
Kendimi Tutamayıp, 
Kalbime Mani Olamayıp,
Ruhumun Eşliğinde,
Girdaba Benzer Derinliklerde, 
Bilinmezliğin Gizeminde, 
Mesafeleri Yok Eden Hislerimle,
İnce Bir Sızı Duyumsayarak Kalbimde, 
Yarama Seni Basıp, 
Sevdama Seni Sarıp, 
Seni Özlemenin Verdiği Hazla, 
Kalbimin Titrediği Aşkla,
Dünlerimi, 
Bugünlerimi, 
Yarınlarımı, 
Yani Ömrümü Adayacağım Sana, 
Gözlerimden Dökülen İncilerle, 
Hüznümü Sarmalayan Sevdamın Ateşiyle, 
1467 Mektup Yazmışım Sana...
Yazdıklarımla Az Şey mi, 
Yoksa Çok Şey mi Anlattım Sana? 
Kim Bilir, 
Belki de Hiçbir Şey Anlatamamışımdır...! 
Bunu Düşünmek Öyle Bir Boşluk Oluşturuyor ki İçimde,  
Ne Ben Anlatabilirim, 
Ne Sen Anlayabilirsin...
Ne Desem?
Nasıl Desem? 
Bu Öyle Bir Boşluk ki, 
Sanki Duyuramadığım Ses,
Sanki Alamadığım Nefes...

Biliyor musun?
Seni Öyle Çok,
Öyle Çok Sevdim ki Ben,
Ama Sana Kavuşmak Hiç İstemedim...
Dokunmasan da Yalnızlığıma,
Dinmeyen Fırtınalarıma Sıcaklığını Yaşatmasan da,
Seni Düşünerek, 
Aşkını Özleyerek,
Üşüyen Yüreğimi Isıtmak,
Ellerini Değil, 
Yüreğini Tutarak Varlığını Hissetmek,
Haz Alırcasına Derin Duygulara Yakalanmak,
Sonsuzluğa Yelken Açmak Yetti Bana...
Bu Sevda Beni Çok Yorsa da, 
Yokluğunun Yankıları Kulağımda Çınladıkça, 
Yarınlarımın Yalnızlıkları İle, 
Bir Döngünün Çaresizliğinde, 
Dolaşırken Kalabalıklarda, 
Senden Yoksun, 
Senden Umutsuz Olsam da,
Bitmeyen, 
Tükenmeyen Bir Sabırla, 
Esir Kaldığım Duygularımla, 
Ama'lardan Uzak, 
Fakat'ları Hiç Anmadan,  
Seni Seviyorum Tadında,
Seni Yaşamak,
Yalnızlığın Verdiği Yoklukla, 
Yersiz,
Yurtsuz Biri Olarak Sabahlara Uyansam da,
Kor Ateş Olan Bağrımda Fırtınalar Koptukça,
Yağmurlar Yağdıkça,
Hasretinin Perçinleşmesi Yetti Bana...

Hüzünlü Gözlerime Mutluluğu Yaşatan,
Karanlık Dünyamda,
Yalnızlığımı Dört Duvarla Paylaşırken,
Kanayan Duygularımın Çığlıklarına Ses Olan,
Son Günlerde Mutsuzluklarım Çoğaldı,
Acılarım Ruhumda Kaldı...
Sesler,
Yüzler,
Sevgiler,
Özlemler,
Duygular Birbirine Karıştı...
Ve Ben Karanlık Olunca,
Hep Aynı Yerde Buldum Kendimi...
Gönlümün Orta Yerinde Bir Ateş Yanıp,  
Damarlarımı Tutuşturdukça,
Hasretini Sırılsıklam Yastığımdan Çıkardım...
Sana Olan Özlemim Depreştikçe,
Bütün Dertlerimde, 
Sıkıntılarımda,
Sevinçlerimde, 
Heyecanlarımda Hep Seni Aradım...
Ne Kadar Kaçsam da Kendimden,
Karışsam da Kalabalığa,
Hep Soruyorum Kendime;
Yokluğuna Dayanmak Mümkün mü?
Yokmuşsun Gibi Yapmak Çözüm mü?
Sensiz Sabah Uyanmak mı Zor,
Sensiz Uykuya Dalmak mı?
Sabahları Yalnız Uyanmayı Öğrenir miyim?
Güne Sensiz Başlayıp,
Sensiz Bitirmeyi Başarabilir miyim?
Gözyaşlarımı Kurutmaya Çalıştıkça,
Gecelerin Buz Kesen Ayazlarında, 
Çığlıklarımı Susturabilir miyim?

Biliyor musun? 
Ben Her Şeyin Farkındayım...!
Sen Gibi,
Ben Gibi,
Her Şey Tükenmiş,
Sevgi Yitirilmiş,
Yaşanan,
Yaşanamayan Ne Varsa,
Hepsi Mışlı,
Hepsi Mişli Hikayelere Hicret Etmiş...
Varsın Olsun,
Sen Yine de Bilme Sevdiğimi,
Görme Hüzünlü Halimi,
Duyma Sessiz Hıçkırıklarımı,
Çevir Benden Yüzünü,
Sürgüleyip Gönül Kapını,
Mühürle Dilini,
Anma Adımı...
Varsın Olsun,
Seni Sevmelere Doyamadan,
Özlemin Yaksın Yüreğimi...
Sesine Hasretken,
Ellerinin Sıcaklığını Hissetmeden,
Ulaşılmaz Umutlara Yelken Açayım...
Varsın Olsun, 
Ben Sende Olmayayım...
Güneş Senin Olsun, 
Yağmurlar Benim...
Umut Senin Olsun,
Çaresizlikler Benim...

Şimdi Ne Söylesem Boş Biliyorum,
Ne Dönüşü, 
Ne de Oluru Var Bunun,
Onu da Biliyorum...
Beni Üzen, 
Korkutan, 
Sancıtan Karanlığıma Dönmek Değil,
Akıp Giden Zamanda Kaybolurken,
Ölsem Ruhunun Duymayacak,
Kalsam Umurunda Olmayacak Olması... 
Haddini Aşan Sevgimin Bedelini Zaman Ödetirken Bana,
Bir Suçlu Aramak Boşuna,
Nedenleri Sorgulamak Anlamsız...
Bu Aşk Karşısında Bu Kadar Güçlü Durduğun,
İradene Bu Kadar Hakim Olduğun İçin,
Seni Kutlamam Lazım Değil mi?!
Evet,
Çok Haklısın...!
Karşında Bu Kadar Aciz,
İrademe Bu Kadar Yenik,
Kendime Söz Geçiremeyecek Kadar Sevdiğim İçin,
Beni Suçlamak Lazım Değil mi?!

Merak Etme Olur mu,
Bu Sevda Hep Uzak Olacak Bana...
Sözlerim Üzmeyecek Seni...
Sızlatmayacak Bakışlarım...
Yakmayacak Dokunuşlarım...
Çünkü Karanlık Bir Sokak Artık Yüreğim...
Her Köşesi Sessiz,
Her Köşesi Veda, 
Her Köşesi Terk Edilmişlik...
Ve Ben Köz Olmuş Bir Ateşin Alevinde,
Yokluğuna Gebe Gecelerin Kucağına Düşüp,
Yavaşça Üstünü Örtüp Anıların,
Yüzümde Senden Kalma Bir İz Bırakmayıp,
Yalnızlığımla Geceleri Bekleyeceğim...
Olursa Olurlara Bıraktığım İçin Hayatı,
Olmazsa Olmazlarım Yok Artık...
Hiç Bahar Gelmeyen Yüreğimi,
Hazana Göç Etmeye Zorlayıp,
Bir Daha Kurulmamak Üzere,
Hayallerimi Donduracağım...
Tüm Geç Kalmışlıklarıma El Sallayıp,
Keşkelerimi Sessizliğe Bırakacağım…
___________________________

İnsanın Umutlara Açılan Tüm Kapıları Kapanınca, 
Öyle Zor Tutunuyor ki Hayata... 
Doludizgin Geçen Zamanı Dizginleyememek, 
Solan Renkleri Gökkuşağının Renklerinde Yakalayamamak, 
Gözden Süzülen Gözyaşlarıyla Yitip Gitmelere Mani Olamamak, 
Sırdaşın Olan Yalnızlığın Sesini Kimseye Duyuramamak Öyle Yoruyor ki...
Ne Zaman İnsanın Keşkelerine Aldırıyor, 
Ne de Pişmanlıklar Üzüntülerine Kar Ediyor... 
İnsan Yetişmek İstedikçe Geç Kalmışlıklarına, 
Hayat Fırsat Vermiyor Nefes Almalara... 
Sıktıkça Boğazını, 
Kestikçe Nefesini, 
Dirhem Dirhem Eritiyor Bedenini...! 
Yağmur Yağsa Islanmıyor, 
Kar Yağsa Üşümüyor, 
Dünya Yansa Zerresi Bile Yanmıyor... 
Umutlarının Kaçıncı Yıkılışı, 
Hayatının Kaçıncı Hazanı, 
Yüreğinin Kaçıncı Enkazı Olduğunu Bilmeksizsin, 
Kime İnandıysa Yanıldığının,
Kimi Bildiyse Farklı Çıktığının, 
Kime Güvendiyse Aldandığının, 
Kimi Tanıdıysa Bir Başkası Olduğunun Farkına Varıyor... 
Kelimelerde, 
Sözlerde, 
Gündüzlerde, 
Gecelerde, 
Saatlerde, 
Dakikalarda, 
Velhasıl Tüm Zamanlarda Şiirleri Yoruluyor, 
Dinlediği Şarkılar Usanıyor, 
Hayaller, 
Düşler Bitiyor, 
Solgun Bir Yüzle, 
Hüzünlü Gecelerle, 
Manasız Gündüzlere, 
Huzursuz Uykularla, 
Durgun Hayallerle Güne Uyanışlar,  
Yürekte Derin Bir Çizgi Bırakıyor... 
Yitip Giderken Zaman İçinde, 
İstese de Silemiyor Gözyaşlarını...




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.