15 Ağustos 2015 Cumartesi

Aşk Bitti, Soldu Şiir...

"Senden Gitmem Gerek" Diye Başlayan Bir Giriş Yapmam Gerek, Farkındayım... 
Senden Gitmem Gerek de Ben Seni "Gerçekten" Severken Gidebilecek miyim? 
Ya da Gitmeyi Becerebilecek miyim?
O da Ayrı Bir Soru Kendime Soramadığım Sorduğumda Yanıtsızlığına Ezildiğim Bir Konu... 
Seven Yürek Her Şeye Katlanabilir mi?
Bir Her Şeyin İçine Ne Kadar Çok Şey Sığar?
Sorular Karmaşık ve Muammalı Zamanlar... 
Bir Gidiş Var Niyette Lakin Becerebilecek miyim?

Neler Yazmadım ki  Şu Blog'a Senden Sonra ve Seninleyken de... 

Sevgimi, Aşkımı ve Bunların Yanında Kederi... 
Şimdi Neler Yazmak İsterdim Sana Yüreğimdeki Sitemle Ama Biliyorum ki; Anlamayacaksın Yine... 
Eskiden Kimi Şarkıların Ne Kadar Anlamlı Olduğunu Düşünürken, Şimdi Ayrılığın Ardından Çalınan Her Şarkı Umutsuzluğumu ve Sevgimi Anlatıyormuş Gibi Geliyor...
Sen Bilemezsin Aldanmayı, Bir Bakışın Sıcağında Kor Olmayı, Acılarla Yoğrulmayı...
Gelmese de Beklersin Sabırla, Bugün Dersin, Olmadı Yarın...
Umutlar Kurur Gönülde Yaprakları Dökülür Tek, Tek...
Yüreğin Daralır, Geçmez Saniyeler...
Gelmez Ya, Korkular Bürür Bedenini, Beklersin, Beklersin...
İki Satır Yazsa Bileceksin Tuşlara Bassa, Bir Ses Verse Gideceksin Ama Hiç Biri Gelmez...
Sen Ağlarsın, Gözyaşın Tesellisiz Bir Yerler Kanar İçinde...
Gülücükler Deryası Yüzün Gülemez...

Şimdi Gece Yarısı...
Gözlerim Kapalı, Kalbim Uyanık...
Ezberlediğim "Küskünüm" Şarkısını Bilmem Kaçıncı Kez Dinliyorum...!
Sıradan Bir Gece...
Amaçsız, Umutsuz, Sevgisiz, Aşka Esir Bir Beden, Ağlayan Hırpalanmış Duygular ve Silinmeyi Bekleyen Bir Çift Göz...
Elimde Pembe Bir Maus Ama Kağıda Yazılan Yazılarım Pembe Kadar Saf Değil..!
Siyah ve Karamsar;
Şimdi Sensizim, Şimdi Senden ve Sevginden Yoksunum...!
İçim Çöller Kadar Susuz Şiirlerim Kalıpsız...
Kim bilir Belki Bu Aşkta Pembe Maustan Çıkan Siyah Yazılar Kadar Zamansız...
Yalnızım Yine ve Seni Düşünüyorum...
Kahredici Bir His Var İçimde...
Ufka Bakıyorum, Gün Batısı Sanki Tutuşmuş, Dağlar Alev İçinde...
Dudaklarımda Acı Bir Tebessüm Yalnızlığım Ağlıyor Usul Usul...
Akıyor İçime Ateş Gibi Gözyaşlarım Zincirlerle Bağlanmış Duygularım Benliğim Sensiz Kalmış Sessizliğinde...
Güneş Doğmuyor Sabahlarıma Çaresizliğim Çırılçıplak, Yarı Yollarda...
Kendimle Yaşıt Hüzünlerimle Dans Ediyorum Tarifsiz İsyanlarımın Derin ve Fısıltılı Melodileri Eşliğinde...

Ömrümün Sonbaharında Çıktın Karşıma...
Kimsin, Nesin Bilmedim, Bilemezdim de...
İçimde Kıpırtılar Uyandı Önce Sonra Yavaş Yavaş Duygular Yeşerdi...
Koynuna Aldı Beni Duygularım Delicesine...
Sardılar, Sarmaladılar Geceler Boyu, Uyutmadılar...
Bazen Mutlu Ettiler Bazende Katılırcasına Ağlattılar...
Beyazlamaya Başlayan Saçlarım Yılların Çizgisine Esir Gözlerim Güzel Görünmeye Başladılar Yüreğime...
Sanki On Yedi Yaşın O Cilveli O İşveli Heyecanı Vardı Ruhumda...
Her Gün Sana Başlarken Buluyordum Kendimi Sana Uyanıyordum Sanki...
Geceleri Sana Sarılıp Uyur Her Seferinde Seni Baştan Tanırdım...
Üşürdüm, Biraz Daha Yaklaşırdım Tenine...
İçim Isınır, Yanaklarım Kızarırdı, Saçlarımı Okşayarak Uyutuyordun Beni, Tenimi...
İnsanlar Arasında Sadece Seni Kavrayabilirdi Beynim En Çok ve En Uzun Sana İnanmak İsterdi İçim...
Yüreğime Lal Düşünce Susardı Kalemim, Bir Bir Dökülürdü Şiirlerimden Kelimlerim... 
Uykuya Hasret Gözlerime Senli Geceyi Sürerdim...
Sevdanın En Koyu Renginde Seni Bulmak İsterdim...
Sensizlikde Yazılan Şiirlerim Hüzünlüydü ve Kalemim Yanlızlığımın Yangın Yerine Dönüşürdü... 
Ne Zaman Seni Düşlesem Yüreğim Rüzgarlarla Dolar Yağmurlar Yağardı Çöllerime... 
Gözyaşlarımı Toplardım Avuçlarıma...
Hayalinin Gölgesinde Üşüyorken Yüreğim Özleminin Yangınlarıyla Yanardım...  
Düşecek Olsam Senden Uzağa Yüreğine Tutunurdum... 
Sen Düşlerimle Oynaşırken Ben Uykusuzluğumun Uykusunda Seni Arardım...
Düşüncelerinin Sesini Duymasamda  Uzaklarda Seni Düşünürken Rüzgarlara Seni Sevdiğimi Fısıldardım...
Hep Yanmaya Hazır Bir Deniz Vardı Yüreğimin Rotasında...
Aşkın Ateş Gibi Yakar Özlemin Buzulları Titreten Soğuk Yüzlü Bir Ölü Gibi Üşütürdü Senli Tüm Hayallerimi... 
Seni Özledikçe Yalnızlığım Azalır Yalnızlığım Azaldıkca Sana Ulaşan Tüm Yollar Çoğalırdı Aramızdaki Tüm Mesafelere Rağmen...
Bir Katreydim Ummanında... 
Bir Toz Zerresiydim Rüzgarında... 
Sana Uzak Bir Hayaldim Düşlerinde... 
Bitmez Demiştim...
Ömrüm Biter BirgünYürek Yanar Hergün Ama Sana Olan Sevdam Bitmez Demiştim...
Çünkü Sen Bende Ölümsüz Olandın, Aşkı Yaşatandın, Daima İçimde Kalandın...
Gördüğüm Rüyada, Yürüdüğüm Sokakta Sen Vardın...
Bir Fırtınaydın İçimde, Dinmedin Senelerce... 
Arzularımı Sakladım Gecelerime... 
Bekledim Yollarını, Hasretin Büyüdü İçimde Alev Alev... 
Özledim Aşk Kokunu, Yanık Tenini, Kır Düşmüş Saçlarını, Sevda Yüklü Bakışlarını, Çılgınlar Gibi Sarılıp Sevişlerini... 
Yaşadıkça Çoğaldı İçimdeki Hasret Hergün Biraz Daha Yandım Aşkınla...
Hergün Biraz Daha Öldüm Attığım Her Adımda Takıldım, Düştüm...
Çareler Aradım Anlatmak İçin Derdimi...
Bir Güldüm Bir Ağladım, Anlayamadım Kendimi Anlayamadım Beni Benden Edeni...
Çok Çabaladım Ama Anlatamadım Halimi...

Biliyor musun Sevgili?
Seni Her Düşünmem Bir Gül Açtırmalıyken İçimde, Bulutlar Aşk Mavisine Rüzgarlar Melteme Dönmeliyken, Hayalinle Şenlenmeliyken Yüreğim Tarifsiz Bir Fırtına Başlıyor Nedense İçimde, Gözyaşı Oluyorsun Gözlerimde...
İşte O Vurgun Saatlerimde Yokluğun İşleniyor Gözlerime, Yürek Kalemim Yapışıyor Elime, Hüzün Bıkıyor Mısralara Düşmekten...
Neş'e Yakışmıyor Dilime...
Susuyorum, Karışıyorum; Vurgun Saatlerimin Rengine...
Ne Çok Sevdim Seni Oysa...
Beni Hayat Oyunun Perdesinde Küçük Bir Figüran Olarak Görürken Sen Bilmiyordun, Sen Benim Hayatımdın Yaşama Sebebimdin Benim...
Seninle Güzeldi Görmek, Sesini İşitince Güzeldi Duymak, Sana Gelirken Daha Bir Önemliydi Yürüyebilmek...
Nerden Bilecektin Sen Yaşarken Cehennem Azabı Çekmek Ne Demek, Kor Kor Yanan Yüreğimle Bakışlarından Dökülen Buz Parçalarının Üzerinden Yürümek...
Ne Sevmemi İstedin, Ne Ölmemi Uğrunda...
Oysa Sen İstemeden Seven Ben Sevgisizliğinden Ölende...
Öldüm Ama Öldürmedim Sevdamı...
Vazgeçmedim, Yüz Çevirmedim Sevdama...
Candın, Kandın, Havam, Suyum, Toprağım, Yaşamaya Dair Ne Varsa Hepsi Sendin, Yaşatmadın...!

Yoruldum Artık Bu Yolda Yürümekten, Aynı Hayalleri Kurmaktan, Sende Takılı Kalmaktan, Sensiz Seni Yaşamaktan.. 

Yüreğim Yorgun Ayıklığımda Bile Sarhoşluğunu Yudumlamaktan... 
Yorgunum Adını Bağıran Suskunluklardan ve Gözlerinden Akarcasına Ağlamaktan... 
Yoruldum Artık Anlasana...
Geç Kalmış Sözler Neye Yarar ki?
Söylesem de Ne Değişecek?
Sen Mutlu(!) Yuvandayken Sana Tüm Sözlerim Anlamsız Gelecek Nasılsa... 
Varsın Benimde Hayatım Seni Özlemekle Tükensin, Varsın Yokluğunun Acısı İçimi Yaksın, Senin Mutluluğun İçin Her Zorluğa Karşı Koyabilirim, İtirazım Olmaz Yuvanda Mutluysan..
Seni Sevmekten Vazgeçmiyorum Sadece Kadere Razı Oldum...
Can Yarım Çok İyi Biliyorum Hayalin Bir Ömür Boyu Gökyüzüm Olacak, Kokun Baharda Esen Rüzgarlarla İçime Dolacak, Ellerin En Güzel Rüyaları Serpecek Gecelerime, Bu Sevda Her Daim Can Yarında Olacak...
Kurduğum Düşlerin Boynu Bükük Kaldı Can Yarım Kocaman Bir Sevda Ağlıyor Şu Çaresiz Halime...
Kadere Razı Oldum Bir Başka Kaderi Yaşamaya Gidiyorum...
Bu Sevdadan Vazgeçmiyorum...
Seni Bırakıp Gidecek Kadar Çok Seviyorum...
Seni Yazmak Yazabilmek Çok Güzeldi...
Kağıda Dökebilmek Acıları Kederleri, Yaşarken Yaşatabilmek Bütün Duyguları Hisleri, Kağıda Dökebilmek Ayrılıkları Hüzünleri Yaşatabilmek Sana Dair Hisleri...
Yazmak Yazabilmek Çok Güzeldi, Utanmadan Aşka Yani Sana Dair Şiirleri...

Son Satırlarım Bunlar Sana Belki...
Bir Daha Yazar mıyım Seni Bilmiyorum...
Oysa Nasıl da Sahiplenmiştim Seni, Benimdin, Satırlarımın Gizli Öznesiydin, Yüreğim'din...
Şimdi İse Başka Satırlarda Özne Görevinde Yer Alacaksın...
Başkasının Kaleminden Döküleceksin...
En Önemlisi de Başkasının Yüreği Olacaksın...
Bedenimden Ruhumu Ayırdın...!
Yaşarken Ölü Olmak Nasıl Bir Şey Diye Sorardım Kendime, Şimdi Sorduğum Sorunun Cevabını Buldum...!
Kefensiz Mezarda Olmak Gibi Yaşarken Ölmek...
Nasıl Dayanayım?
Nasıl Unutayım Seni?
Son Satırlarım Bunlar Sana Belki Ama Son Haykırışlarım Değil...
Duyduğun Her Ses Sana Haykırışım Olsun...!
Son Sayfa Son Satırlar ve Son Cümleler...
Değer Verdiğinle Mutlu Olman Dileğiyle...!
Hayatımın Anlamı; Hayatının Anlamıyla Mutluluklar...
Seni Üzmeyecek Kadar Çok Seviyorum ..
Üzülmene Dayanamayacak Kadar Çok Seviyorum...

Sadece, Son Kez Biraz Daha Sıkı Sımsıkı Sarılmak İstiyorum Sana... 

İçime Sığdırana Kadar, Kalp Atışlarımı Ebediyen Durdurana Kadar, Bir Olana Kadar... 
Şimdi Biraz Daha Sıkı Sarılmak İstiyorum Yastığıma...
Rüyasız Bir Gece Aralamalı Kapısını ve İçeri Usulca Girmeliyim... 
Sarılmak, Sadece Sarılmak İstiyorum Kendime...
Susuyorum Yazıya ve Aşka...
Bu Aşktan Sildim Kendimi...!
Artık Gözlerim Her Sabah Sana Uyanmayacak...
İçimden Bile Adını Fısıldadığında Kalbim Öyle Hasta Hasta Atmayacak...
Korkmayacaksın Varlığımdan...!
Aslında Senin Anlattığının Ben Olmadığımı Bildiğimde...
Gururun Yok mu? Utanmıyor musun? Dediğinde...
Kalbimin Küçük Düşürdüğünde, İncittiğinde...
Canınla Sardığım Yaramı Yine Yeniden Kanattığını Fark Ettiğimde...
Ve Ben O Acıya Ağlayamadığımda Bu Aşktan Sildim Kendimi...!

Artık Önemi Yok...!
Şimdi Kendimi Bana Küstürmeden Aşktan Uzak Durma Zamanı... 
Boş Ver Ziyanı Yok...!
Eğer Sen Yoksan Başka Birine Kendimi Anlatmak, Başka Birine Duvarlarımı Yıkmak, Başka Tenlerde Aşkı Aramak İstemem Artık...!
Yarım Kalanlara Rağmen Yaramı Sarmam Gerek...!
Öyle Vurdun ki Yüreğime, Morluğu Geçmeyecek Değse de Gözlerin Gözlerime...! 
Unutmadan... 
Ben Sana Çok Güzel Bakmıştım...!
Şimdi Neyim Varsa Sende Kalsın...

Sanırım İnsanı Kahreden En Büyük Sıkıntı, Sükut Etmesi ve Bütün İthafları Kalbine Gömmesi...

Aşk Bitti, Soldu Şiir...
Vakit Artık Kızıl Hüzün Kurgulanmaya Sığmaz Hayaller... 
Seninle Başlayan Düşlerim Gibi Ansızın Yenildim Kendi Ömrüme...
İsmi Sendi Sancılarımın...
Mutluluk Dokunurdu Benim Kalbime, Bir Yığın Hüzünle Gelirdi Bahar Ömrüme, Gelirdi ve Gitmezdi Hiç Gözlerimden...
Hep Uzak Düşmüştüm Şehrine Senin, Kendimden Kaçıyordum Senden Giderken...
Şimdi Kaçacak Yerim Kalmadı Artık Issız Bir Çölde Tutsak Gibiyim...
Yüreğim Bu Kederli Yolculuğun En Mahzun İstasyonunda...
Siyah-Beyaz Bir Ömrün Tüm Mavilerini Gömüyorum...
Yapayalnız Bir Hüznün Ortasında Gitgide Ölüyorum...
Şimdi Bir Mezar Ürkekliğinde; Seni Susuyorum...!
Sessizlikte Boğulurken Sesim; Ancak Fısıldayarak Söyleyebiliyorum: "Sensizlik ve Sessizlik Cinayettir!...


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.