11 Mayıs 2020 Pazartesi

Ruhumda Hasretinin Sancısı Var...

Seven Bir Kalple Yaşamak Ne Kadar Zordur Bilemezsin...
Bir Hikayedir Bu,
İçten Dışa,
Dıştan Yine İçe, 
Hayallere,
Umutlara Bir Göç Hikayesi...
Geceden Daha Karanlık,
Acımasız Bir Oyundur Bu,
Ayrılığın Prangalara Vurduğu Esaret,
Ondan Ayrı Geçen Zamanın Fırtınasıdır...
Yüzünde Uzayıp Giden Hüzündür, 
Kalbinin Eşiğinden Ayrılmayan Yalnızlık...
Öyle Bir Özlem Dolar,
Öyle Bir Sancı Yayılır ki Bedeninden Ruhunun Derinliklerine,
Hüzün Sarar Yüreğini,
Sararan Yapraklar Gibi Dökülürsün... 

Sen, Bir Düşten Başka Bir Düşe Geçişin Nasıl Ağrılı,
Nasıl Sancılı Bir Süreç Olduğunu Bilemezsin...
Zehir Gibi İçine Akar Tutkuların,
Kanayan Avuçlarınla,
Sadece Kendine Sarılırsın...
Ruhun Boğazına Dayanır,
Hasret Narında Yanarsın...
Gecenin Karanlığına Mahkum Olur,
Güneşin Rengini Unutursun...

Sen Bilemezsin Yüzünün Yüzünden Sıyrılmasını...
Ruhunda Ne Varsa Gözlerinden Sızmasını...
Pencereyi Açıp,
Tüm Kente Hıçkırarak Haykırmanın Ne Demek Olduğunu...
Ne Ölüme Benzer,
Ne Doğum Sancısına...
Alıp Götürür Seni Senden Ona Dair Düşünceler...
Kurur Yüreğin, 
Soluksuz Kalırsın...

Sen Hayaliyle Kendini Avutmanın Ne Demek Olduğunu Bilemezsin...
Ruhuna İşlenmiş Varlığını,
Titreyen Ellerinle Sararsın...
Sessiz Çığlıktır Bu, 
İçsel Bir Yankı...
Gözyaşlarını Kaybedersin,
Ağlayamazsın...
Uyutmayı...
Uzanır Dokunamazsın,
Izdırabını Yutar,
Ağlarsın...

Sen Bilemezsin Gözlerindeki Bütün Acıları Usulca Susturup,
İstesen de Gözlerindeki Acının Yerine,
Mutluluğu Çizemezsin...
Son Nefesine Dek Yokluğuna Haykırır,
Bir Ömür Boyu Mahşerde,
Yani Kıyametin Tam Ortasında,
Yaşamaya Mahkum Olursun...
Kanayan Yanlarına Yenilmiş,
Yitik Sevdanın Ardından,
Kimse Dinlemez Gözlerindeki Lisan-ı Hali...
Kimse Dindiremez Canında ki Izdırabı...
Ruhunun Göklerinde Acımasız Ayrılığın Acısını,
Hasretini Tutuşturan Ahlarını,
Kendi İçinde Yitip Gittiğin Sokakları,
Her Seferinde Başa Döndüren Çıkmazları Kalbinden Söküp Atamazsın...
Sevilen Senin Yalnızlığın mıdır,
Yoksa Kendinden Bile Sakladığın,
Aynalardan Kaçırdığın Yüzün müdür Bilemezsin...

Bilemezsin Sen Sevilenin Resmini Boş Tavanlara Çizmeyi,
Yatağına Uzanıp Hayaline Dalmayı...
Yalnızlığın İçinde Yine,
Yeni,
Yeniden Yalnızlık Ateşi Yakmayı...
Ah Bilsen Nasıl Korkarsın...
Bir El Arar Bulamazsın,
Çözülür Bağı Dizlerinin,
Kendi Gölgenden Bile Kaçarsın...

Sen Bilemezsin, 
Umutları, 
Hayalleri Yıkan Bir Adama Kaç Şiir Yazıldığını...
Unutulmuşluklarda,
Özlüyorum Diyememenin Esaretini...
Yürekte Yanan Yangını...
Bir Bakışta Anlatılan Sevgileri...
Bir Tebessümle Yaş Dolan Gözleri...
Tepeden Tırnağa Yanan Bedeni...

Bilmezsin İşte Teslim Olamamışsan Aşkına...
Yaşamamış İsen Özlemi,
Yakamamış İsen Hasret Ateşini... 
Bilemezsin...!

Kötü Günüme İyi Gelenim...
Solgun,
Bezgin Bir Suratla,
Nefessiz, 
Güçsüz,
Yorulmuş Duygularla,
Gözlerim Dalmış Uzaklara...
Uykularım Yarım Yamalak...
Uykularım Rüyasız, 
Uykularım Bölük Pörçük...
Ne Ağzımın, 
Ne de Ruhumun Tadı Var.... 
Öyle Bir Yabancılaşma, 
Öyle Bir Yalnızlaşma İçindeyim ki,
Aynalarda Yüzümü Seçemiyorum...
Ne Bedenimde, 
Ne Ruhumda,
Bir Ben Yok Artık... 
Gecelerim Zor Geçiyor,
Yıpratıyor Karanlık Saatler, 
Dakikalar...
Kanıyor İçim Durmaksızın,
Her Geçen Gün Ruhumdan Bir Parça Kopup Gidiyor...
Bu Garip Bir Suskunluk,
Kimselerin Göremediği Bir Çaresizlik,
Biraz Kimsesizlik, 
En Çok da Sahipsizlik,
Yani Yalnızlığın Ötesi Bir Yalnızlık...

Her Günümü İyi Edenim...
Hiçbir Zaman Sevmedi Dünya Beni...
Tutmadı Ellerimden,
Dönmedi Şöyle Delicesine...
Estirmedi Aşk Rüzgarını Hayaller Ülkesine...
Gurbet İçinde Gurbetlere Mahkum Etti,
Ölmeden Kalbimi Gömdü...
Binlerce Nefes İçinde,
Nefessiz Bıraktı...
Aşktan,
Mutluluktan Yana Ne Verdiyse,
Hepsini Bir Bir Geri Aldı...
Kırıldı Yapraklarım,
Yandı Dallarım...
Mutlu Sanmışken Kendimi,
Acılar Yaşadım...
Çok Zor Şimdi Karanlık Bir Kalp Taşımak...
Karanlıkta,
Yalnızlıkta Nefes Almaya Çalışmak... 
Günlerce Oturduğum Yerden Kalkmıyorum,
Sorulan Hiçbir Soruya Cevap Vermiyorum...
Kötü Bir Rüyada Hayallerini Kaybetmiş,
Korkular İçerisinde Yapayalnız Kalmış Gibiyim...
İnsan Olmanın İlk Kuralı Eksik Kalmak mıydı?
Oysa Ben Tam Olduğumu Sanmıştım...
Ben Varım da Yokum Gibi...
Olsam da Olur Olmasam da Olur Gibi...
Ne Bir Beklentim Var Hayattan,
Ne de Bir Parça Mutluluk İstiyorum...
Ruhumda Hasretinin Sancısı Dururken,
Sen Hep Saklı Kalıyor Ruhumun Ezberinde,
Bir Aydınlık Ararken Karanlık Hayalerimde,
Sabahları Kalbimde Yokluğunu Hissederken,
Gecelerden Düşer mi Kalbinin Sabahlarına?
Susturur mu Gözlerimde ki Ayrılıkları?
Yaklaştığı Kadar Uzak,
Uzaklaştığı Kadar Yakın Olana,
Onda Hayat Bulan Özlemlerimi,
Hayallerimi Sunarken,
Uzaklardan Bir Demet Gülü Busesi İle Mühürleyip, 
Bırakır mı Dudaklarıma?
Hayatın Kıyısında Gölgesine Tutunarak, 
Kelimelerimin Gücü Tükenene Kadar,
Aşkın Lisanıyla Konuşsam,
Yokluğundan Üşüyen Kalbimi Gözyaşlarıyla Isıtır mı?
Hangi Karanlık Gece Alıp Götürür Yüreğime Gömdüğüm Çığlıkları?
Ne Zamana Kadar Taşır Yürek Bunca Ağrıyı?
Ki İncinen Ruhum Salkım Saçak...
Yüzümde Anlatabildiğim Kadar Hasret,
Anlatamadığım Kadar Nedamet Var...
Hüzünlerim Yorgun Bir Akşam Gibi,
Gelip Oturmuş Gözlerinin Kıyısına...
Sancılı Bir Tebessüm Var Dudaklarımın Kıvrımlarında...
Bir Damla Su,
Bir Avuç Hüzün Gibi Kalbim...
Bir Girdap Var İçimde,
Bir Durgunluk Hali...
Bilmiyorsun Bir Taraftan Ruhumda Açtığın Kapıları,
Ve Görmüyorsun Diğer Taraftan Yıktığın Duvarları...
Biliyorum Yarını Yok Bu Sevdanın...
Dünü de Yoktu,
Bu Günü Yok...
Gözlerimde Titreyen Hayalinden Başka Varlığı da Yok...
Yine de Sana Gözlerimle Dokunarak,
Kalbimle Konuşarak Anlatmak İsterdim Bu Aşkın Derinliğini...
Seni Sevmekle Geçen Onca Zamanımın,
Bir Anlamı Olsun İsterdim... 
Sensiz Yaşayamamanın, 
Susmanın,
Konuşamamanın Bir Anlamı Olsun İsterdim...
Beni Hapsedip Kalbine,
Gözlerine Mühürleyip,
Kendine Kenetleseydin,
Sana, 
Sensiz Yürümezdim...
Seni Yorgun Akşamlarımın Sessizliği,
Sayfalarımın Şairsiz Şiiri Yapmazdım...
Aşkın Sonsuzluğunu Gözlerinde Bulsaydım,
Seni Dilenci Misali Dilenmezdim...
Yok Olan Yarınlarımda,
Seni Yaşayıp,
Seni Yaşatmaz,
Çaresizce,
Kimsesizce Gözlerimde Hayalini Kurmazdım...
Gündüzün Kalabalığında, 
Gecenin Sessizliğinde,
Seni Dilsiz Şiirlerimle Anlatmaya Kalkmazdım...
Teninin Kokusu Avuçlarımda,
Dudaklarının Mührünü Dudaklarımda Taşımazdım...

Koşulsuz Teslimiyetimin Tek Adresi...
Keşke Bilseydin İçimdeki Hislerimi,
Bilseydin Hayalinle Nasıl Avunduğumu,
Yokluğunla Nasıl Sarmaş Dolaş Olduğumu,
Keşke Bilseydin Aklımın Her Köşesinde Sen Olduğunu,
Herkese, 
Her Şeye Rağmen Seni Beklediğimi...
Keşke Şiirler Gibi Yaşayabilseydim Seni...
Yaşayabilseydim Seninle Bütün Düşlerini...
Uyanabilseydim Seninle Yaşanmamış Sabahlara...
Ölebilseydim Dudaklarında...
Keşke Büyük Bir Hazla Dolaşırken Gönül Bahçemde,
Avuçların Okşasaydı Saçlarımı...
Keşke Yüreğime Giden Pencereden,
Bakabilseydin Gözlerime...
Keşke Demek Neyi Halleder ki...!
Keşke, Keşkeler Olmasaydı da,
Kalbinde, 
Ruhunda, 
Bedeninde,
Yani Tüm Hücrelerinde Olsaydım...
Keşke Bilseydin...
Keşke Görseydin...
Keşke Sevseydin...
Keşke Gelseydin...
İşte O Zaman Bir Ömrü Boş Yere,
Başkalarına Heba Etmezdik...

Eskimeyen Sevdamın Sürgün Umudu...
Kırgın Değilim Sana...
Buna Hakkım Olmadığını Bilecek Kadar Büyüğüm... 
Bu Yaştan Sonra Bazı Şeyleri Değiştirmenin İmkansızlığının da Farkındayım...
Kalbim Teslim Oluyor Artık Her Acıya,
Yenildiğimi Kabul Edip, 
Kim Olduğunu Unutma Gayretindeyim...
Sana Yazdığım Her Kelime,
Her Cümle, 
Suskunluğumdan Sızan Bir Katre Olduğunu Bil İsterim...
İstemediğin,
Kabullenmediğin Sürece Yazdığım Hiç Bir Şiirin Sahibi de Değilsin...
Eğer Ruhumu Senden Arındırmanın Bir Yolu Olsaydı,
İnan Bunu Mutlaka Yapardım...
Ama Yine de Gönlüm, 
Senin Gönlünde,
Bir Kelebeğin Ömrü Kadar Yar Olabilmeyi Dilerdi...

Sığındığım Gönül Limanım...
Yorgun Akşamlarda Son Hüznümü de Yudumlarken,
Hazan Renginde Bir Yaprak Olup,
Sürüklenirken Kışa,
Bu Ömür Biterken,
Ruhumdan Bir Kuş Kanatlanıp,
Sonsuzluğa Uçmaya Hazırlanıyor...
Gün Gelecek,
Her Şey Ellerimden Kayacak,
Tutunduğum Ümitlerim,
Hayallerim Yorulacak...
Bir Ses,
Bir Çığlık Kaplayacak İçimi,
Karanlık Bir Akşam Doğacak Ellerime...
Bitecek Rüyalarım,
Sönecek Hayallerim...
Boşuna Olacak Hayallerine Sarılışım...
Her Düşte Sana Koşuşum...
Aşkının Kırmızısına Vuruluşum...
Her Gölgeye Sen Diye Sığınışım...
Ki Susmanın Zor Anlarındayım...
Günler,
Aylar, 
Yıllar Boyu Bilinmeyen Yerlerde,
Bitmeyen Yollarda Olsam da,
Sen Hep Bende, 
Rüyalarımda, 
Hülyalarımda,
Aklımda,
Canımda Olacaksın...
Yegane Aşkım,
Hayalinin Rüzgarlarında,
Nefesinin Serin Dalgalarında
Umutlarım Çığlık Çığlığa Düşse de Karanlıklara,
Hep Seni Arayacak, 
Seni Soracak, 
Seni Koklayacak Gönlüm...
Dudaklarımda ki Sözcüklerin Sancısı...
Sevildiğini Biliyorsun,
Özlendiğini,
Beklendiğini de...
Ve Ben Bir Hayatın Son Nefesini Tutuyorum İçimde...
Terk Edilmiş Umutlar Diyarının Son Durağındayım...
Sevgiye Muhtaçlığımı Bir Kalp Ağrısı Olarak,
Damla Damla Avucuna Bırakıp Gidiyorum...
Hadi,
Sana Çıkan Bütün Yollarımı Sil Yeryüzünden...
Geceleri Hasretin Eskitsede Ruhumu,
Topla Bende ki Yaralı Tüm Hatıraları...
Beni Çok İncitsende,
Aşkımın,
Sevdamın Onurunu,
Gururunu Sakın İncitme...
Gözlerim Her Gün Batımında Hüzün Renginde Olsa da,
Kalbim Sana Ait Her Şeyi Bir Ömür Taşıyacaktır,
Unutma...




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.