20 Ağustos 2013 Salı

Deli Sevdama Veda...

Sözlerin Arkasına Gizlenmiş Paramparça Kalpler....
Susmak Bilmeyen Keder, Öfke, Sevgi...
Sonu Olmayan Bir Veda Kimbilir Belki de Yeni Bir Başlangıç...
Dün Sevdiğini Söyleyip Bugün İse Düşman Kefesine Koymak...
Hayatın Bize Sunduğu Çelişkilerden En Büyüğü: 
Aşk... 
Her Kalem Bambaşka Anlatır Aşkı... 
Izdırap, Zevk, Sevinç, Öfke İnsanca Tüm Sıfatları Sindirir İçine Aşk... 
Her Ölümde Kaybolup Sığınmasız Bedenlerde Yeniden Can Bulur... 
Aciz Bedenlere Hüküm Süren Umutsuz, Suskun Yüreklerin Sığındığı Liman, Bazense O Limanın Kenarında Sonsuza Kadar Beklenendir Aşk... 
Büyüsüne Kapılırız Aşkın, Bir Kez Kapılınca Tamamen İçine Çeker, Etrafındaki Rüzgarın Şiddetiyle Savruluruz... 
Savrulurken Sımsıkı Tutunuruz Aşka, Kimi Zaman Güçsüz Kalıp Dayanamayız Rüzgarın Heybetine...
Güçlü Bedenleri Daha da Kendine Bağlar Aşk Rüzgarının Şiddetiyle... 
Nasır Tutmuş Sevgimizin Arasından Kayıp Gitti Aşk... 
Geriye İse Sadece Unutmak Kaldı Sevgiyle Öfkenin Birleştiği O Hüzünlü Sahneyi...

Sana Veda Etmek Bir Şiiri Unutmak Gibi Bir Şey Demiş Şair...
Bu Sana Yazdığım Son Mektubum Sevgili... 
Gidişinle, Unutuşunla Yakıp Kavurduğun Yüreğimin Son Çığlıkları... 
Beni Soktuğun Bu Karanlıktan Son Defa Haykırıyorum... 
Aslına Bakarsan Ben de Bilmiyorum Sana Ne Yazmam Gerektiğini... 
O Kadar Çok Şey Var ki...
Şu Derbeder Ettiğin Yüreğim Öylesine Dolu ki Hangisinden Başlasam Bilemiyorum. 
Beni Soktuğun Karanlıktan Başlasam Sonu Gelmez Biliyorum... 
Öyle Bir Karanlık ki; Küçük Bir Parıltı Bile Yok...!
Işık Yok...!
Ses Yok...! 
Sadece Acı Çeken Bir Yüreğin Duyulmaz Çığlıkları Var...

Avazının Çıktığı Kadar Bağıran Ama Sesini Bir Türlü Sana 
Duyuramayan Şu Yüreğim O Kadar Yoruldu ki Senin Uğruna Artık Ne Seni Sevmeye Ne de Senden Nefret Etmeye Gücü Kaldı... 
Hayatının Son Demlerindeki İnsanlar Misali Ruhumda Son Nefesini Vermek Üzere Sayende...
Biliyorum Sözlerin Bir Anlamı Kalmadı Artık Bizim İçin ve Vazgeçtim Artık Sana Yazmaktan... 
Vazgeçtim Artık Seni, Beni ve Aslında  Hiçbir Zaman Olmamış Olan "Bizi" Yazmaktan...
Artık Okumayacağını, Okusan da Umursamayacağını Bildiğim Satırları, Yürek Yangınlarımı Yazmaktan Vazgeçtim...
Her Zaman Tek Bir Şey İstedim Allah’tan; O da Senin Öyle Ya da Böyle, Her Koşulda Mutlu Olman... 
Beni Bir Gün Bile Anlamamış, Dinlememiş, Söylediklerime Aldırış Etmemiş de Olsan Kızgın Değilim Sana...
Evet, Kırgınlıklarım Var; Hayat Boyu Geçmesi Mümkün Olmayan ve Yaralarım Var Senden Yana; Hiç Kabuk Bağlamayan Ama Bugün Bu Satırları Sana Yazarken, Bugün Sana Son Defa Sesimi Duyurmaya Çalışırken Bir Kenara Bırakıyorum Bütün Kırgınlıklarımı ve Yaralanmışlıklarımı... 
Artık Asla Telafisi Mümkün Olmayan Şeyleri Dile Getirmenin Hiçbir Anlamı Yok...
Belki Bir Gün Sen de Anlayabileceksin Beni Ama Bu Saatten Sonra Birbirimizi Anlasak Ya da Anlamasak, Hiçbir Şey Fark Etmez...
Benim Sevgim Zaten En Başından Beri İmkansızdı, Bile Bile Lades Demek, Anlamsız Bir Ümidin Peşinde Sürüklenmekti...
Aşkım, Sevgim, Güzel Günlerin Yaşanacağı Ümidi, Hepsi Sadece Boş Bir Hayalden İbaretti Ama Yine de Bu Sevda Benim Tek Gerçeğim di, Hayatın Kirlenmişliğine İnat Masum ve Temiz Kalan Tek Yanımdı...
Bütün Yalanlara ve Oyunlara İnat, Bu Sevdanın Saflığı Tutunduğum Tek Dalımdı...
Gün Geliyor, İnsan Sevdasından Aşkından, Hayatından Kopmak Zorunda Kalıyor Yada Ne Bileyim Gitmek Zorunda Bırakılıyor...
İşte Bugün O Gün...!
Bugün Bütün Çocukluğumu, Aşkımı, Anılarımı, O Saf ve Temiz Duygularımı, O Hiç Var Olmamış Bize Dair Herşeyi Arkamda Bırakıyorum... 
Anlamsız Bir Hayat Var Önümde; Toz Pembe Bulutlarından Uzak Önümü Göremediğim Karanlık ve Sisli Bir Yolda Yürüyorum ve Sonumun Nereye Varacağını Hiç Bilmiyorum...
İsterdim ki Sen de Sevebilseydin Beni... 
Benim Seni Sevdiğim Kadar Olmasa da, Hiç Değilse İçimi Isıtacak, Yaralarımı Saracak Kadar Sevseydin; İnan Yeterdi...
Ama Geri Dönüşü Olmayan Şeylere Hayıflanmak İçin Artık Çok Geç...
Sana Daha Fazla Beni Anlatmaya Çalışmayacağım Çünkü Artık Ne Benim, Ne Bu Sevdanın, Ne de Beni Anlayabilmenin Hiçbir Anlamı Kalmadı...
Yaşadıklarımdan Sonra Bu Sevdadan Başka Hiçbir Şeyin Artık Beni Yıkıp Yaralayamayacağını Biliyorum ve En Azından Bundan Güç Alıyorum...

Sevda'nın Deli Sevdası...!

Belki de Yıllar Sonra Okuduğunu Bile Hatırlamayacağın Bir Mektup Bıraktım Sana...
Bir Veda Mektubu...
Ama  Şunu Söyleyeyim: Bunu Sana Acı Çektirmek Ya da Vicdan Azabı Çekmeni Sağlamak İçin Yazmadım...
Evet Belki Bir Veda, Son Veda, Ama Ben Bu Mektubu Sadece Bir Defa Bile Olsa Aklına Gelebilmek İçin Yazdım...
Aklından Geçmemin Başka Yolu Olmadığı İçin Yazdım...
Belki Okuduktan Sonra Soğuk Bedenime Dokunur,Sende Parlayan Gözlerimi Yavaşça Kapatır ve Alnıma Öpücüğünü Son Defa Kondurursun Diye Yazdım...
Mezarıma Son Toprağı Atacak Olanın Sen Olduğunu Bil Diye Yazdım...
Denedim, Gerçekten Çok Denedim...
Hayatıma Hiç Girmemişsin Gibi Davranmayı Çok İstedim, Ya da Gülümsediğim Bir Tatlı Anı Olarak Kalmanı Sağlamayı Ama Beceremedim...
Yapamadım...
Hiçbir Şey Seni Unutmama Yardımcı Olmadı, Aksine Herşey Seni Bana Tekrar Tekrar Yaşattı...
Her Gece Seninle Olan Hayallerime Rüyalarımda Hayat Verdim...
Sabahları Gözlerimi Açtığımda Kendimi Gözlerinin Derinliğinde Kaybettim...
Yağmur Yağdığı Zaman Hüzünlü Yüreğime; Damlalara Tek Tek Senin Damlalarını Sordum Ama Benim Yağmurlarım Hiçbir Zaman Senin Damlalarının Yerini Bilemediler...
Anladım, Ben Anladım Artık Sevgilim;
Sensizlik Gözlerimde Hüküm Sürecek, Bu Karanlık Bedenimden Soğuk Ruhumu Alacak...

Bu Mektubu Okuduktan Sonra Sakın Kendini Suçlama...
Suçlanacak Tek Şey Var Ortada, O da Benim Kalbim...
Belki Böyle Olmalıydı Belki Olmamalıydı, Doğrusunu Hiçbir Zaman Bilemeyeceğiz...
Kötü Bir Rüyaydın Aslında Güzel Başlayıp Kötü Biten ve Sonunda Uyandığım Gerçeğin Farkına Vardığım Kötü Bir Rüya...
Sen Artık Sadece Bir Yarasın Kalbimde Durmadan Deştiğin, Sürekli Sızlattığın Bir Yara...
Ama Ne Yalan Söyleyeyim Bu Aşk Bana Aşkı Öğretti Tekrar... 
Hiçbir Söz Olmadan Tutulduğunu Gördüm Sadakat Yeminlerinin İçimde, Sadece Sevginin, Sevgilinin Teninin Kokusundan Başka Hiçbir Şeyi İçinde Barındıramayacağını, Ağızdan Çıkan Bir Çok Şeyin Boş, Kalbe Dolmuş Bir Çok Şeyin Esas Olduğunu, Sevmenin Sadece Kendin İçin Yapılmış Bir İbadet Olduğunu ve Herkese, Sevgiliye Bile Söylenmiş Her Şeyin Yaşanan Sevginin Yanında Boş Olduğunu, Sevmek İçin Sevgilinin Yanında Olması Gerekmediğini Başka Kollarda Bile Olsa Mutluysa Eğer Mutlu Olduğunu, Sevginin İçinde Sadece Sevgiyi Barındırdığını ve Onun Gözündeki Tek Mutluluk Parıltısıyla, Görmesen Bile Onu, Paylaşamasan Bile O Pırıltıyı İçinde ki Mutluluğu Bastıramadığını, Yaşananlar Sevgiyse Çokça, Kayıtsız Şartsız Sevmenin Huzuruyla, Her Acıtan Anın Silindiğini Af Edildiğini, Mutlu Anların Özü Olduğunu Yaşananların Ya da Her Anın Aslında Mutlu Olduğunu Sevdiğinin Yanında Alınan Tüm Kararların Onun Mutluluğunun Temelinin Üzerine Atıldığını ve Bir O Kadar da Düşünüldüğünü Öğretti Tekrar... 
Sevmek Sevdiğinin Her Halini Sevmekmiş..
Sevmek Sahip Olduğu Her Anını, Aldığı Tüm Kararları, Yaşadığı Her Mekanı, Sevdiği Her Şeyi Sevmekmiş Meğer...
Şartsız Sevmekmiş...
Olduğu Gibi...
Kaybedilmemiş Özüne Saygısıyla, Kaybetse Bile Zaman Zaman Kendini Boşlukta Her Zaman Sevmekmiş...
Dün, Bugün,Yarın, Her Anında Sevmekmiş...
Sevmek Zamana Yayılmakmış Bir Kere Sevdim Dedikten Sonra Her Ne Olursa Olsun Dünde ve Olacaksa Gelecekte, Sevmekmiş Kalbine En Ufak Bir Şüphe Düşürmeden Bütün Ömrünce...

Yüreğimin Kanayan Yaraları Kabuk Bağlamadan Kanadı Yine...
Acım O Kadar Derin, Sızım O Kadar İnce ki, Yüreğim Yangın Yeri...
Tüm Bedenim Titriyor Üşüyor Ellerim, Gözlerimden Düşüyor Düşlerim... 
Evet Sevgili Son Sözlerimi Söylüyorum ve Veda Ediyorum...
Aslında Söylemek İstediğim Çok Şey Vardı...
Bir Kağıda Karalamak İstediklerim, Bir Duvara Kazımak İstediklerim Vardı...
Mümkün Değildi Solmadan Yaşatmak Heyecanımı...
Kendi Kendine Sevdi Seni Bir Şey İçimde...
Her Şey Yalnızdı Seni Severken...
Hayat Şaşkındı!
Kolayı Yoktu...
Oluru Yoktu Yol Çoktu...
Nereye Gitsem Beni Sana Savurdu...
Benim Sana Olan Sevgim Hayalinle Konuşacak Kadar Deli Ama Seni İncitmeyecek Kadar Masum ve Temizdi...
Benim Sana Olan Sevgim Senin İçin Ateşe Girecek Kadar Yürekli Ama Sana Ulaşamayacak Kadar Umutsuzdu...
Benim Sana Olan Sevgim Sensiz Yaşayacak Kadar Karşılıksız Ama Sana Bir Köle Gibi Esirdi... 
Benim Sana Olan Sevgim Hiç Unutulmayacak Kadar Güzel ve Sadece Seninle Yaşanacak Kadar Özeldi...
Sadece Bir Kelime Yaz Deseydin Bana Ben Yine Seni Yazardım Hiç Düşünmeden, Bir Saniye Dahi Beklemeden.. 
Aşk Derdim Sana, "Ben" Derdim, Çünkü Aşk En Çok Sana Yakışırdı... 
Benimdin... 
Dile Getiremediğim Her Cümlenin Noktasıydın Sen... 
Sana Başlayan Senle Başlayan Her Sözün Bitişiydin Yine Sen...
Sen Başkasının Yanındayken Ben Yastığı Sen Yapıp Başımı Göğsüne Yaslayıp Seninle Konuşuyordum... 
Sen Başkasını Severken Ben Sana Delice Aşıktım...
Sen Başkasının Gözlerinde Mutluyken Ben Seni Resmine Bakarak Mutlu Oluyordum...
Sen Başkası İçin Ağlarken Ben Senin İçin Ağlıyordum... 
Bir Gülüşün Yetiyordu Mutlu Olmama...
Bir Bakışın Yetiyordu Dünyalara...
Kalbimde Öyle Bir Yer Vardı ki; İçinde Sadece Sen Vardın...
Her Anımda, Yaşamımın Her Zerresinde Sen Vardın...
Sen Vardın Gözümde, Sen Vardın Özümde...
Nereye Kaçsam Nereye Baksam Sen Vardın Gönlümde...
Ruh'umda, Kalbim'de, Bedenim'de, Vücudumun Her Bir Zerresinde Sen Vardın...
Uykumun Rüyası, Gündüzümün Hayaliydin...
Kalbimde, Ruh'umda, Gönlümde, Başımı Koyduğum Yastıktaydın...
Sen Beni Unut Desen de Bu Kalbim Seni Unutamıyordu...
Her Şeyden Vazgeçerken Tek Sende Tutuklu Kalıyordu...
Hayat Bile Benden Geçmişken Tek Senden Kopamıyordum...
Olmuyordu...!
Seni Unutmayı, Bu Aşk'ı Yok Etmeyi Başaramıyordum!
Sen Sadece Bir Aşk Değildin Bende, Sen Hayattın, Hayatımdın...
Hayatta Hiçbir Şeyim Az Olmadı Senin Kadar ve Hiçbir Şeyi Özlemedim Seni Özlediğim Kadar...
Bir Şey Vardı Sende...
Nefes Kadar Yakın, Bir Ömür Kadar Uzak...
Kaçmak İstedikce Yaklaştığım Unutmak İstedikce Yüreğime Yerleştirdiğim...
Sana Tutulmuştum Sevgili...
Sana Alışmıştım... 
Alıştıkça Daha Çok Büyümüştün İçimde...
Kokun Daha Çok Yapışmıştın Tenime...
Sana Düştüğümden Beri Gülümseyişler Daha Bir Yakışır Olmuştu Yüzüme... 
Ne İstedin Benden?
Ne İstedin Dugularımdan?
Ne İstedin Masum Hayallerimden, Düşlerimden?
Önce Beni Kendine Mahkum Edip Sonra Sevmediğim Bir İnsana Mahkum Ettin...!
Neden Bu Kadar Çok Çok Canımı Yaktın?
Neden Gözlerimi Ağlattın? 
İlk Kez Çektiğim Bir Acı Bana Böylesine Ağır Geliyor...
Sırf Sana Değer Verdiğim İçin Bana Çektirdiğin Acıyı Hakedecek Ne Yaptım?
Neden Ben? 
Neden Bu Kadar Değer Vermişken, Her Şeyimle Yanında Olmak İçin Elimden Geleni Yapmışken Neden Ben? 
Ne Yaptım Sana  ki? 
Ben Haketmedim Bu Acıyı...!
Sevmiyorum Artık Kimseyi...!
Nefret Ediyorum Yaşamdan ve Yaşamaktan...!
Çektiğim Acıları Döktüğüm Gözyaşlarımı Dindirmek İstiyorum Artık...!
Kendim İçin, Yüreğimdeki Sessiz ve Kimsesiz Çocuk Daha Fazla Kırılmasın Daha Fazla Üzülmesin, İncitilmesin, Acıtılmasın Diye Ölmek İstiyorum...!
Ama Ben Yine de Dilerim ki Senin Canın Hiç Yanmasın, Gözlerin Hiç Ağlamasın, Gözlerinden Yaş Yerine Kanlı Gözyaşı Akmasın...
Dilerim Benim Çektiğim, Bana Çektirdiğin Acıları Sana Hiç Kimse Yaşatmasın...
Sen Bensiz Hep Mutlu ve Her Zaman Umutlu Ol...
Güldürmeyi Başaramadığım Yüreğini ve Gözleri Ağlatmaya Kimsenin Gücü Yetmesin...
Ölümün Yakıcı Zehri ve Dayanılmaz Hüznü Dokunmasın Yüreğine... 
Dilerim Güzellikler Hep Seni Bulsun... 
Gönlün Neşe Yüreğin Sevgi Dolsun... 
Yolun Açık Allah Yardımcın Olsun... 
Çok Ama Çok Mutlu Ol Sevgili...

Yüreğin Kendinden Kaçışına Şahit Oldunuz mu Hiç? 
Peki Ya Bir Yok Oluş Bir Başka Varışa Duyulan Amansız Özlem Bu Kavramın Yerini Ters-Yüz Etmez mi Acaba? 
Bu Kaçış Nereye ve Ne Zamana Dek Sürecek? 
Öyle Bir İkilemin Eşiğinde Beslenen Bir Aşk Neye İşaret Edilebilir ki?
Kimin Varlığından Dem Vurabilir ki?
Mevcut Bir Yürek Acısını Dindirmeye Hangi Reçete Derman Olabilir ki?
Bugün Gökyüzü Kapkaranlık...
Yeryüzü Buz Gibi...
Dokunduğum Her Yer Ellerimi Yakıyor...
Bütün Kelimeler Öksüz Kalıyor...
Bugün Gördüğün Her Noktanın Siyaha Bürünmüşlüğü Var...
Payıma Düşeni Görmenin Acısı, İçimde Sessiz Çığlıklarım Var...
Bugün Onda Nerede Olduğumu Görmenin Acısı, Onda Bitişimin Sancısı Var...
Kısacası Artık Her Şey Hüzün Kokuyor Buram Buram...
Ağlamak Yeter mi Böyle Vedalara? 
Şimdi İçtenlikle Söylüyorum! 
Seni Düşünmek,Seni Yaşamak Bu Dünyanın En Güzel Duygularını Yüklüyordu Yüreğime... 
Islandığım Yağmurlara,Uzandığım Topraklara, Gökteki Yıldızlara, Yüce Dağlara Haykırıyordum Sevdamı... 
Geçmiş de Kayboluyor Sonsuzluğa Çıkıyorum, Geleceğe Bakarken Hep Ağlıyorum...

Gözlerimden Damla Damla Sen Döküldü Kağıtlara....
Şaşırdım Birden Nasılda Haykırdılar Seni Satırlara...
Gözlerim Seni Çok Özlemiş Göz Pınarları Kurumuş Ağlaya Ağlaya...
Öyle Bir Anlattılar ki Seni Bana Yüreğimden Kan Damladı Sevda Masalımıza...!
Unutmadım Seni Sevgili Unutamam ki....
Yemin Verdim Yüce Mevlama...
Ezelden Ebede Kadar Kalbim Senindir....
Varlığın Kadar Yokluğunda Değerli Bu Canda...
Hıçkırıklar Boğazımda Düğüm...
Sesim Sessizliğe Emanet...
Gözlerimse Sana...
Yokluğun Bana...
Kalemimin Şuuru Kayıp, Tükenmişlik Onu da Vurdu Sonunda...
Tükendim 
Şimdi Bir Hiçim Sevgili...!
Hasret Şiirleri Yazamayacak Ellerim... 
Her An Dilimde Adın Olamayacak... 
Sen Kokmayacak Hiçbir Mevsim... 
Hayalin Bile Olmayacak Gözümde... 
Sevdam Ölecek Sevdalı Yüreğimde...
Sessizce Sevmiştim Seni Gönlüme Hapsetmiştim... 
Tüm İmkansızlıkları Silip Sadece "Sen" Demiştim... 
Her An Düşüncelerimdeydin... 
Sesin Kulaklarımda Çınlarken Bilmeden Çok Fazla Güvenmişim... 
Yanılmışım...! 
Çünkü Sen Beni Sevmemişsin...
Canın Sağ Olsun! 
Üzgünüm...
Geldiğim Gibi Gidiyorum Yani Sessizce Ölüyorum... 
Ve Biliyor musun ? 
Ölürken Bile Ben Seni Çok Seviyorum...

Biliyorum Sen İmkansız dın Sevgili...

Yalan da Olsa Sevgini Tatmak Aşkın En Güzelini Seninle Yaşamak İstedim...
Bir Kez de Olsa Yüzüne Bakmak Ellerini Tutmak İstedim...
Fakat Sen İmkansızdın Sevgili...
Gelmeyişinle, Sevmeyişinle Bana Kocaman Yanmış Bir Yürek Karşılıksız Seven Bir Kalp ve Seni Artık Gözleriyle Seven Bir Enkaz Bıraktın...
Şimdi Sensizliğe Mahküm Sana Sürgün Yüreğim...
Uzunca Bir Yolculuk Vakti Şimdi...
Değiştiremedim Bu Yazgıyı Ne Yaptıysam... 
Artık Kalbimin Atışını Hissedemiyorum...
Özlemlerimden...
Sevgilerimden...
Sevdiklerimden...
Senden...
Benden...
Bizden...
Gözyaşına Dair Ne Varsa Her Şeyden Vaz Geçiyorum...
İçimde Fırtınalar Kopuyor, Ne Zaman Duracak Bilmiyorum... 
Zor Olacak Sevgiyi İçimden Atmak...
Zor Olacak Aşkın Sesini Duymamak...
Gönül Buna da Alışır Deyip Hayata Mutlu Bakmak...
Zor Olacak Sensizliğe Kapı Açmak...
Sözümü Tutuyorum ve Susuyorum...
Yokluğunu Son Defa İçime Çekiyorum...
Bu Kalp Seni Söküp Atamasa da Sessizce Uğurluyor...
Kimin Olursan Ol Ama Sakın Mutsuz Olma...

Kalp Atmaktan Yorulmuş Gözler Beklemekten...
Çünkü Hiç Gelmemiş Beklenen...
Umutlarım Yıkık Hayallerim Yitik...
Hadi Söyle İstanbul...
Ben Varmışım Yokmuşum Farkedermi? 
Yokluğumu Hissedermi?
Haydi Söyle İstanbul Gidiyorum Demekle Gidilir mi Bir Kalpten?
Kader Deyipte Silinirmi Yürekten?
Haydi Söyle İstanbul...
Bir An Olsun Sevdimi İçten? 
Bir An Olsun Baktımı Gözlerime Derinden?
Haydi İstanbul Bir Kez Olsun Doğruyu Söyle...
Düşündü mü Beni Gecelerce?
Haydi Söyle İstanbul, Söyle Bana...
Gömebilecek miyim Onu Kalbin Derinliklerine?
Irak Olabilecek mi Gönülden, Gözden Irak Diye?
Yüregime Çisil Çisil Yağmur Yağarken...
Unutabilecek miyim Onu Söyle...!



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.