5 Eylül 2014 Cuma

Mutlu Olabilirsin, Ben İmkansızlığına İnandım…!!!

Hani Bazen Yalnız Kalırsın...
Oyalanabileceğin Her Yolu Denersin de  Olmaz... 
Sonra Oturur Düşünmeye Başlarsın Seni Üzen Şeyleri... 
Bir Nevi Kendi Kendine Acı Çektirirsin... 
Sonunda Deli Gibi Ağlayacağını Bildiğin Halde Yine de O'nu Düşünürsün... 
Her Güzel Saniyeyi Sanki Tekrar Yaşıyormuşsun Gibi Yüreğinde Hissedersin... 
O'nu Hatırlatan Her Şeyi Yaparsın... 
Resimlerine Bakarsın, Mesajlarını Okursun...
Ağlamaktan Gözlerin Şişse de, Yüreğin Dayanmasa da İnadına Düşünmeye Devam Edersin... 
O Hep Aynı Yerdedir, Sende Ama Aynı Zamanda da Yoktur ve Aslında İçini Acıtan da Budur Yüreğinde ki Közleri Yeniden Alevlendiren de...
Aslında Aynı Yerdedir Ama Yoktur... 
Aranda Kilometrelerce Mesafe Olmasına Rağmen Sen İstediğin İçin Nefes Kadar Yakındır Ama O İstediği İçin de Yıldızlar Kadar Uzak... 
Nerde Olduğunu Unutur Sadece O'nu ve Yaşattıklarını Düşünürsün... 
O Bilmese de Yüreğinin Derinlerinde Hep O'na Kavuşmanın Hayalini Kurarsın, Hem de İmkansız Olduğunu Bile Bile... 
Hep O'na Sarılırsın Düşlerinde, Gözlerinin İçine Bakarsın Taa ki Kendini Görünceye Kadar... 
Hep O'nunla Dans Edersin Her Zaman Dinlediğin ve Sana Sadece O'nu Hatırlatan Şarkıda...
Yaşadığın Yalnızlığa İnat Her Saniye O'nu Düşlersin ve Hep Hayal Dünyanda Yaşatırsın O'nu... 
Dilinde Hep Aynı Cümle Vardır... 
Şimdi Senden Vaz mı Geçmeli, Yoksa Bir Masal Olup Yola Devam mı Etmeli mi Dersin...!

Hangi Heceye Dokunsam Gözyaşlarımın Rengine Boyandı Saatler...

Masumluğunu Yitirmiş Dakikaları Adımlarken Akreple Yelkovanın Gölgesine Zincirlendi Duygularım...
Anladıklarımı Anlamadım Sayıp Düştüm Yollara Bilinmez ve Hesabı Tutulmaz Bir Vakitte... 
Kaç Kere Denedim Bir Bilsen, Kaç Kere Yırttım Yüreğimin Kanatlarında Takılı Kalan Mektupları...
Her Seferinde Kalemim Ağladı ve Koşup Topladı Gönlümün Issız Sokaklarından Parça Parça Dağılmış Sayfaları...
Üşenmeden, Yorulmadan Biraraya Getirdi Yüreğimin Hecelerini... 
Farkında Değildi Oysa ki Biraraya Getirdiği Her Hece Yüreğime Saplanan Bir Kurşundu...! 

Ben Cümlelere Sığınarak Anlatamam Seni... 

Cümleler, Kelimeler Anlatır mı Seni Sanıyorsun?
Unutulmuşluğu, Unutmayı, Unutabilmeyi, Kısacası Unutmak Adına Ne Varsa Hepsini Hepsini Unuttum...
Unutulmamayı, Unutmamayı, Unutabilememeyi Öğrendim Yokluğunda...
Beni Sana Çeken Hayalin Gözlerime Perde Gibi İndiğinde Ellerimde Ellerinin Sıcaklığını Hissettim ve Ben Yokluğunda Hayal Ettiğim Gözlerine Gözlerimi Kilitledim... 
Ben Sana Olan Sevgimi Unutmayı Değil Bir Ömür Boyu Ölümsüzleştirmeyi Diledim ve Ben Dudaklarımda Ezberlediğim Şarkının Her Kelimesini Gözyaşlarıma Ekledim...
Sen Gittin ve Kelimelerim Tükenen Kalemimin Başında...
Ertelenmiyor Hüznüm... 
Yaşattığın Yalnızlık Hiçbir Kalıba Sığmıyor ve Hiçbir Kalabalık Dindiremiyor Gürültülü Yalnızlığımı... 
Yolunu Kesemiyorum Ayrılığın ve Dindiremiyorum  Gözyaşı Yolculuklarımı... 
Kalbinin Esaretindeyim Hala... 
Yüreğimde Olduğunu Aynada ki Aksime İtiraf Edememenin Cesaretsizliğindeyim... 
Sorsan Söylerdim Belki Kendime Bile İtiraf Edemediğim Gerçeği... 
Sorsaydın Söylerdim… 
Bin Bir Umutla Yollarına Çıkma İsteğimin Nasıl Her Defasında Gururumun Önüne Takıldığını... 
Sancılı Akşam Saatlerinde, Resimlerde Hep Aynı Bakan Gözlerine Gözbebeklerimden Yaşlar Boşalttığımı... 
Hüznümün Adımın Anlamına Hiç Yakışmadığını… 
Ay mı Tutuldu Sevdam, Şehrinde? 
Suskunluğunun Nöbetine mi Sıkışıp Kaldı Benim Bir Avuç Umudum? 
Ölüm mü Girdi Sevdamıza Sevdam? 
Bundan mıdır Suskunluğun? 
Yetmez mi Yüreğime Bu Suskunluk Hançerini Savurduğun? 

Bir Gün Birini Gerçekten Seversen, Sevebilmeyi Bilirsen, Yüreğinle Sevmeyi Öğrenebilirsen Biliyorum ki O Zaman Anlayabileceksin Gerçekten Beni...

Her Türlü İmkansızlığa, Bırakıp Gitmelere, Bitmelere Rağmen Sen Yüreğinle Direnip Aşkını Korumak İsterken Sevdiğinin Herşeyi Hiçe Sayıp Arkasını Dönüp Yokmuşsun Gibi Davranmasının Ruhunu, Canını Acıttığında Anlayacaksın Beni...
Sen Onunla Tek Bir Can Olmak İsterken Onun Hayatında Hiç Olmamışsın Gibi, Bir Duvar, Yerde Duran Bir Çakıltaşı Yerine Koyduğunda Seni Anlayacaksın Beni...
Beynin, Düşüncelerin Kendi Kendine Teselliler Verirken, Seni Haklı Bulurken, Gözlerine Söz Geçiremeyip Koca Damlalarla Sessizce İsyanlar Yaşadığında Anlayacaksın Beni...

Dünyaya Kafa Tutup Yaşadığım Aşk İçin Pişman Değilim... 
Herkese Her Şeye İnat Göğü Yerle Birleştirip Senin Sevdanın Tadına ve Seyrine Doyamadığım Hiçbir An İçin Pişman Değilim.. 
Sevda Tadında, Yar Sıcaklığında Dokunduğum Ellerinde Yanmaktan, Yokluğunda Gecelerce Ağlamaktan Pişman Değilim... 
Sevdanı Yaşadığımı Hissettiğim Her Anın bBedelini Hayattan Koparak Ödemekten, Bu Sevdanın İsyanın Bana Kazandırdıklarından, Kaybettirdiklerinden, Sana Verdiğim Yüreğimden Asla Pişman Değilim... 
Yanlışın Adını Doğru Koyduğum İçin, Bu Yola Baş Koyduğum İçin, En Kutsal Varlıklar Adına Senden Vazgeçmediğim İçin, Döktüğüm Gözyaşları ve Acılar İçin Pişman Değilim... 
Kırılan Kalem Fermanım Olsa da, Senin Sevdan Son Nefesim Olsa da Seni Solumaktan Pişman Değilim.... 

Yetmiyor İşte Bazen Sevmek; Deli Gibi Sevmek Yetmiyor... 
Bir Aşkı Yaşatabilmek İçin Her Şeye İnat Uğrunda Günler Boyu Ağlamak Yetmiyor Bazen... 
Anladım ki Sana Yetmedi Seni Çok Sevmem... 
Yetmedi Uğrunda Hayatımı Sana Esir Etmem... 
Daha Fazlasını İstedin Değil mi? 
Büyük Olmak, Daha Daha Daha Fazla Sevilmek...
Bilmiyorum Benden Sonra Bunları Oldun Böyle Seven Buldun mu Ama Bir Şeyi Unuttun Sanırım Sen... 
Önemli Olan Hiç Biri Olamasan da Bir Kalpte Var Olmak...!

Adıyla Var Olduğum ve Adıyla Yok Olacağım Darağacım, 
Mutlu Olmalısın Sen... 
En Büyük Düşüm Bu Şimdi... 
Mutlu Olmalısın ve Mutluluğunu Engelleyecek Hiç Bir Set Olmamalı Önünde... 
Senin Mutluluğun Aydınlatacak Benim Dünyamı... 
Gülüşlerin Güneşim Sıcak Tebessümün Ay Işığım Olacak... 
Öyle Mutlu Olmalısın ki
Bu Hayata ve Bu Hayatın Getirdiği Onca Kötülüğe Rağmen,
Gözlerinin İçi Mutlulukla Işıl Işıl Olmalı... 
Biliyorum Sen Mutlu Olacaksın... 
Çünkü Ben Sadece Bunun İçin Du'a Ediyorum...
Ben mi? 
Beni Boşver...!
Senin Mutluluğun Benim Yaşama Sebebim Olacak... 
Bunu Bil Bu Yeter... 
Mutlu Olabilirsin, Ben Artık İmkansızlığına İnandım…!

Her Güne Bir Harf Ekledim, Seni Yazdım, Seni Anlatım Beyaz Sayfalara Ama Artık Sonlara Geldim Galiba...
Sana Dair O Kadar Satır Var ki Neyi Yazmadım Diye Düşünüyorum… 
Her Şeyden Bahsettim, Her Şeyi Anlattım Satır Satır... 
Durdu Zaman Sanki, Kocaman Bir Boşluğa Sürükleniyorum... 
Son Kez Sana Rastlamak Senle Konuşmak İstiyorum, Ama Yoksun Artık Biliyorum...
Gerçeklere Sarılıp Yalnızlığımda Bana Eşlik Eden Sözlerini Düşünüyor Mutlu Oluyorum... 
Kısa da Olsa Bu Hayatta Sana Rastladığım İçin Mutlu Oluyorum... 
Hayat Kısaydı, Verilen Sözlerin Söylenen Sözlerin, Yazılan Satırların Bir Gün Sonu Gelecekti... 
İşte Sonu Görünmeyen Bu Yolda İlerliyorum Ama Hala Senli Hayallerimden Kopamıyorum... 
Yapamıyorum, Bir Parçam Eksiliyor Sanki... 
Ne Zaman Bu Aşka Noktayı Koymaya Kalkışsam Noktalar Gözümde Bir Çığlık Gibi Büyüyor... 
Engel Olamıyorum, Yine Hayaline Dalıyorum, Anlıyorum ki Ben Hayallerim Olmadan Yaşayamıyorum... 
Umudun Adıydı Güzel Hayaller, Düşlerde Bulduğum Mutluluğu Yitirmemek Adına Kopamıyorum İşte... 
Alışmalı Bu Yürek Yokluğuna... 
Hayalinle Yetinip Seni Uzaktan Sevmeye Devam Etmeli... 
Ağlamak, Üzülmek Seni Bana Getirmeyeceğini Adım Gibi Biliyorum... 
Hüzünleri Mendilimin Arasına Sıkıştırıp Uzaklaşmak En Güzeli… 
Seni Seninle Yaşamak Kadar Güzel Bir Duyguyu Yaşamak 
Yasaksa Bana Giderim Senli Düşlerin Arasına Sıkışmış Duygularımla… 
Sadece Varlığına Yürüdüğüm Yollarda Seni Senle Yaşamaktı Savaşım. Ama Kazanamadım… 
Payıma Yine Yalnızlık Düştü Sevdanın Dikenli Yollarında… 
Üç Noktalı Başlamıştı ve Üç Noktalı Bitiyor Benim Hikayem...
Hep Özlem Vardı İçinde Bir de Özlemi Bulandıran Pişmanlık... 
Notalar Eşlik Ediyor Artık Sensizliğime... 
Durmadan Koşturan Beynim Seni Düşünmekten Yorulmuşcasına İsyan Ediyor... 
Umutlanıyormusun Diyeceksin Şimdi, Hem de Tebessümle... 
Nasıl Umutlanırım? 
Ben Hala Beni Bıraktığın Yerdeyim... 
Gelmeni Beklemeyecekcesine Ituruyorum... 
Unutma Beni Sevgili... 
Her Üzüldüğünde, Her Ağladığında ve Her Umutlandığında Sana Çok Yakışan Gülücüğünle Hatırla Beni...
Şimdi Susma Zamanı... 
Seni Yüreğime Gömüp Susma Zamanı… 
Hayallerimin Gerçekleşmeyeceğine İnanıp Hayallerime Küsme Zamanı… 
Artık İçin İçin Yanarak Seveceğim Seni… 
Hiç Bilmediğin Gibi, Hiç Bilemeyeceğin Gibi...
Ne Zaman Gidersin Hayallerimden? 
Ne Zaman Yok Olduğunu Kabullenir Şu Yüreğim? 
Şimdi Susma Zamanı... 
Susmak İşe Yarar mı Sence Sevgili? 
Şimdi Beni Hayata Bağlayan Seni Arıyorum... 
Sevgimde Bencil Olmadığımı Bilirsin… 
Beni Yine Sevme, Bu Beni Yaralamaz, Sen Mutlu Ol, Bu Bana Yeter Ama N'olur Arada Yaşadığını Bilmeme İzin Ver… 
Ve Şunu da Unutma ki: Büyük Bir Aşkla Bağlandığım Sen; Her Zaman Benim En İyi Dostum Olarak Kalacaksın… 
İçinde Sakladığın O Çocuğu Kısa Bir Süre de Olsa Benimle Paylaştığın İçin Sağol... 
İyi ki Tüm Yaralamalarına Rağmen Hayatıma Girmişsin, Kısa Sürede Olsa Yüreğimde Kalmışsın… 
Ve Sakın Unutma Sevgili, Koşarak Gittiğin Bu Kalp Seni Asla Unutmayacak... 
Sen de Unutma Beni, Sevmesen de Unutma...! 
Üzülmemek Çare Değil... 
Ağlamamak Elimde Değil... 
Seni Unutmak mı?
İşte O Mümkün Değil...!
____________________________________________________________________________________________

Öyle An Gelir ki, Sen Yaşadığın Şehrinde Hapsolduğunu Düşünürken Bir Ses Duyarsın Uzak Diyarlardan, Her Fısıltısı İçine İşleyen Bir Ses...
Belki O Ses Bir Hayaldir Erişemez Yüreğine Veya Kendi Dünyasında Hapsolmuş Bir Sevgilidir... 
Kulaklarını Kapatmak Kafi Gelmez Ses Seninle Değilse Bile Sesinledir... 
Gömersin Duygularını İçine, Aynaya Bakamazsın Ama Yüreğinde ki Nemli Hüzünleri de Yok Sayamazsın... 

Sanırım Bütün Sorunum Özlemekle İlgili...
Keşke "Yaşlanmaya Başladım, O Yüzden Geçmişi Özlüyorum" Diyebilseydim... 
Zerre Kadar Özlemiyorum Geçmişi... 
Geçmişe Dair Ne Varsa Silinmiş Hafızamdan... 
Ben Geleceği Özlüyorum, Belki de Hiç Yaşayamayacağım Geleceğime Dair Özlemlerim... 
Asıl Sorunda Burdan Başlıyor Zaten... 
Geleceğin Olmayacağını Biliyorum, Olmayanı, Olma İhtimali Bulunmayanı Özlüyorum... 
Onsuz Bir Gecenin Kör Karanlığında İlerlemek Ne Zordur, Nasıl Ürperti Verir İnsana Bilemezsiniz...
Onsuz Bir Gece Anlamsızlığın Boşluğunda Kalakalmaktır Öylece, Anlayamamaktır, Anlatamamaktır... 
Yokluğu Kordur Bana... 
Onsuz, Bin Ateş Parçasına Bölünür Kalbim, Tenim Cehenneme Düşer, Avucumda Denizler Kurur; Çöller Başlar, Gözüme Geceler Üşüşür,  Sözlerimi Hece Hece Alev Sarar; Dudağımda Yangınlar Başlar... 
Susuşu Zordur Bana... 
Onsuz, Yokuşlar Uzar, Yollar Uçurumlara Uğrar, Yaralarımın Kabuğu Açılır, Dünyanın Bütün Taşları Kirpiklerime Biner...
Aslında Geçmişe Dair Her Şeyi Unutmak Vardı Ama Artık İstesem de Unutamam Onu... 
O Her Yağmurla Yeniden Yağıyor Şehrime ve Ben Her Yağmurda İliklerime Kadar Hissediyorum Onu... 
Şimdi Değil Yüzünü Görmek Ne Sesini Duyup Onu İçimde Daha da Büyütmeye Cesaretim Var Ne de Silip Atmaya... 
Onu Özlemek Güzel, Umut Etmek, İstemek, Hissetmek Çok Güzel...
Onu Onsuz Yaşamak Ağır Yükü Olsa da Üzerimde Sevdası Onurumdur Eğilmez Başım...  

O Kişilikli Bir İnsan,  O Onurlu Bir İnsan, O Gururlu Bir İnsan En Önemlisi İnsan Gibi Bir İnsan... 
İnsanlara Olan Bütün Güvenimin Sarsıldığı, Kendimi Herkese Kapattığım Bir Dönemde Karşılaştım Onunla... 
Hani İnsanı İnsan Yapan Değerler Vardır; Gururlu ve Onurlu Olmak Gibi...
Kendinden Emin Olmanın Verdiği Naif'liğe Sahip Olmak Gibi...
Vicdan ve Merhamet Duygularına Sahip Olmak Gibi... 
O Bunların Hepsine ve Daha Fazlasına Sahipti... 
Hani Bazı Anlar Vardır; Bakarsın ve Gördüğünü Yakalarsın Ya, Ben de Öyle Bir An Yakaladım Onun Bakışlarına... 
İçinde Öyle Güzel Sevgi Işıltıları Vardı ki; Yüreğinin Bütün Güzelliği Sanki Gözlerinde Yazılıydı... 
O An Nasıldı, Nasıl Duygular İçerisindeydi? Bilinmez Ama Ben O Bakışlarda, Yaşanmışlıklarının Vaktinden Önce Olgunlaştırdığı O Kocaman ve Güzel Yüreğini Gördüm... 
Bu İnsan; Kendi Gibi Bir Benliği Bulamamışlığın Yorgunluğunu Taşıyordu...
Kişiliğini Oluşturan Değerlerine Hoyratça Saldırıda Bulunulmuş, Güveni İstismar Edilmiş, Sevmeyi Bu Kadar Güzel Bilirken, Sevilmek Duygusunu Yitirmiş, Sonuçta, Hiçbir Değere İnancı Kalmamış, Ruhunu Besleyen İmanı Dışında...

Evet "Güzel İnsan", "İnsan Gibi İnsan" Sen Hiçbir Zaman Değişme Olur mu?
Kimseye, Canım Diyenlere Bile Kendinden Fazla Asla Değer Verme, Verme ki O Güzel Duyguların, O Güzel Ruhun Daha Fazla İncinmesin...
Ta ki Biri Çıkıp Sana, Göğsünü Gere, Gere "İşte Buradayım; Sadece Senin Duygularını İstiyorum... 
Onu Yüceltmek ve Ömrümce Sevmek İçin Buradayım, Sevilmeyi Haketmek İçin Buradayım, Seni Sen Olduğun İçin Seviyorum Diyene Kadar, Bunu İspat Edene Kadar Kimseye Kendinden Fazla Değer Verme... 
Verme ki, Sevmek Dediğimiz, Ama Anlamını Şuursuzluklarda, Bencilliklerde Harcadığımız O Değerli Anlam Senin Erdeminde, Kişiliğinde ve İnsanlığında Bir Değer Kazansın... 
Arkada Bıraktığın Şeyleri Düşünme... 
Bulduğun ve Arkada Bıraktığın İçin Seni Tedirgin Eden Aşk Önünü Kesmesin... 
Kişisel Hayatını Gerçekleştirmeni Engellemesin... 
Yeter ki Bulduğun ve Arkada Bıraktığın Aşk Saf Maddeden Yapılmış Olsun...
Aşktan, Sevgiden, Sadakatten Yapılmış Olsun...
Üzerinden Bin Yıl Geçmiş Bile Olsa, Orada, Senin Bıraktığın Haliyle Duruyor Olacaktır Çürümeden, Bozulmadan ve Sen, Nasılsa Günün Birinde Oraya Döneceksin...
Arkada Bıraktığın Şeyleri Düşünme... 
Kendi Yolunda Yürü... 
Başını Dik Tut... 
Kendini Yenilmiş Hissetme... 
Bu Senin Öykün, Sen Sadece Yaşa...
Yüreğinin Sesini Dinleyerek, Yüreğinin Diliyle Konuşarak Yaşa... 

Şunu Bil ki Güzel İnsan; Bu Gün de, Yıllar Sonra da, Dünyanın Neresinde Olursan Ol Senin İçin Endişe Eden, Senin İçin Du'a Eden Biri Olacak...

Seni Sonsuz Bir Aşkla Seviyorum... 
Seni Hayalinle Yaşatmaya Devam Ediyorum...
Allah'u Teala'ya Emanetimsin... __________________________________________________________________________________

Bir Sevdaydı Burada Yaşanan, Ak Sayfalara Yazılan...

Rengi Olmayan, Tadı Pek Anlaşılamayan, Acısı Biraz Fazla Kaçmış Bir Sevda...
Kıymeti Bilinmeyen, Değeri Görülmeyen Bir Sevda...
Bir "Sen"e Tutulmuş, Bir "Ben"in Hikayesiydi Burada Yazılanlar... 
"Biz" Olamayanlara, Olamamışlara Adanmış Bir Sevda...
Ne Kara Ne Ak, Ne Karşılıklı Ne Karşılıksız, Öylesine Bir Sevda...
Anlatılamayanların Gölgesinde Ölüme Mahkum Edilmiş Bir Sevdanın Hikayesiydi Yazılanlar...
Anlatılmak İstemeyenlerin Ördüğü Duvarların Arasına Hapis, Özgürlüğünü Bekleyen Bir Sevda...
Bir Sevdaydı Bu, Boş Bir Sayfa Gibi Bir Ömre Yazılmayı Bekleyen... 
Yazdıkça Bitmeyen; Ya da Bittikçe Daha Çok Yazılan... 
Acıdıkça Kanayan Bir Masaldı Bir Ömre Susuşlar Dağıtan... 
Ben Ona Harf Harf Çoğalırken O Hep Susardı, O Sustukça Ben Kırık Kelimelere, Sonu Olmayan Cümlelere Başlardım... 
Yazdıkça Acırdı Bende, Acıdıkça Daha Çok Yazardım Onu… 
Haykırışlar Biriktirirdim, Her Kelimede Ona Düşerdim... 
O Sustukça Kalemim Ona Çoğalır, Ona Ağlar ve Onda Can Yitiği Olurdu...
Yürek Mürekkebim Tükendikçe Acırdı İçim... 
Hüzünlere Sarılıp Ona Ağlardım, Ona Yazardım, Yazdıkça Daha Çok Kanardım...
Ne Vakit Onu Düşünsem, Odama Düşerdi Ilık Nefesi... 
Ayazların Ortasında Tenim Üşüse Yüreğinin Sıcaklığına Sığınırdım... 
Ne Zaman Gözlerimi Kapatsam Geceye, Dudaklarından Yüreğine Yuvarlanırdım... 
Ilık Nefesimle Gözlerinde ki Saklı Cenneti Solurdum... 
Her Soluğunda Ben Ay'sız Geceye Sevda Yıldızlarını Dizierdim... 
Şehrimin Islak Toprak Kokusunda Sevdasını Solurken Satırlara Düşerdi Kelimelerim... 
Çünkü Ben Onun Sevdasının Huzuruyla Yaşardım...

Onu Yazmaya Sayfalar Yetmeyecekti Biliyordum, Çünkü O Yaz Yaz Tükenmiyordu... 
O Her Harfte Kelimelerce O Olurken, Ben İmlası Bozuk Bir Düş Oluyordum... 
Şimdi  Gözbebeklerimden Yağan Bir Yağmurla Islanıyor Sayfalar, Alıp Götürüyor Tüm Harflerimi ve Ben Noktasını Kaybetmiş, Son Sözü Yitirilmiş Bir Yazı Oluyorum, Sayfa Sayfa Ona Düşüyorum…
Soluyorum, Okunmuyorum...! 

______________________________________________________________


Bugünkü sayfa görüntüleme sayısı  285

Dünkü sayfa görüntüleme sayısı  911
Geçen ayki sayfa görüntüleme sayısı  24.652
Şimdiye kadarki toplam sayfa görüntüleme sayısı  570.224

Hepinize Sonsuz Teşekkürler...




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.